Büyük ve Kozmopolit

yıl boyuncu. Tyrannosaurus oradaki tüm yırtıcı hayvanların arrştimaz devi olmuştur. O gerçeksen is en büyüktü. Ancak, 1995’dc, .Vu^tin’deki paleontologlar, Giga-m-‘ ¡urıts olarak adlandırılan, olası-üs.ll daha ağır, kesinlikle 12,2 m ¿i: .-..ugunda ve 70 milyon yıl önce «gşfvan ve T. rex kadar eskiye dava-ı»tr veni bir dinozor keşfettiler. Geçtiğimiz yıl, bu sefer Afrika’dan, T •v.v’le aynı büyüklükte olan bir .ıilfcfcfT vırtıcı hayvanla ilgili bir rapor ■seâiî.

Günümüzde, dinozor ç*ıic–:*ntologlan için bir nevi taerika’nın eski Vahşi Batı« gibi olan Afrika’da, T. n-, ¿bi görkemli fosiller imıiûnmayı bekliyor. 1993 *ıiE&da Chicago Üniversitesi’-cer. Paul Sereno, Sah~ a vi uzun yolculuklar dü-jcikmeye başladı ve zorlu faşiiibra rağmen Nijcr’de İEEiç türler ortaya çıkardı.

İt mİ sonra, Kas vc Cezayir jra»:ndaki sınırın yakınla-atDCi çalışırken, etobur bir jam:¿¿run kafatasının arka tesarıına uyan tokmak sekimse bir kemik parçasıyla inry karşıya geldi. Daha av-mıcl: bir araştırma yaptığında, ya-leeetijda. kayalara yerleştirilmiş dev amrrrtk başları gibi 25 cm uzunlu-diş kalıntıları buldu. Sonuçta, r– ır.:r, kafatasının yandan fazlası-îc aç omur buldu.

Chicago’ya döndüğünde bu par-i kalıntıları 90 milyon yıllık T. n Dövüklüğünde bir canavarın içi-t .erie>tirdi ve bunun Cardıaro-tsûurus olarak bilinen, pek sık ay an bir tür olduğunu fark Bu türü, on yıllardır, paleonto-Inet« tuhaf şekilde kırışmış dişleri ■e Scrkaç kemik parçası sayesinde ÜÜptoıiardı. Mayıs avında diizenlc-b*r basın toplantısında Sereno fcnExvi veniden düzenlediği korku-HBcı bir hayvan kafacası getirmişti -pfenr temel sorusunun ne olacağı-!ib rdrvordıı: Bu, en büyükleri miv-
dir Sereno bundan emin olamadığını belirtiyor. “Bu konuda tartışmaya girmek istemiyorum; bu bazı nedenlerden saçma. Örneğin, hayvanın tamamı elimizde değil; ayrıca en büyük demekle neyi kastediyorsunuz; en uzun mu yoksa en cüsseli olan mı?” 1,5 m uzunluğundaki kafatası en büyük T. /«c’inkinden yaklaşık 7,6 cm daha uzun ve Giganotosa-urus’la neredeyse aynı, ancak Sereno, Fas’ta bulunan örneğe ait herhangi bir kol y a da kuyruk kemiğine sahip değil.
‘ A ‘ -2

■- ‘
IH1/’
Bununla birlikte, en biiyük etobur dinozorlar arasında üçlii bir karşılaştırma oldukça ilginç sonuçlara götürüyor. Bunun büyük olasılıkla maksimum büyüklük ifade ettiğini belirten Sereno, “Şu anda elimizde 13,7-15,2 m uzunluğunda üç hayvan var, daha büyüğünü hiç görmedik ve bu büyüklüğe de birbirinden bağımsız nesillerde rastlıyoruz” diyerek devam ediyor. Dış görünüşlerindeki benzerliğe rağmen, Carrharodontn-saurus\\n T. rex lc herhangi bir yakınlığı yoktu. T. rex, günümüzde hâlâ kuş olarak varlığını sürdüren, kısa boylu ama sağlam yapılı, konik dişli, ince kollu maniraptor olarak bi-lincjjügruba ait bir tür; oysa ki, uzun kolları, dar kafası ve kalın dişleriyle Carcharodontosaurus, daha küçük olan AHosaurus\\ da içeren iki ayak-
lı maıauderlerin bir başka kolundan geliyor. Diğer yandan Sereno onun, daha az bilinen Kuzey Amerikalı dinozor türü olan dev Acrocanthosa-urus‘\ü ve ayrıca Güney Amerikalı bir tür olan G iga n o to s a urus’Yâ. yakın akraba olduğunu bulguladı.

90 milyon yıl önce üç ayrı kıtada yaşamış olan bu dinozorların birbir-, leriyle bu kadar benzer olduklarını görmek şaşırtıcı. Kıtalar birbirinden en az 60 milyon yıl daha önce ayrılmaya başlamıştı. Pansae-a kiLA?;. Kuzeyde Laura>ıa \e ^ür.evde Gondwana ■ -’.araş

kara pırçaakur.r.a rolündü ’■e bunlar sonra Kuzev Amerika ve Asy a. Güney Amerika ve Afrika olarak ayrıldılar. Paleontologlar, bu bölünmelerin dinozorları birbirinden ayırdığını ve ayrı bölgelerde gelişmeye zorladığını düşünüyor. Sereno’ya göre, Laurasia ve Gondwana on mily onlarca yıl boyunca, belki de Orta Amerika ve Batı Avrupa’da bulunan kısa ömürlü adalar zinciriyle zayıf şekilde birbirine bağlıydı. Bövlece, Carcharodontosaurus’wn yakın ataları ve akrabaları, kuzey ve güneydeki bölgeler arasında dolaşmış olabilirler. Sereno, jeologların, kıtaların yerlerini çok iyi şekilde gösteren haritalar çıkardıklarını, ancak bunların kıyı çizgilerini kesin olarak belirteme-diklerini dc kabul ettiklerini söylüyor.

Afrika’daki yeni buluntu Sereno’ya, ancak 90 milyon yıl öncesinden başlayarak, kıtaların birbirinden yeterince ayrıldıklarını ve bu yüzden başka yerlerde rastlanmayan bir fauna geliştirdiklerini düşündürüyor. Örneğin T. rex gibi (türüne hası tekil (unique) bir hayvan, ancak bu şekilde Amerika’nın ortamında kendini göstermeye başlayabilir.

Zimmer, K.. Dts* Owk ‘ Çeviri: Bezen Hindis-.
/s¡t/l'””1’
Büyük ve Kozmopolit

Rate this post
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*