İlk Robotları El Cezeri
ilim-Teknoloji
Fizik ve teknoloji sahasında İslâm dünyasında ulaşılan yüksek seviyeyi gösteren eserlerden birisi hiç şüphesiz Ebu’l-izz ismâîl ibn er-Rezzâz el-Cezerî’nin
H. 600 (M. 1203) yılında yazdığı el-Câmi Beyne’l-llm ve’l-Ameli’n-Nâfi fî Sınâ’ati’l-Hiyel (Makine yapımında yararlı bilgiler ve tatbikatlar) isimli eseridir. Bu eser dünya teknoloji tarihinde robot olarak adlandırılan mekanizmaların ilk misallerinin Cizreli Ebu’l-izz tarafından yapıldığını ortaya koymaktadır.
El-Cezerî tarafından Âmid (Diyarbakır) veliahdı Nasireddîn Mahmûd b. Muhammed b. Kara Arslan’ın isteği üzerine yazılmaya başlanan ve onun sultan oluşundan iki sene sonra tamamlanan bu kitap, birçok nüshalarıyla ve renkli resimlerle donatılmış olarak günümüze kadar ulaşmıştır. Eser mekanik sahasında yazmalarına kavuştuğumuz kitapların şüphesiz en güzelidir. Gece ve gündüz eşitliği ve gün uzunlukları esaslarına göre yapılan saatler, cisimleri tabiî mevkile- rinden başka cisimler vasıtasıyla hareket ettiren makine, insan ve hayvan şeklindeki aletler, yani bugünkü tabirle robotlar müellifin kitabında çizimleriyle beraber ele aldığı mevzulardan bazılarıdır.
El-Cezerî en ince teferruatına varıncaya kadar toplam 50 makine (robot) ve cismi bir mühendis tarzıyla tanıtmakta ve 50’sini tam ve yaklaşık 100’ünü de tafsilatlı resimlerle öylesine anlaşılır bir şekilde donatmaktadır ki, bunlar bugün bile çok ciddi zorluklarla karşılaşmadan imal edilebilir.
Bu eser aksi ispat edilmedikçe İslâm dünyasının o zaman ulaştığı teknolojiyi göstermesi bakımından en dikkat çekici eserdir. Vâsıtalar, malzemeler, cihazlar ile bunların îmali ve kullanılan malzemeler hakkında bu eserden yeni bilgiler öğrenmek mümkün olmaktadır. El-Cezerî bu eseriyle Islâm dünyasında tasavvur hâlinde olan birçok projeyi tatbik etmiş ve belki de birçok yeni İcatları da ortaya koymuştur.
Otomatik abdest alma makinesi
Altı değişik sistemli ve kayık içinde hareketler sağlayan otomatik su saati
Robot fil ve Robot adam
Hesaplayıcı robot ile yazıcı robotu birlikte çalıştıran otomatik sistem
İlim-Teknoloji
Mumım yanarak erimesi ve ağırlığını kaybetmesiyle kurutan çift otomatik hareket sistemi
El-Cezerî’nin bugünkü teknolojiyi bile kendine hayran bırakacak olan sayısız makinelerinin ve robotlarının yer aldığı Sı- nâ’ati’l-Hiyel isimli eseri altı kitaptan meydana gelmiştir:
1. Kitap, saatlerin yapılması üzerinedir. On kısımdan oluşan bu kitap, çeşitli su saatleri, kayık su saati, fil su saati, bardak su saati, tavuslu su saati ve mumlu saatlerin çizimler¡ ve resmedilmeleri üzerinedir. Saatler, dakikaları, ayları ve günleri, güneşin ve ayın günlük durumlarını çok mükemmel bir şekilde göstermektedir.
2. Kitap, yeme ve içme sırasında kullanılan kap ve cisimlerin yapılması üzerinedir. On kısımdan oluşan bu kitapta meşrubatların içilmesi için kullanılacak kaplar, ibrikler ve insan şeklindeki otomat (robot) çizimler؛ üzerinedir.
3. Kitap, ibriklerin, kan alma teknelerinin ve abdest alma leğenlerinin yapımı üzerinedir. On kısımdan oluşan bu kitapta, sıcak, soğuk ve ılık su akıtabilen ibriklerin, çeşitli otomatik cihazların (robotların), hastadan alınan kan miktarını gösteren aletlerin ve abdest için kullanılan leğenlerin çizimler¡ yer almaktadır.
4. Kitap, şekillerini değiştirebilen otomatik fıskiyeler ve sürekli çalışan çeşitli cihazlar üzerinedir. Bu kitap da on kısımdan oluşur.
5. Kitap, derin olmayan göllerden ve ırmaklardan suyu daha yüksek seviyelere çıkaran makinelerin yapılması üzerinedir. Beş kısımdan oluşmaktadır.
6. Kitap, bazı makine ve cihazların yapılması ve şifreli kilitler üzerinedir. Beş kısımdan oluşan bu kitapta da Âmid şehrinin kapısı, çeşitli kilitler ve bir de kayıklı saat çizimi vardır.
El-Cezerî ile birlikte tasavvur hâlinde olan birçok îcat doruk noktasına ulaşmıştır. Bu bilgilerin ışığında denilebilir ki, dünyada ilk robotu yapan kişi el-Cezerî’dir. El-Ce- zerî’nin bu eserinin birkaç yazma nüshası Topkapı Sarayı ve Süleymaniye Kütüpha- nesi’ndedir. Yazmaları Süleymaniye Kütüphanesi, Aya- sofya kısmında 3606 numarada, Topkapı Sarayı Üçüncü Ahmed Kitaplığı 3472 ve 3461 numaralarda kayıtlıdır. Bu yazmaların Mısır’ın fethinden sonra İstanbul’a getirildiği nakledilmektedir. Kitabın Ayasofya 3606 numaradaki nüshasından 66 sahifelik yazı ve minyatürlü kısımlar İsviçre’nin İstanbul başkonsolosluğunda çalışan Marten isimli bir kişi tarafından yurt dışına kaçırılmıştır. Kaybolan bu nüshaların şimdilerde Paris Müzesi’nde bulunduğu söylenmektedir