AVUSTRALYA
(Okyanusya)
DEVLETİN ADI…………………………. Avustralya
NÜFÛSU………………………………………. 17.350.000
BAŞŞEHRİ……………………………………. Canberra
YÜZÖLÇÜMÜ………………………. 7.682.300 km2
RESMÎ DİLİ………………………………….. İngilizce
DÎNİ…………………………………………Hıristiyanlık
PARA BİRİMİ Avustralya Doları
En küçük kıtanın büyük bir bölümü üzerinde
kurulan bir devlet. Asya’nın güneydoğusuna doğru,
Güney Yarımküresinde uzanır ve dünyâ milletleri
arasında arâzi bakımından altıncı sırada yer
alır. 10°-44° güney enlemleri ile 112°-154° doğu
boylamları arasında bulunur. Topluluğun dış arâzileri;
Papua’nm Avustralya kısmım 7.450.000 kilometrekarelik
Avustralya antarktikini, Hind ve
Pasifik okyanuslarında birçok adaları içine alır.
Târihi
Avustralya’nın bulunuşu da Amerika’nın bulunuşu
gibi tesâdüfıdir. On altıncı yüzyıldan başlayarak
Portekiz ve İspanyol gemicileri Avustralya’nın
kuzeyindeki adalar bölgesine ulaştılar. Daha
sonra 17. yüzyılda HollandalI denizciler Avustralya
kıyısına ulaştılar. Avustralya’nın yeni biryakıta
olarak anlaşılması, 1769’da İngiliz kaptanı
James Cook’un Yeni Zellanda’ya yaptığı bir seyâhat
sırasında tesâdüfı olmuştur.
Daha sonraları İngiliz kaptanlarından Arthur
Pihilip 26 Ocak 1788’de 1000 kişilik kadınlı-erkekli,
çocuklu bir toplulukla Sdney’e yerleşti. Bugün,
Avustralya Günü olarak her sene kutlanmaktadır.
1820 ile 1850 yılları arasında İngiliz
asıllı halkın bütün kıtaya yayılması neticesinde
Avustralya tamâmen bir İngiliz kolonisi oldu. 1850
senelerinde Avustralya, altın arayıcılarının hücûmuna
uğradı. Ancak altın arayıcıları umduğunu bulamadılar.
1890 senelerinde ekonomik zorluklar
Avustralya, Tasmania, Qneensland’m bir federasyon
etrâfında birleşmesine sebeb oldu. 1901 federasyon
anayasası tasdik edilerek Barton başkan
seçildi. .
Birinci Dünyâ Savaşında Avustralya federe
devleti, İngiltere’ye Hint Okyanusunda yardım
Yeni Rehber Ansiklopedisi 42
şamışlar, bilahare federasyonların birleşmesiyle Avustralya
Devletini kurmuşlardır. Bugün kıtanın hemen hemen
tamamını kaplayan bu devlet, hızlı bir gelişmeyi
müteakip birçok alanda dünyanın gelişmiş ülkeleri arasına
girmiştir. Resimde görülen ve 1788 yılında kadınlı
erkekli 1000 kişilik bir İngiliz grubunun yerleşmesiyle
kurulan Sydney şehrinin bugünkü modern hâli bu
hızlı gelişmeyi gayet açık olarak göstermektedir.
etti. 5.000.000 nüfûsun 329.000’i gönüllü asker
olarak savaşa katıldı. Almanların Emden isimli
savaş gemisini batırdılar. İkinci Dünyâ Savaşında
da yine İngiltere yanında savaşa katıldılar.
Taponlara New Guinee’de çok zâyiât verdirdiler.
İkinci Dünyâ Savaşından sonra Avustralya’nın
daha bağımsız olma arzuları belirdi. 1945 senesinden
sonra Avustralya’nın münâsebetleri İngiltere’den
ziyâde ABD’ye kaymaya başladı. 1951
senesinde Avustralya, Yeni Zellanda ve ABD
arasında “Anzus” Paktı imzâlandı. Daha sonra
1954 senesinde bu pakt Güney Asya devletlerini
de içine alan Güney-Doğu Asya Paktı SEATO
(Southeast Asia Treaty organization) kuruldu.
Bu, Avrupa’da kurulan Kuzey Atlantik Paktı NATO’ya
eşdeğerdir.
1950 yıllarından sonra ABD, İngiltere ve Avrupa’dan
ekonomik ve bilgi yardımı alan Avustralya,
sür’atle teknolojik yönde ilerlemeye başladı.Fizikî Yapı
Avustralya, kıtaların yükseklik bakımından
en düşük seviyede olanıdır. Arâzinin % 94’ü deniz
seviyesinden 660 metreden daha az yüksektir ve tepe
meydana getirecek hiçbir zirve yoktur. 16.650
kilometreden daha fazla olan kıyı şeridi, düzgün olmasına
rağmen, bâzı derin koy ve körfezlere de sâhiptir.
Avustralya’nın üç önemli fizîkî bölgesinin en
genişi olan batı platosu kıtanın yarısından fazlasını
meydana getirir. Bölgenin çoğu deniz seviyesinin
üstünde 500 m civârında uzanır. Fakat bâzı
yerlerde küçük dağ grupları, platonun genel seviyesinin
üzerine yükselerek seyreder. En önemlileri
batı sâhili yakınında Hammersley dizisi ve kıtanın
merkezindeki Macdonnel ile Musgrave sıra dağlarıdır.
Platonun çoğu kuzeydeki büyük kum çölü
ile güneydeki Victoria Çölünden ibârettir. Bu bölgede
hiç devamlı nehir yoktur ve arâzinin çoğu çoraktır.
Platonun kıyıları dar kıyı ovalarıdır.
İçteki alçak bölgeler ikinci fizîkî sâhayı meydana
getirir ve kuzeydeki Karpentarya Körfezinden
Güney Avustralya’nın güney kenarı üzerindeki
Spensyr ve Sent Vinset Körfezlerine kadar uzanır.
Bu bölgenin büyük bir kısmının yüksekliği 170 m
altında uzanır. Güney Avustralya havzasındaki
Lake Eyze, deniz seviyesinden 13 m kadar aşağıdadır.
Sâhanm orta bölümü büyük artezyen havzasından
ibârettir. Güneyde diğer bir artezyen sâhası
aşağı Murray Nehrindeki dranaj sistemidir.
Avustralya’nın üçüncü önemli fizîkî bölgesi
doğu yaylaları veya Great Dividing Range’den
meydana gelir. Bu bölge yaklaşık 4000 km kadar
doğu kıyılarına paralel uzanır. Kıtanın asıl sulak
yeri burasıdır. Bu bölge bir seri sıradağlar ve platolar
ile önem kazanarak, Tasmanya Adasını da içine
alır. En yüksek tepeler, 2.230 metreye kadar
yükselen Kosciusko Dağı olup, Güney Avustralya
Alplerindendir. Güney yaylaları sâhilden dar bir
ova ile ayrılırlar.
İklim
Güney yarım küresinde bulunan Avustralya
diğer kıtalara nazaran çok değişik bir iklime sâhiptir.
Türkiye’de kış iken orada yaz vardır. Çöl kısmının
bulunduğu batı taraflara yağış az düşer. Senelik
ortalama 500 milimetreyi geçmez. Senelik
yağışlar çok farklı olup, korkunç kuraklıklar her sene
beklenen şeylerdendir. Kuzeyde ülkenin üçte birini
teşkil eden bölgede tropikal iklim hüküm sürer.
Senelik yağış 700-1520 mm arasındadır. Ülkenin
doğu ve kuzey kıyılarında, güney kıyılarının
bir bölümünde, yağışlar normal olup, 1000 milimetreyi
bulur. İç kısımlarda ise yağış ortalaması az
olup, bunun netîcesi olarak da nüfus seyrektir.
Kıtanın doğu kenarında nemli ve tropikal bir
iklim görülür. Aşağı Murray Nehir vâdisi ile BaBatı
Avustralya’nın güney-batı köşelerinde Akdeniz
iklimi hâkimdir. Buralarda yazlar sıcak ve kurak,
kışlar ise yağışlı ve ılımandır.
Tabiî Kaynaklar
Batı platosunun büyük sâhaları üzerindeki eski
kayaların dış yüzeyi ve doğu bölgelerinin bâzı
kısımları Avustralya’ya kıymetli mâdenlerden olan
altın, gümüş, kalay, çinko ve bakır sağlamaktadır.
Ülke aynı zamanda önemli demir, boksit ve uranyum
yataklarına sâhiptir. Kömür önemli miktarda
bulunur. Surat havzasında ticârî bakımdan kıymetli
petrol rezervleri ortaya çıkarılmıştır. Avustralya
dünyânın başta gelen opal (panzehirtaşı)
kaynaklarına sâhiptir.
Su, Avustralya’nın tabiî kaynaklarının en kıymetlisidir.
Suyun olmayışı, iç kısmın çoğunun gelişmesini
engelleyen mühim bir faktördür. Yetersiz
nehirlerden başka, esas su kaynaklan kuyular ve su
depolarının olduğu artezyenlerdir. Sâdece güneydoğunun
yaylalarında, hidroelektrik santrallarmm
suyunu devamlı şekilde temin edecek kadar yetersu vardır.Tasmania bölgesi ülkenin hidroelektrik potansiyelinin
yarısına yakın santrala sâhiptir.
Avustralya toprakları genellikle fosfor bakımından
zayıftır. En verimli topraklar, bilhassa güney-
doğu ve güney-batıdaki nemli kısımlarındaki
alüvyonlu ovalardır.
Bitki ve Hayvanlar
Avustralya’nın bitki örtüsü hem değişik, hem
de husûsiyet arz eder. Kurak olan iç kısımlarında
seyrek çöl bitkileri ve fundalar vardır. Yağmurun
artmasıyla bitki örtüsü çalılıklardan ormana dönüşür.
Doğu sâhili ve Tasmania’da ormanlar ve
çalılıklar yer alır. Akasya ve okaliptüsler bilinen
bitki örtüsü arasındadır. Her ikisinin yüzlerce türü
olup, hemen hepsi de Avustralya’ya mahsustur.
Kuzeydoğu kıyısının tropik ormanlarında palmiye,
çamlar, güneydoğu Asya’nın bitki topluluğuna
âit kerestelik ağaçlar ve sâlep otunun yüzlerce
çeşidine rastlamak mümkündür.
Avustralya’nın yerli hayvanlarının hepsi yavrularını
kendi mîde keselerinde taşıyan Tasmania
şeytanı, kaulo, vombat ve kanguru gibi memelilerden
meydana gelen garip hayvanlardır. Yumurta
yapan, fakat yavrularını emziren, karınca yiyen
Ekidualar ve Pleytipuslar da Avustralya’ya mahsus
yaratıklardır. Dingo veya vahşî köpek; koyunlar
için ciddî bir tehlikedir. Kuş cinsi ormanlık bölgelerde
çok olup, çok değişik papağanlar, kakaburra
veya balıkçıl çok rastlanan hayvanlardır.
Tropikal kuzey sâhil nehirlerinde yaşayan timsahlar,
yılanlar ve çeşitli kertenkeleler bu ülkede
yaşayan hayvanlardandır.
Avustralya’ya sokulan hayvanlardan tilki ve
tavşan, çok üremelerinin sonunda memleket için
ciddî bir tehlike olmuştur. Tavşanların çoğalmasını
ve yayılmasını önlemek gâyesiyle uzun çitler yapılmıştır.
Fakat kıtanın otlaklarının hemen tamâmını
istilâ etmelerine mâni olunamamıştır. Daha
sık tecrid çitleri, zehirleme, tuzak kurma ve myxomatosis
hastalık virüsleri gibi kontrol tedbirleri, istilâ
eden tavşanların azaltılması için kâfi gelmemektedir.
Avustralya’da aynı zamanda yaban atlarına,
develere ve su aygırlarına da rastlanır.
Nüfus ve Sosyal Hayat
Avustralya, dünyânın nüfusça seyrek ülkelerinden
biri olduğu hâlde, şehirlerinden iki tânesi
Sydney 3.656.000 ve Melboum 3.080.000 nüfûsuyla
yeryüzünde kalabalık 30 şehir arasında yer almaktadır.
Nüfus yoğunluğu son senelerde yükselmekle
berâber, hâlâ kilometrekareye 2,2 kişi düşer.
Bununla berâber, nüfus, batılı ülkelerin çoğundan daha
fazla sür’atle artmaktadır. 1946 ve 1960 arasında,
sâdece göçle 1.600.000 kadar insan katılmıştır.
Kıtanın çoğunun kurak olması, nüfûsun 2/3
kadarının sıcak olan güneydoğu köşesinde yerleşmesine
sebeb olmuştur. Şehir mıntıkalarına doğru
akın gittikçe artmaktadır. Nüfûsun % 54 kadarı altı
eyâlet başkentinde oturur. Bunlar; Sidney (New
South Wales), Melbourne (Victoria), Brisbane (Queensland),
Alelaide (South Australia), Perth (Western
Australia) ve Hobart (Tasmania)’dır. Bu şehirler
ve federal başkent Canberra’dan başka, nüfûsu
20.000’den daha fazla olan on iki kadar daha şehir
vardır. Kasaba merkezleri 5000 ile 10.000 nüfus arasında
olup, genellikle küçüktürler. Çoğu bölgelere
hizmet vermek için kurulmuş merkezlerdir.
Göç: 1945’ten beri İngiliz olmayanların büyük
akımına ve bunların Avustralya örf ve âdetleri bakımından üzerinde yoğunlaşan etkiye rağmen nüfus
bakımından yine de baskın olan İngiliz asıllı
olanlardır. İtalya, Polonya, Danimarka, Batı Almanya
ve İkinci Dünyâ Harbinden sonra çeşitli Avrupa
ülkelerinden insanlar geldiği hâlde, bütün
göç edip gelenlerin hemen hemen yarısının kaynağını,
birleşik kraliyet vatandaşları teşkil etmiştir.
Avustralya hükümetinden burslu binlerce Asyalı
öğrenci üniversitelerde okumaktadır.
Yerliler: Avustralya yerlileri Commonwealth
(İngiliz Milletler Topluluğu) nüfus sayımına dâhil
edilmemiştir. Fakat bugün sayılarının 70.000 civânnda
olduğu tahmin edilmekte ve bunun 40.000’i
safkan, 30.000 kadarı da melezdir. Avrupalılar
geldiğinde 300.000 civârmda olduğu tahmin ediliyordu.
Fakat meydana gelen çarpışmalar, kendilerinden
başkasına yaşama hakkı tanımayan İngilizlerin
yaptığı toplu katliamlar, salgın hastalıklar
ve diğer sebepler kabilelerin azalmasına sebeb olmuştur.
Hükümet, yerlilerin eğitim yoluyla, gezici
sağlık ekipleriyle tekrar eski hâline gelmesine
çalışmaktadır.
Din: Kurulmuş kilise olmamasına rağmen,
din bakımından Avustralya, İngiliz ve AvrupalIların
dinlerindedirler. İngiliz kilisesi, nüfûsun %
38’inin kendine bağlı olduğunu iddiâ etmektedir.
Son yıllarda İngilizlerin engellemelerine rağmen,
İslâmiyet burada da hızla yayılmaktadır.
Avustralya’nın birçok bölgesinde câmiler yapılmıştır.
Sosyal yapı: Avustralya toplumunun hâkim
özelliği, kıtanın her tarafında örf, âdet ve görünüş
bakımından göze çarpacak derecede aynı olmasıdır.
Çevre benzerliği, devlet müesseselerinin farklı
olmaması, eğitim berâberliği bu durumu meydana
getirmiştir. Aynı zamanda iyi eğitilmiş geniş
meslek gruplarına sâhip bir toplumdur. Kânun,
yaşlılık aylığı, sosyal haklar ve maaş gibi yardımlar
sağladığından hayat standartları bakımından
dünyâda en iyiler arasındadır. Halk okumayı
çok sevdiğinden Avustralya’da kitap sanâyi çok gelişmiştir.
Gazete okumaya son derece düşkündürler.
Eğitim: 14 ve 16 yaşma kadar ilk öğretim
mecbûrî olduğu için, eğitim devlet tarafından kontrol
edilir. Çocukların çoğu, özel okullardan daha
çok devlet okullarında okur. Üç tâne önemli üniversitesi
vardır.
Hükümet: Avustralya dünyâda en ileri ve istikrarlı
demokratik ülkelerden biridir. Hükümet
sistemi tamâmen geleneksel İngiliz parlamenter
sistemidir. Uygulanan anayasa biraz değiştirilmiş,
bir dereceye kadar Amerikan sistemi örnek alınmıştır.
Oy kullanma her seçmen için mecbûrîdir.
Federal hükümet: Avustralya, İngiliz Milletler
Topluluğu içinde hür bir millettir. BaşkentiCanberra, Newsouth Wales’ten alınan topraklar
üzerinde 1911’de kurulmuş ve Avustralya Başkent
arâzisi adı verilmiştir.
Kânun yapma yetkisi, bir senato ve temsilciler
meclisi olan, İngiliz kral ve kraliçesinin seçtiği
Avustralya genel vâlisi tarafından temsil edilen
federal parlamentonundur. Senato üyelerinin yansı
her üç senede bir yenilenir ve altı sene için seçilir;
60 üyelidir. Temsilciler Meclisi yaklaşık olarak
Senatonun iki katı üyeye sâhiptir. Bunlar, eyâlet
nüfûsu esâsına göre üç seneliğine seçilir. Her eyâlet
en az 5 temsilciye sâhiptir.
Hukuk sistemi: Avustralya hukuk sistemi
umûmî olarak İngiliz hukuk sistemi üzerine kurulmuştur.
Ancak zaman zaman bu kânunlarda
değişiklikler yapılmıştır. Adâlet mekanizması,
yargı mahkemeleri, eyâlet ve federal mahkemelerle
Avustralya Yüksek Mahkemesine bağlı birçok
mahkemeden meydana gelir. Bâzı durumlarda
mahkemeler yüksek mahkemelerdeki bâzı kararları
Londra’daki İngiliz Gizli Konseyine gönderebilir.
Bu dâvâlar sulh ve cezâ dâvâları ile ilgilidir.
Federal ve eyâlet mahkemelerinin hâkimleri,
genellikle çalışan tecrübeli savcılar arasından hükümet
tarafından tâyin edilir. Federal tâyinler hayat
boyudur. Bütün hâkimler icrâ kontrolünden
tamâmen serbest olup, sâdece parlamento oylamasıyla
uzaklaştınlabilirler.
Ekonomik şartlar ve dış ticâret: Avustralya
ekonomisi geleneksel olarak hammadde ihracâtına
dayanır. Hemekadar son yıllarda îmâl edilmiş
malların satılması önem kazanmışsa da, yün, buğday,
et ve minâreller ihrâcâtta başta gelir.Önemli ithalât malları ham petrol, makina,
metaller, tekstil ve kimyevî mallardır. Avustralya’nın
dış ticâretinin yansından fazlası İngiltere ve
diğer İngiliz sömürgeleri iledir. Avustralya malları
için Japonya önemli bir pazardır. ABD önemli bir
ithâlât kaynağıdır.
Zirâat: Avustralya’da 20.000.000 dönümden
daha fazla olan ekili arazinin yarısını işgâl eden
buğday, devletin ana mahsûlüdür. Bütün diğer hubûbatlar
yetiştirilir. Arpa ve yulaf en önemlilerindendir.
Sulanan bölgelerde pirinç ekilir. Şeker
kamışı hem iç tüketim, hem de ihrâcât için üretilmektedir.
Tropikal meyveler, bilhassa muz ve yerelması
Qeensland’da yetiştirilmektedir.
Hayvancılık: AvrupalIların yerleşmeleri ile
birlikte koyun besleme ve yetiştirmeye önem verilmiştir.
Son senelerde tahmin edilen koyun sayısı
175.000.000 ile rekor seviyededir. Et önemli ihraç
ürünüdür. Yağ, peynir ve süt ürünleri bu sanâyinin
ihrâç mallarıdır.
Ormancılık: Avustralya tahminen
120.000.000 dönümlük ormanlık sâhaya sâhiptir.
Fakat sâdece 44.000.000 dönümü işletilmektedir.
Çeşitli okaliptüs türleri ülke kerestesinin % 90’mı
karşılar. Batı Avustralya’da bulunan Kani ve Jarrah
ağaçları dünyânın en kıymetli keresteleridir.
Kuzeydoğu kıyısının tropik yağmurlu ormanları
mobilya sanâyiinde tercih edilen kıymetli ağaçlarla
doludur. 500.000 dönüm kadar bir sâha çam ağaçları
ile ağaçlandırılmıştır.
Mâdencilik: Mâdencilik Avustralya’nın önde
gelen sanâyilerinden biridir. Yeni mâden kaynaklarının
tesbiti bu sanâyinin önemini arttırdı.
Bir zaman dünyânın en büyük altın üreticisi olan
Avustralya’da, bugün hâlâ Kalgoorlie’de çok miktarda
altın çıkarılmaktadır. Güneydeki Broken
Hill, dünyânın en zengin gümüş, çinko ve kurşun
kaynaklarından biridir. Tasmania zengin bakır
üretim sâhasıdır. Kömür, doğu kıyısı boyunca ve
biraz daha az ölçüde Güney Avustralya’da ve Batı
Avustralya’daki Collie ve Leigh Greek’de çok
miktarda çıkarılır. Uranyum, kuzey mıntıkasında
çıkarılır ve işlenir. Boksit, tungsten, kalay, molibden,
titanium, antimon gibi mâdenler çıkarılmaktadır.
îmâlât: Avustralya îmâlât endüstrisinin hepsine
sâhiptir. Önceleri nisbeten küçük çapta kurulan
bu sanâyi dalı, harp sonrası yıllarda üretimini
% 300 arttırarak çok gelişmiştir. Üretim; jet uçağından,
dizel lokomotiflere, arabalardan elektronik,
ilmî ve tıbbî âletler, ilâç, gübre, işlenmiş gıdâlar
ve her çeşit tüketim maddelerine kadar sıralanır.
Ağır endüstri önemli merkezleri Sydney,
Hewecastle, Wollongong ve Poxt Kembla’dır. Çeşitli
hafif endüstriler, eyâlet başkenti civârlarmda
ve bir çok daha geniş merkezlerde kurulmuştur.Enerji: Avustralya fabrikalarının enerjisinin
çoğunu hâlâ kömür temin ediyorsa da, hidroelektrik
de önem kazanmaktadır. Bu konuda Tasmania
önde gelir. Fakat Victoria ve New South Wales
de önemli hidroelektrik santrallarına sâhiptir.
Snowy River hidroelektrik santralı sâniyede
3.000.000 kilowat enerji üretmektedir. Avustralya
Atom Enerjisi Komisyonu Lukas Heights’de iki
tâne nükleer reaktöre sâhip atom enerjisi üzerinde
çalışmalar yapmaktadır.
Taşıma ve ulaşım: 1600 km kadar olan imkânsız
ve yolsuz çöl, kıtayı ortasından baştanbaşa
doğu ve batı Avustralya diye ikiye ayırır. Karayolu
uzunluğu 864.000 km kadardır. Perth dışındaki
bütün eyâlet başkentleri modem karayolları
ile birbirine bağlıdır. Ülkede 40.000 km tren
yolu bulunmaktadır. Avustralya’nın deniz trafiğini
sağlayan deniz nakliyesi en ucuz ulaşım vâsıtasıdır.
Önemli limanı Fremantle hâriç, her eyâlette
önemli liman, eyâletin başkentidir. Telgraf, telefon
sistemleri ve radyonun teknik bölümleri devlet
tarafından işletilir. Bunun yanmda özel şirketler tarafından
işletilen te’sisler de vardır.
AVUSTRALYA
26
Eki