Genel

HENVUDİT i. (fr, henwoodite’ten).

HENVUDİT i. (fr, henwoodite’ten). Miner. Turkuvaz renginde, hidratlı tabiî bakır ve alüminyum fosfat, (l)
HENZADA, Birmanya’da şehir, lravadi kıyısında; 283 700 nüf. Kereste sanayii, (l) HENZE (Hans Werner), alman bestecisi (Gütersloh, Vestfalya 1926). 1942’de Braunschweig konservatuvarında müzik öğrenimine başladı, askerlik görevi yüzünden yarıda kalan öğrenimine ancak savaş bittikten sonra devam edebildi ve Wolfgang Fortner, Darius Milhaud ve René Leibowitz’in öğrencisi oldu. 1953’te İtalya’ya yerleşti, fakat daha çok operaya yönelen sanat hayatının büyük bir kısmını Almanya’da geçirdi, önceleri Sch* hönberg’in etkisinde dizisel müziğe sıkı sıkıya bağlı kalan Henze, sonradan sıcak bir lirizmle, çok yumuşak ve hür bir anlatım dili kazandı ve kendine daha kişisel bir yol seçti. Belli başlı operaları şunlardır: Harikalar Tiyatrosu (1948, yeniden düzenlenişi 1964); Manon Lescaut’dan ilhamlı Yalnızlık Bulvarı (1951); Geyik Kral (1955); Prens von Homburg (1958); Genç Sevgililer İçin Ağıt (1961); Genç Lord (1964); Die Bassariden (1965).
Ayrıca bale müziği de besteledi: Bale Çeşitlemeleri (1949); Rosa Silber (1950); Tanc-redi e Cantilena (1952); Dans Maratonu (1956); Undine (1957). Konser müziği alanında da çok sayıda eser verdi; çalgı müziği olarak birçok senfoni besteledi: Antifune (1960): Kaprisler (1963); Üç Senfoni İncelemesi (1964). Şan eserleri arasında en önemlileri şunlardır: Beş Napoli Lied’i (1956); Gece Müziği ve Aryalar (1957); Aryalar (1963); Novae de tnjinito Laudes (1962); Cantata della Fiaba Estrema (1963); Being Beauteous (Rimbaud’dan, 1963). Oda müziği alanında besteleri: 2. yaylı çalgılar dörtlüsü (1952); piyano, keman ve viyolonsel i* çin Oda Sonatı (1953); Concerto per il Ma-rigny (1956); Oda Müziği (1958). [i-l HENZİ (Samuel), isviçreli bozguncu (Bümp-liz, Bern yakınlarında 1701-Bern 1749). Fi; lolog ve seçkin bir bilgindi. Bern hükümetini devirmek maksadıyle, hükümetten atılan soylular tarafından hazırlanan (1749) bir su-ikastte önemli bir rol oynadı. Suikast mey* dana çıkınca, diğer iki kişiyle birlikte ölüme mahkûm oldu ve başı kesilerek idam edildi. (l)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir