EDİSON (Thomas Alva), amerikalı mucit
(Milan, Ohio 1847-West Orange, New
Jersey 1931). Alman-ingiliz asıllı ve Hollanda
göçmeni bir koltukçu olan Samuel
Edison ile İskoç asıllı eski bir öğretmen
olan Nancy’nin (Elliot) yedinci ve son çocuklarıydı.
Milan’da işi bozulan Samuel
Edison, ailesini, Mich Port Huron’a götürmek
zorunda kaldı ve Thomas orada, orta
halli bir ailenin çocuğu olarak büyümeğe
başladı. Okul çağından önce, sorarak, bazı
şeyleri kendi kendine keşfederek bilgi edinişi
dikkate değerdi. Okul şartlarına daha
ilk günden uyamadı ve başladıktan üç ay
sonra okuldan ayrıldı, öğrenime, annesinin
yardımıyle evde devam etmesi gerekti. Eline
ilk fizik kitabı verüdiğinde dokuz yaşındaydı.
Birçok bilimsel deneyin pratik şemalarına
yer veren bu kitabı Thomas, doymak
bilmez bir tutkuyle okudu ve bütün deneyleri
kendi kendine yapıp başarı sağlayıncaya
kadar elinden bırakmadı. Ertesi yıl, evlerinin
bodrumunda ilk laboratuvarını kurdu.
Laboratuvarına gerekli araçlar sağlayabilmek
amacıyle trenlerde gazete satmağa
başladı. Trenin Detroit’te durduğu saatlerde,
vaktini halk kütüphanesinde okumakla
geçiriyordu. Onbeş yaşma gelince, bir baskı
makinesi satın aldı ve Weekly Herald
adlı küçük bir gazete çıkarmağa başladı.
Gazetenin yazılarını trende yazıyor ve kendi
basıyordu. Bir sabah, hareket halindeki
furgona atlarken, bir tren memüru tarafından
yakalandı. Memur kulağını öylesine kıyasıya
çekti ki; küçük Edison günlerce kulak
ağrısından kıvrandı. Bu olay, sonradan
durmaksızın artan sağırlığının başlangıç
sebebi oldu. O sıralarda yakalandığı kızıl
hastalığı da ayrıca sağırlığını arttırdı.
Edison on altı yaşında (1863) telgrafçılığı
öğrendi, dört yıl süreyle telgraf memuru
olarak Middle West’te dolaştı. Mucitlik isteği
onda bu yıllarda doğdu. Boston’da,
Western Union Telegraph company’de çalışırken
Faraday’in Experimental Resarches
in Electricity (Elektrik Alanında Deneysel
Araştırmalar) adlı kitabını okudu ve bu
isteği daha da şiddetlendi.
Edison, ilk olarak 1868’de, elektrikli bir
kayıt makinesi icat etti ve aynı yılın haziranında
bu icadının beratını aldı ise de
makineye hiç bir talip bulamadı ve o günden
sonra, ticarî bir talep imkânı olmayan
hiç bir icatta bulunmama kararı aldı.
Daha iyi çalışma ve başarı imkânları bulmak
ümidiyle New York’a gitti. Beş parasızdı.
Lows Gold indicator company’de çalışan
arkadaşlarının odasında yatıp kalkmağa
ve kumpanyadaki âletleri, elektrik bataryalarını
incelemeğe başladı. Bir gün
Lows endikatörünün bulunduğu nakledici
santral bozuldu. Bu olay Edison’un hayatında
bir dönüm noktası oldu. Edison, bozukluğu
iki saat içinde gidermeyi başardı.
Lows, kendisine ayda 300 dolar gibi yüksek
bir ücretle iş verdi. 1870 Sonlarında bu
şirkete elektrikli kayıt makinesini satarak
40 000 dolar elde etti. Eline geçen bu büyük
parayle, New York’ta bir dükkân açtı
ve kayıt makineleri yapmağa başladı. Ayrıca
başkalarının icatlarının aksaklıklarını
gidererek, kısa zamanda «harika çocuk» diye
ün yaptı. Kurucu ve yapımcılar, karşılaştıkları
güçlükleri çözmesi için ona başvuruyorlardı.
Bunlardan biri G.D. Little’in
icat ettiği otomatik bir telgraf âleti getirdi.
Âlet, yapımında bir kusur olmamakla beraber,
ağır aksak işliyordu. Edison, bu telgraf
âletini iyi çalışır duruma getirdi ve
seri halinde yapıma girişmek üzere bir atelye
açtı. 1873’te, bir hat üzerinde, aynı zamanda
iki telgraf çekmeyi mümkün kılan
bir- telgraf âleti yaptı. Bu, J.B. Steorno’nun
yaptığı âletin bir başka şekliydi, karşıt yönlere
telgraf çekmeğe elverişliydi. Edison,
1874’te, bu âleti geliştirerek, bir hat üzerinde
dört telgrafın birden çekilmesini sağlar
duruma getirdi.
Edison bir süre sonra, yapımcılıktan vaz
geçti, kafasında oluşturduğu yeni icatları
gerçekleştirmek amacıyle 1876’da Orange’a
(New Jersey) giderek orada Menlo Park laboratuvarını
kurdu. Edison, çok iyi donattığı
bu lahor atuvarda, yeni deneyler yap amerikalı mucit
(Milan, Ohio 1847-West Orange, New
Jersey 1931). Alman-ingiliz asıllı ve Hollanda
göçmeni bir koltukçu olan Samuel
Edison ile İskoç asıllı eski bir öğretmen
olan Nancy’nin (Elliot) yedinci ve son çocuklarıydı.
Milan’da işi bozulan Samuel
Edison, ailesini, Mich Port Huron’a götürmek
zorunda kaldı ve Thomas orada, orta
halli bir ailenin çocuğu olarak büyümeğe
başladı. Okul çağından önce, sorarak, bazı
şeyleri kendi kendine keşfederek bilgi edinişi
dikkate değerdi. Okul şartlarına daha
ilk günden uyamadı ve başladıktan üç ay
sonra okuldan ayrıldı, öğrenime, annesinin
yardımıyle evde devam etmesi gerekti. Eline
ilk fizik kitabı verüdiğinde dokuz yaşındaydı.
Birçok bilimsel deneyin pratik şemalarına
yer veren bu kitabı Thomas, doymak
bilmez bir tutkuyle okudu ve bütün deneyleri
kendi kendine yapıp başarı sağlayıncaya
kadar elinden bırakmadı. Ertesi yıl, evlerinin
bodrumunda ilk laboratuvarını kurdu.
Laboratuvarına gerekli araçlar sağlayabilmek
amacıyle trenlerde gazete satmağa
başladı. Trenin Detroit’te durduğu saatlerde,
vaktini halk kütüphanesinde okumakla
geçiriyordu. Onbeş yaşma gelince, bir baskı
makinesi satın aldı ve Weekly Herald
adlı küçük bir gazete çıkarmağa başladı.
Gazetenin yazılarını trende yazıyor ve kendi
basıyordu. Bir sabah, hareket halindeki
furgona atlarken, bir tren memüru tarafından
yakalandı. Memur kulağını öylesine kıyasıya
çekti ki; küçük Edison günlerce kulak
ağrısından kıvrandı. Bu olay, sonradan
durmaksızın artan sağırlığının başlangıç
sebebi oldu. O sıralarda yakalandığı kızıl
hastalığı da ayrıca sağırlığını arttırdı.
Edison on altı yaşında (1863) telgrafçılığı
öğrendi, dört yıl süreyle telgraf memuru
olarak Middle West’te dolaştı. Mucitlik isteği
onda bu yıllarda doğdu. Boston’da,
Western Union Telegraph company’de çalışırken
Faraday’in Experimental Resarches
in Electricity (Elektrik Alanında Deneysel
Araştırmalar) adlı kitabını okudu ve bu
isteği daha da şiddetlendi.
Edison, ilk olarak 1868’de, elektrikli bir
kayıt makinesi icat etti ve aynı yılın haziranında
bu icadının beratını aldı ise de
makineye hiç bir talip bulamadı ve o günden
sonra, ticarî bir talep imkânı olmayan
hiç bir icatta bulunmama kararı aldı.
Daha iyi çalışma ve başarı imkânları bulmak
ümidiyle New York’a gitti. Beş parasızdı.
Lows Gold indicator company’de çalışan
arkadaşlarının odasında yatıp kalkmağa
ve kumpanyadaki âletleri, elektrik bataryalarını
incelemeğe başladı. Bir gün
Lows endikatörünün bulunduğu nakledici
santral bozuldu. Bu olay Edison’un hayatında
bir dönüm noktası oldu. Edison, bozukluğu
iki saat içinde gidermeyi başardı.
Lows, kendisine ayda 300 dolar gibi yüksek
bir ücretle iş verdi. 1870 Sonlarında bu
şirkete elektrikli kayıt makinesini satarak
40 000 dolar elde etti. Eline geçen bu büyük
parayle, New York’ta bir dükkân açtı
ve kayıt makineleri yapmağa başladı. Ayrıca
başkalarının icatlarının aksaklıklarını
gidererek, kısa zamanda «harika çocuk» diye
ün yaptı. Kurucu ve yapımcılar, karşılaştıkları
güçlükleri çözmesi için ona başvuruyorlardı.
Bunlardan biri G.D. Little’in
icat ettiği otomatik bir telgraf âleti getirdi.
Âlet, yapımında bir kusur olmamakla beraber,
ağır aksak işliyordu. Edison, bu telgraf
âletini iyi çalışır duruma getirdi ve
seri halinde yapıma girişmek üzere bir atelye
açtı. 1873’te, bir hat üzerinde, aynı zamanda
iki telgraf çekmeyi mümkün kılan
bir- telgraf âleti yaptı. Bu, J.B. Steorno’nun
yaptığı âletin bir başka şekliydi, karşıt yönlere
telgraf çekmeğe elverişliydi. Edison,
1874’te, bu âleti geliştirerek, bir hat üzerinde
dört telgrafın birden çekilmesini sağlar
duruma getirdi.
Edison bir süre sonra, yapımcılıktan vaz
geçti, kafasında oluşturduğu yeni icatları
gerçekleştirmek amacıyle 1876’da Orange’a
(New Jersey) giderek orada Menlo Park laboratuvarını
kurdu. Edison, çok iyi donattığı
bu lahor atuvarda, yeni deneyler yap mak, aynı zamanda ticarî değeri olan yararlı
icatlarda bulunmak amacındaydı. Sanayi alanında
bugün gittikçe gelişen araştırma laboratuvarlarının
öncüsü olan bu kuruluşun,
Edison’un sonraki başarılarında büyük yeri
oldu. Edison, bu laboratuvarda, ilk olarak,
Bell’in orijinal sistemini büyük ölçüde geliştirerek,
«kömür taneli» bir telefon yaptı.
Edison’un Menlo Park laboratuvarındaki ikinci
buluşu gramofondu (1877). Bu buluşta,
parafinli bir kâğıt şerit, alıcı bir
âletin arasından büyük bir hızla geçiriliyor,
bir iğne de kâğıt üzerine gelen mesajı noktalar
halinde kaydediyordu. Sonra, bu şerit
nakledici bir âlete yerleştiriliyor ve orada
başka bir iğne şeridin üzerindeki çentiklerden
geçerek mesajı tekrarlıyordu. Başlangıçta,
bir telgraf amplifikatörü kullandı.
Sonra, şerit yerine, balmumu ile tebeşirden
yaptığı ve üzerlerini kalay yapraklarıyle
kapladığı yivli silindirler kullandı. İlk gramofonlar,
kaba görünüşlüydü ve sesleri çığırtkan
bir tizlikle tekrarlamaktaydı. Bu icat,
basında büyük yankılar uyandırdı ve
Edison bir «sihirbaz» ve «büyücü» olarak
göklere çıkarıldı. t
Edison, 1878’de, herkesçe bilinen akkor filamanlı
ampulü, seri halinde piyasaya sürmeğe
başladı. Ampul, her ne kadar kendi
buluşu değilse de, Edison ona ekonomik
olan bir elektrik sistemi uyguladı. Bu buluş,
elektriğin yaygın şekilde kullanılması
bakımından çok önemlidir.
Edison, elektrik alanında, kendinden önceki
araştırmacıların yolundan ayrılarak,
ampul ile geniş ve parlak bir aydınlatma
sistemi kurmayı tasarladı. Bu sistemin can
noktası, başka mucitler tarafından bulunan
dirençli teller yerine, ince bir filaman kullanmaktan
ibaretti. Binlerce deneyden sonra,
Edison, 1870 ekiminde, içine karbonlu tel
geçirdiği bir ampulün kırk saat süreyle yanmasını
başardı.
4 Eylül 1882’de, New York’t a Perol Street’-
de ilk ticarî elektrik merkezini (santral)
kurdu. Seksen beş ‘ müşterisi bulunan bu
merkez, elektrik gücü bakımından önemsiz
olmakla beraber, düşünce bakımından bir
devrin niteliğini taşıyordu; A.B.D.’de elektrikle
aydınlanma sanayiinin ilk çekirdeğiydi.
Elektrik lambalarının icadı ve aydınlatma
sisteminin gelişmesi yanında Edison, bunları
seri halinde yapan birçok şirket de
kurdu. 1889’da bu şirketler (Edison Electric
Light company ve Sprague Electric Ralway
ve Motor company) Edison’un holding
patenti altında birleşti ve hep birlikte Edison
General Electric company adlı ortaklığı
meydana getirdi. 1892’de bu ortaklık en
büyük rakibi olan Thomson Houston Electric
company ile de birleşti ve böylece
General Electric company ortaya çıktı. Edison,
buluşlarından ayrı olarak, dünyanın en
büyük imalât sanayii durumuna gelecek kuruluşların
doğmasına da yardımcı oldu,
EDİSON (Thomas Alva)
09
Kas