LC 500
Sürücü Odaklı Sofistike Kabin Tamamen yeni kabın tasanmına sahip LC 500h, dinamik dış tasarımını içeride de devam ettiriyor. Lexus coupe modeli LC, sürüş keyfini ve yolcu konforunu, yüksek kalite ve zerafetle buluşturuyor. Ön yolcu bölümü konforlu ve geniş. Sürüş pozisyonu ise, sezgisel kontrollerle ve ergonomik mükemmellikle birlikte sürücüye heyecanlı bir sürüş ve güven verecek şekilde özenle oluşturuldu. Sürücünün oturduğu kısım, coupe’nin ağırlık merkezine yakın olacak şekilde tasarlandı. Deri direksiyon ve magnezyum alaşım vites kulakçıkları sportif sürüş hissini artırıyor. Araç içerisinde yer alan tüm bilgi ekranları, sürücünün görüş alanında yer alacak şekilde yerleştirildi. Göstergeler LFA’dan alınan ve ortası hareket eden halka kısmına ve orta konsolu yöneten yeni nesil dokunmatik uzaktan kumandalı ara yüze sahip. İç tasarımdaki malzeme, maharet gerektiren el yapımı işçilikler ve işçilik kalitesi, Lexus’un detaylara verdiği önemi gösteriyor. Multi Stage Hybrid Sistemi
Yeni LC500h’da yer alan Multi Stage Hybrid Sistemi, performans otomobilleri için özel olarak tasarlanmış hibrit güç ünitesinin yeni jenerasyonunu temsil ediyor. Sistemin üç amacı var: Daha fazla güç ve tork, daha yüksek verimlilik ve daha fazla sürüş zevki. Bu sistem, güç ve yakıt tüketimi arasındaki optimum dengeyi sağlarken, aynı zamanda daha sportif ve keyif verici bir sürüş deneyimi için gaz pedalının sürücüye verdiği tepkinin de motor devriyle uyum içerisinde olmasını sağlıyor. LC 500h’de güçlü bir elektrik motoru, lityum iyon yeni batarya ve 3,5 litre V6 benzinli motor yer alıyor. Bir hibrit araçta ilk defa E-CVT şanzıman yerine tam otomatik çok kademeli şanzıman kullanılıyor. Fiziksel viteslerin yerleştirilmesi, sürücünün ihtiyaç duyduğu motor devirleriyle daha iyi uyum sağlanmasına imkan veriyor. İlk kez bir Lexus hibrit modelinde ‘M’ modu bulunuyor. Düz vitese yakın tepkimeleri olan ‘M’ modu ile birlikte bir hibrit araçta ilk kez kullanıcının vites seçmesine olanak tanınıyor. Multi Stage Hybrid Sistemi ve birlikte uyum içinde çalışan yeni şanzıman ile ilk defa bir hibrit araçta ulaşılabilen en performanslı sürüşe erişildi. Bu sistem, benzinli motor çalışmazken bile azami torku verebilen elektrik motorunun tüm performansı sergilemesine izin veriyor. Bu sayede konvansiyonel bir benzinli motorlu aracın vermiş olduğu tepkileri verebiliyor. LC500h’in 100 km/s hızlanması ise 5 saniyenin altına inerek dikkat çekiyor. Yeni Lexus LC 500h, lüks bir spor coupe’ya yakışır biçimde üstün bir sürüş kalitesinin
yanı sıra, daha önce hiçbir Lexus’da yer almayan dinamik ve çevik bir sürüş karakterine sahip. LC 500h, markanın tamamen yeni, arkadan itişli platformunu kullanan ilk Lexus oldu. Bu yeni coupe’nin alt yapısı, ileride üretilecek olan önden motorlu/arkadan itişli Lexus modelleri için de bir örnek teşkil edecek. LC 500h’nirı ağırlık merkezi alüminyum kaput ve çamurluk, karbon fiber kapılar ve alüminyum kaplamalar, ultra kompakt LED farlar, alüminyum alaşım jantlar ve karbon fiber tavan gibi parçaların kullanımı ile azaltıldı. Belirli noktalarda kullanılan yüksek dayanıklı çelikten yapılmış gövde parçalan sayesinde ağırlığın azaltılması, gövde rijitliğinin artması ve ağırlık dağılımının daha iyi bir şekilde gerçekleştirilmesi sağlandı. Tüm bunların sonucu olarak LC 500h’nin yoldaki dengesi ve direksiyon hakimiyeti gerçekten üst seviyeye çıktı. Araçta standart olarak sunulan Lexus Safety System+ ayrıca yeni geliştirilen çarpışma önleyici sistemlerine sahip. Milimetrik hassasiyetteki radar kamerasıyla yayalan tanıma özelliğine sahip Ön-Çarpışma Sistemi (PCS), tüm hızlarda çalışan Adaptif Hız Sabitleme Sistemi Şerit Takip Asistanı (LKA) ve Otomatik Uzun Huzmeli Far Asistanı (AHB) ile birlikte LC 500h üst düzey güvenlik sistemleri sunuyor.Geleceğin Otomobili: Lexus LF-FC Konsept
Lexus, LC 500h’nin yanı sıra markanın geleceğini temsil eden LF-FC Konsepti de tanıttı. Hidrojen yakıt hücreli ve 4×4 sürüşe sahip olan LF-FC, otopilot sürüş teknolojisini ve el hareketlerini algılayan kontrol sistemlerini de otomobil dünyasına sunuyor. LF-FC Konsept, Lexus’un ürün gamında 2020 yılı civarında bir yakıt hücreli modelin olacağını simgeliyor. Lexus, yakıt hücreli araçların enerji ve emisyon sorunları açısından hidrojenin en verimli teknoloji olduğuna inanıyor. C02, NOxveya herhangi bir partikül salımı olmayan yakıt hücreli araçlar, egzozundan sadece su buharı salıyor. Benzinli ve dizel motorlardan iki
kat daha verimli olan hidrojen yakıt hücreli motor teknolojisi, yüksek enerji tasarrufu ve düşük kullanım masraflarının yanı sıra, geleneksel motorlar kadar uzun bir menzil ve kısa bir yakıt dolum süresine sahip. Ayrıca sessiz sürüşüyle birlikte lüks otomotiv segmentinde ideal bir çözüm olarak dikkat çekiyor. LF-FC Konsept, Lexus’un eşsiz L-finesse tasanm felsefesini dinamik ve rafine bir gövdeyle yorumluyor. Bu yakıt hücreli araç, her açıdan zarif ve gerçek bir Grand Tourer’ın ruhunu taşıyor. Lexus’un dikkat çekici panjuru, üçlü LED farları ve ok şeklindeki gündüz farları aracın akıcı görünümünü tamamlıyor.Yeni Jenerasyon Yolcu Kabini
Kabinde Lexus lüksünün gelecek jenerasyonu şekillenirken, geniş alan içerisinde yolcular konfor ve yüksek fonksiyonellikle karşılaşıyorlar. Önde geniş ve rahat koltuklar, arkada ise limuzin tarzı koltuklar yer alıyor. Deri döşeme ve ahşap kaplamalar ise bu araca gerçekten özel bir hava veriyor. Araç el hareketlerini algılayan kontrol sistemleri ile kumanda edilebiliyor. Bu da panele dokunma ihtiyacını ortadan kaldırıyor. Yeni nesil ara yüz, insanlann doğal hareketlerine tepki vererek konforlu bir sürüş deneyimi yaşatıyor. Navigasyon, klima, müzik ve diğer multimedya kontrolleri konsol üzerindeki üç boyutlu holografik görüntü aracılığı ile kumanda
edilebiliyor. LF-FC’nin kalbinde yüksek güce sahip hidrojen yakıt hücresi sistemi yer alıyor. Sistem şu an var olan teknolojilerin araç ve sürüş performansını geliştirecek güncellenmiş versiyonuna sahip. Tekerleklere entegre motorlar, konsepti dört çeker yapıyor. Bu yenilikçi sürüş sistemi ön ve arka tekerlekler arasında hassas tork dağılımıyla yüksek hız dengesi ve sıra dışı yol tutuş dinamikleri sağlıyor. LF-FC’nin sportif bir araç karakteristiğine sahip olması için ağırlık dağılımı da ideal olacak şekilde ayarlandı. Buna göre yakıt hücresi sistemi aracın arkasına, kontrol ünitesi öne ve T şekilli hidrojen tankı aracın arkasından önüne doğru yerleştirildi.
Lexus’un trafik kazalannda sıfır ölüm hedefiyle entegre ettiği güvenlikyönetimine sahip LF-FC, yolculanna otopilot sürüş teknolojisiyle güvenli bir sürüş deneyimi sunuyor. Hareketli Takım Arkadaşı Konsepti sistemi stereo kamera, beş adet milimetrik hassasiyette radar ve altı LIDAR (lazer kullanılarak nesneleri algılayan sistem) ile 360 derecelik alanda otomobilin etrafını tarıyor. Sistem otoyolda şerit değiştirme, şerit takibi, hız ayarlamaları ve geçişler gibi tüm operasyonları otonom olarak yapabiliyor.