RENKLERİN GÜCÜ
İnsanın tedavisinde renkler çok önemlidir. Her çakranın hâkim rengi vardır ve genel anlamda bu renkler o çakranın işlevinin düzenlenmesinde önemli bir etkinlik sağlar. Kendinizi renklerin dünyasının içine soktuğunuzda, her rengi düşünüp onun tedavi edici gücünü kullanabilmeyi öğrendiğinizde vücudunuzdaki muhteşem değişimin farkına varmakta gecikmeyeceksiniz. Burada öncelikle çakraların anatomik yerleri kabaca bilinmeli, hangi renk hâkimiyetinde olduğu düşünülmeli ve ayrı ayrı bu renklerin ne gibi etkinliğe sahip olduğu, vücuttaki etkileri hissedilmeye çalışılmalıdır. Tüm çalışmalarda olduğu gibi başlangıçta bu ayrımları yapmakta çoğu hastamızın zorlandığını müşahede etmekteyim. Tecrübeli hale geldiklerinde ise, on dakika içinde tüm ana renklerin çalışmasını kendi kendine yapıp müthiş bir zindelik ve enerji depolayabilmektedirler. Bu başarıyı elde edebilmek için kişinin zihinsel olarak kendisini tam konsantre edebilmesi ve hayal gücünü etkili bir şekilde kullanabilmesi gerekir.
Renklerin Şifadaki Anlamları
Her renk, ait olduğu çakrayı yüklemek ve çakranın çalışmasındaki düzensizlikleri ortadan kaldırmak için kullanılır.
KIRMIZI
Birinci çakrayı yüklemek, dolaşımı bozulmuş dokulardaki dolaşımı düzenlemek ve soğuk vücut bölgelerini ısıtmak için kullanılır. Kırmızı renk, yaşam görevimiz düzeyinde tutkunun ve güçlü duygularımızın kaynağıdır. Pembe ile karışıksa aşk, parlak kırmızı ise hareket halindeki öfke, koyu kırmızı bastırılmış öfke, kırmızı-turuncu karışımı ise cinsel tutkuyu ifade eder.
TURUNCU
İkinci çakrayı yükler, cinsel potansiyeli arttırır ve bağışıklığı güçlendirir. Yaşam görevimiz düzeyinde hırsımızın ifadesini bulduğu renktir.
SARI
Dağınık ve dumanlı bir beyni temizlemeyi ve doğrusal zihin işlevlerini güçlendirmeyi sağlar. Üçüncü çakra olan solar pleksus çakrasının etkinliğini güçlendirir. Yaşam görevimizdeki sarı renk zekamızı ifade eder.
YEŞİL
Dördüncü çakrayı dengeler ve her şey için genel dengeleyici ve şifacı olarak etki eder. Düşünce ve duygulanım değişikliklerini kısmen stabil edici etkisi vardır.
MAVİ
Beşinci çakranın metabolize edici rengidir. Sakinleştirici etkisi vardır. Yaşam görevimiz düzeyinde hassasiyetimizi ve öğretici yönümüzü temsil eder.
MOR
Üçüncü gözümüz olan altıncı çakramızın rengidir. Kişinin ruhuyla bağlantı kurmasına yardımcı olur. Çivit mavisi üçüncü gözümüzü açar ve imgelemeyi arttırarak zihnimizin açılmasını sağlar. Yaşam görevimizde mor, ruh ile derin bağlılığı ve çivit ise ruh ile derin bağlılığa gidişi temsil eder.
BEYAZ
Tepe çakramız yedinci çakranın rengidir. Acılarımızı almak ve yerine barış ve huzur getirmek için görev yapar. Yaşam görevimizdeki anlamı, gerçeği temsil etmesidir.
Bugün yaşanmakta olan tüm olumsuzluklar insanları bir anda ve kısa zaman dilimleri ile değişik karakterlere bürünmeye sevk etmektedir. Kişisel bütünlük kaybolmuştur. Dolayısıyla son yıllarda insan aurası ve bedenindeki renk değişimleri çok fazlalaşmıştır. Renkleri sürekli değişen günümüz insanının aslında bioenerji dengesindeki bu değişime karakteri, inançları, tüm yaşantısı, tüm değerleri, sevgi ve nefret duygularındaki değişimleri, algılarındaki farklılıkları da ilave olmaktadır. Kavram ve karakter karmaşası bu yüzden ortaya çıkar ki bunalım toplumu olmamızın en önemli nedeni de bu durumdur.