DÜZMEK geçi. f. (esk. türk. t üzmek’ten).
Birçok şeyi birbirini tamamlayacak şekilde
sıralamak, biraraya getirerek bütün yapmak:
Arif olan düzer türlü bohçayı (Pir
Sultan Abdal). Meriç nehri için çocukça
şiirler düzerdim (Ş.S. Aydemir). || Bir ihtiyacı
karşılamak üzere eşya toplamak: Çeyiz
düzmek. || Düzene sokmak, sıraya koymak:
III. Konrad ordularını düzüp Kudüs’ü
fethetmek üzere yollara dökülüyor
(N. Araz). || Uydurmak: Yine ne lâflar
düzdünüz bakalım. |
DÜZMEK
02
Kas