Genel

Elde işlenen madenler

elde işlenen madenler

Elde işlenen madenler

elde işlenen madenler

elde işlenen madenler

Madenlerin çoğu ısıyı ve elektriği geçirir. Birçok bilinen maden ise birleştirilerek alaşım haline getirilebilir. Alaşım, onu oluşturan madenlerin sahip olduğundan farklı özelliklere sahip, ama bazı uygulamalar açısından onlardan daha yararlı bir maddedir. İlkel insanlar madenlerin çeşitli özelliklerini bilmemekle birlikte, onların dayanıklı, sağlam, katı ve istenilen şekle sokulabilen maddeler olduklarının farkındaydılar. Ayrıca, bazı madenlerin hiç yokolmayan bir parlaklığa sahip olduğunu anlamışlardı. Gerek bu nedenle, gerekse bu tür madenlerin çekiciliği ve doğada ender bulunmaları yüzünden, bu gibi madenler para yerine yada süs eşyası olarak kullanılmaya başlandı ve bunlara «değerli» madenler adı verildi.

Metalürjide İlk Adımlar

Bundan 6000 yıl önce yaşamış olan uygar insanlar altın, bakır, gümüş ve belki de kalay işlemesini öğrenmişlerdi. Metalürji ilk kez (doğada kendi madensel, yani ilkel durumlarında var olan) doğal madenlerin bulunmasıyla başlamıştır. Ancak, zaman geçtikçe insanlar minerallerden, yani madensel bileşiklerden, nasıl maden elde edildiğini
öğrendiler. Bunun için madenleri, genellikle odunkömürüyle ısıttıkları büyük fırınlarda eritiyorlardı. M.S. 1400’lere gelindiğinde insanlar artık sugücüyle çalışan körüklerle ısıttıkları fırınlarda, demiri bile eritmeyi başarmışlardı. Sim-yagerin bir temel madenden altın elde etme düşü dışında, insanoğlunun madenlerle yapamayacağı hiçbir şey kalmamıştı.

Maden eritilebildiğine göre, onu kor halinde bir sıvıyken kalıba boşaltıp soğumasını bekleyerek, döküm yapılabilirdi. İnsanlar giderek daha karmaşık, dökümü yapılmış eşyanın çıkarılmasını sağlayan, açılabilir kalıplar yapmasını öğrendiler. Gene de, ilk insanların maden leri biçimlendirmek için kullandıkları en önemli yöntem, dövmecilikti. Bu yöntemde maden eritilmez, yalnızca parlak portakal rengi alana kadar ısıtılır ve çekiçle dövülerek istenen biçime sokulur. Demirci (1), örsü ve sıcak madeni dövmeye yarayan çeşitli araçlar geliştirdi. Elindeki madenin niteliğini gözüyle kestirmeyi, sıcaklık derecesini anlamayı ve maden soğumadan ona istediği biçimi vermeyi öğrendi. Ortaçağ kılıç yapımcıları, içi esnek ve dayanıklı, kesici kenarının ise keskin olması için, dışı sert (bundan
dolayı da kolay kırılabilir) kılıç demiri yapmak zorunda kaldılar.

Yüzyıllar geçtikçe, bölgeden bölgeye yada ülkeden ülkeye değişmekle birlikte, herbirinin kendine özgü kullanımı olan çok sayıda araç, giderek yetkinleşti. Bıçak, saban demiri (saban kulağı), nal. menteşe, kopça, kebap şişi, ocak takımı (maşa vb.) ve mahmuz, günlük yaşantıya giren tipik araçlar haline geldi. Bütün bu araçlar, bir ön çizim yada ölçüm olmaksızın yalnızca beceri ve deneyle yapılırdı. Kuyumcunun hüneri de bütünüyle zanaatçının deneyine ve onun hem değerli hem de ince eşyalara biçim vermedeki el becerisine dayanmaktaydı (5).

İnsanlar lehim tekniğini ilk kez ziynet eşyaları yapımı sırasında uyguladılar (7). Kuyumculukta, değerli madenleri birbirine yapıştırmak için erime noktası çok düşük olan özel bir alaşım kullanılır. Madenler ilk kez gene kuyumcuların elinde dövülerek ince tel haline getirildi. Ancak daha sonra. Rönesans döneminde, madenleri küçük bir delikten geçirerek tel «çekme» yöntemi geliştirildi.

Çekme ve Kaynaklama

Madenlerin çekilebilmesi, onla-
1) Demirci atelyesinin3

ortasında sıcaklığı körüklerle (1) yüksek tutulan bir ocak bulunur Ağır gövdesi bir karaağaç kütüğü (5) üstüne yerleştirilmiş örs (4), demirci kıskacı (2) zımbayla (3) delinmiştir örsün yüzü (6). sivri uçta (7) son bulur. Araç askısının (9) yanında bir ates kancası duruyor. Sıcak madeni soğutmak için su yalağı (10) kullanılır. Demirci (11), cekici kullanacak vurucu (12) için madeni iyice yerleştirir. Ateşin (14) yakınındaki ver milinin (13) üstüne öteki araçlar yerleştirilmiştir. Demirciler sadece nal vapmaklo kalmaz; çevrenin tarım. mühendislik hattâ ev araçları gereksemelerini karşılarlardı
2) Hindistan’da 1000

yıl önce uygulanan ince maden isleme sa natı, bugüne kadar ge cilmemis bir standardı ulaşmıştı. Yumuşak madenleri süslemek ve ovmak, oyma boşluklarını mine iie doldurmak, hattâ birbirinden farklı renkte iki madeni birbirinin içine geçirmek için birtakım yöntemler geliştirilmişti. Süsleme amacıyla kullanılan er iyi madenlerin başındc altın ve pirinç gelir. Çünkü ikisi de çekiç darbelerine dayanıklı ve soğukken kırılma tehlikesi olmaksızın biçimleri değiştirilebilen madenlerdir. Resimdeki pirinç oymacısı (Jaipur, Raiast-han’da) tepsi yapıyor. Bu tepsi, büyük bir olasılıkla Batı ülkelerinden birine satılacaktır.
motiflerini alırdı. Evin duvarına civı yada vidayla tuttur lan lamba (D), den nin ustalığını göste ren bir eşyaydı. XV yüzyılda Kent’te ku nılan saban (E) ha ağaçtan yapıirnakli birlikte bugün öner parçaları artık dem den imal edilmekte
3) Demirci emeğinin

ürünü olan bu mallar. 1200-1850 yılları arasında Batı ülkelerinde müşterilerin en çok istedikleri eşyalar arasındaydı. Bu dönemde yapılan eşyaların biçimleri çok yavaş değişti. Kapılar için pirinçten küçük süsleme menteşeleri (A)
yapılırdı.

Mutfakta, ocağın üstüne gelecek şekilde yerleştirilmiş askıya (B) asılan çaydan lıkton her zaman tehlikesizce sıcak su alınabilirdi. Milvon-larcası yapılan nal (C). yapım tarihini ve verini belirten belli aile

n gerilme ve uzamaya (yani kılmadan şekil değiştirebilmeye) uyanıklılığından gelen niteliklerin-3n biridir. Kılıç ağızlarında oldu-u gibi özel işlemden geçirilmiş an madenler dışında, ilk kulla-ılan madenler, oldukça yumuşak. Bu nedenle, onları kesme yada 3İme sırasında hiçbir zorlukla kar-laşılmıyordu. Bu işlem büyük nes-3İere sıcakken uygulandığı halde, iiçük nesneler soğuk haldeyken ile şekillendirilebilmekteydi. En ıce iş ise, belirli biçimdeki bir iaden parçasını değişik renkteki ışka bir madenin içine yerleştirme işlemiydi. Kimi zaman içiçe gerilen değişik renkteki bu maden-ri birbirine iyice tutturabilmek in kenarları çekiçlemek gereki-jrdu. Kimi zaman da, lehimleme ada pirinç lehimi yapma işlemi uv-jlanıyor, lehim maddesi eritilip rleşme noktalarına dökülüyordu, irinç lehiminde, bakırla çinko kaşımı bir alaşım olan pirinç kulladır. 1800’lere gelindiğinde sıcak iz aleviyle madenleri kaynaklama Dntemi, uygulama alanına girmis-artık. Aynı yüzyılın sonunda bu ■knik daha da yetkinleştirildi ve ektrik arklı kaynak yöntemiyle ütünlendi. Kaynak, madenin bir Mümünü eriterek onun nitelikle-
rinde önemli değişiklikler meydana 3yriC3 bak: getirir. Bu nedenle, gerek en iyi yöntemi bulmak, gerekse yüksek ısı karşısında madenin değişmesini önlemek için uzun araştırmalar yapmak gerekti.
El Araçlarının Değeri
Dünyanın her yerinde insanlar, yararlı, güzel, yada hem yararlı hem güzel nesneler, yapmak yada bunları onarmak için madenleri kullanıyorlar. Özellikle yaratıcılık gerektiren, yada özel siparişe göre yapılan işlerde, zanaatçılar, araçlarını, el becerisi ve deneye dayanan ustalıklarının yardımıyla kullanarak maden işleme konusundaki pekçok sorunun en etkin çözüm yollarıyla üstesinden geliyorlar.

İnşaat, boru döşeyiciliği, çiftçilik, motor yapım ve onarımı gibi maden işleminin önemli bir rol oynadığı sayısız işkolunda, ayrıca evimizde yaptığımız günlük onarım ve ufak tefek yapım işlerinde el araçlarına olduğu kadar, onları kullanma ustalığına ve deneye de gerek vardır. Gerek mücevher, gerekse heykel (4) adı altında toplanan daha büyük boyutlarda yapıtlar yaratmak için madenle çalışan sanatçıların özel işlevleri vardır.
22 El araçları 122 Küçük teknoloji

26 Maden isleme ve ulaşım

makinaları
Madenleri elde islemek için kullanılan araçlar, yüzyıllar boyunca pek değişmedi. Kesici araçların ya tek bir bıçağı (keskide olduğu gibi] ya iki tane kırkma bıçağı Imakasta olduğu gi-bil yada (testere yada eğede olduğu gibil birçok bıçağı vardır. Burada gördüğünüz demirci araçları arasında sunlar vardır: kor haline gelmiş ve vumusamıs madeni kesmek için sıcak keski (A), masa (B), törpü (C), kerpeten (D), ve dövme demir için demir bükme aracı (E). Resimde ayrıca, teneke makası (F), lehim demiri (G), sıcak madenler verine soğuk madenler için kullanılan soğuk keski (HJ ve demir testeresi (I) görülmektedir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir