Sağlık Bilgisi

Daha sağlıklı görmenin 10 püf noktası

Daha sağlıklı görmenin 10 püf noktası1

En değerli organ olan gözlerin ihmal edilmemesi gerektiğin belirten uzmanlar, erken tedavinin önemli olduğunu söyleyerek sağlıklı bakmanın 10 püf noktasını açıkladı.

Liv Hospital Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Tuğrul Altan, dünyaya daha sağlıklı gözlerle bakmanın püf noktalarını anlattı.

Doç. Dr. Tuğrul Altan, daha iyi görme konusunda şunları sıraladı:

“Ben uzağı da, yakını da iyi görüyorum diyerek muayeneden kaçmayın. Her zaman daha iyisi mümkün. Düşük dereceli kırma kusurları belirgin görme azlığı yapmasa da gözde çabuk yorulmaya neden olur. Daha iyi görmek için gözler kısıldığında oluşan kaz ayağı kırışıklıklar da cabası.

Gözlerinizi yoğun ışıktan koruyun. İster güzel bir plajın kumlarında, ister heyecanlı bir kayak tatilinde ya da biraz sonra yiyeceğiniz lezzetli eti hayal ederek yaktığınız mangalın başında olun mutlaka uygun güneş gözlükleriyle aşırı UV ve kızılötesi ışınlardan korunun.

Ailesinde göz tansiyonu veya sarı nokta hastalığı olanlar 40 yaşından sonra yıllık düzenli kontrole gitmeli. Sadece kaşımız gözümüzün rengi değil, hastalıklarımız da genetik mirasın bir ürünüdür.

Aman da ne güzel iri iri gözleri var şu bebeğin, derken dikkatli olun. Yenidoğan ve bebeklik döneminde normalden büyük gözler doğumsal göz tansiyonu yüksekliğinin belirtisi olabilir.

Ne kadar erken yaşta muayene olursanız, o kadar iyi. Göz bozukluklukları erken çocukluk döneminde saptanıp düzeltilirse ileride kalıcı görme bozukluğu olma olasılığı azalır. 7 yaşından sonra çok geç kalınmış olabilir.

Bilgisayarın başında uzun süre yakına odaklanmanın miyopi riskini artırıyor. Çocuklar, gençler ister inanın ister inanmayın bundan 15 yıl önce tabletler yoktu. Kitap diye üstünde yazıların olduğu ciltlenmiş sayfalar ve arkadaşlarla birlikte oynanan top diye yuvarlak bişey vardı.

Her yaşın ayrı bir güzelliği var. Yaşınız 45’I geçti ama gönlünüz hala 18. Önünüzdeki kağıtları giderek daha uzaktan okuyorsunuz, az ışıkta hiç okuyamıyorsunuz ‘Benim yakınla ilgili hiçbir sorunum yok’ diyerek gözlerinize eziyet etmeyin. “Bunun için göz egzersizleri varmış”, “Yakın gözlüğünü ne kadar geç kullanırsam o kadar iyi” gibi kaçamak yolların okuma zevkinizi elinizden almasına izin vermeyin. Yakın gözlüğü kullanın. Unutmayın yaşlanmadınız, sadece biraz daha olgunlaştınız.

Gözünüz narindir, gereksiz risk almayın, önlem alın! Kendinizi ve çocuklarınızı yaralanmalara karşı koruyun. İşte, evde, okulda veya eğlenceli bir aktivitede; önce gözleriniz.

Gözlerinizi kurutmayın. Kuru göz artık yalnızca orta yaşlı insanların şikayeti değil. Klimalar ve aşırı bilgisayar kullanımı gençlerde de kuruluğa neden olabiliyor.

Her katarakt hemen ameliyat gerektirmez ama kataraktın yaşam kalitesini azalttığı, kaza risklerini ve depresyona eğilimi artırdığı bir gerçek. Gerektiğinde ameliyattan kaçmayın. Efsanelere kulaklarınızı tıkayın. Katarakt ameliyatı yaşlılık döneminizin en iyi yatırımı olabilir.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir