MÂDEN; Aim. Mine (n.), Fr. Mine (m), İng.
Mine. Yeraltında bulunan mineral veya fosil. Kimyâda
metal mânâsında da kullanılmaktadır.
Yurdumuzdaki mâdenler:
Târihî kayıtlara göre Anadolu’nun çok eski
asırlardan beri bir mâdenler yatağı olduğu anlaşılmaktadır.
İzmir yakınlarındaki Sard şehrinde demirin
ilk defâ eritildiği söylenir. Hititliler devrinde
mâdencilik çok gelişmiştir. Maraş’m kuzeyindeki
Fimis ve Kartal demir yatakları Hititliler tarafından,
Ergani mâdeni ise Finikeliler tarafından işletilmiştir.
Gümüşhacıköy’de Hititlilerden kalma eski
bir Kurşun mâdenine âit kalıntılara rastlanmıştır.
Osmanlı Devletinin kuruluşundan îtibâren mâdenciliğe
çok önem verilmiştir. İnegöl ve Bilecik’in
fethi buralarda bulunan demir yatakları bakımından
önemliydi. Sultan Birinci Murâd Han,
Bulgaristan ve Sırbistan üzerine düzenlediği seferlerde
öncelikle bu ülkelerin mâden yataklarını
elegeçirdi. Buradan Osmanlı Devletinin daha kuruluş
devresinde, mâdenler gibi ekonomik bir değere
nasıl önem verdiği anlaşılmaktadır. Mâdenlerin
işletilmesi ile ilgili ilk teşkilatlanma, Kara Timurtaş
Paşanın teklif ettiği fikirler doğrultusunda yapıldı.
Mâdenler Mâden Emini tarafından yönetilirdi.
Osmanlı Devletinin kuruluşundan îtibâren Anadolu’da
Küre, Gümüşhane, Keban, Espiye, İnegöl,
Ergani, Kiği, Bilecik, Akdağ, Van, Erciş, Niğde, Kilisehisar,
Malatya, Larende, İçel, Maraş ve Kayseri’de
altın, demir, bakır, gümüş ve güherçile ocakları
ile ayrıca Rumeli, Novobor, Samokar, Srebernice,
Kratova, Sidrekapis, Ruhnik, Kamenegrad,
Koçanya ve Taşoz ocakları işletilmiştir. Bir ara işletilmesi
duran Bakü’deki zift kuyuları (petrol)
Özdemiroğlu Osman Paşa tarafından 1583’te tekrar
işler hâle getirildi. Buharlı gemilerin faaliyete
geçmesinden sonra kömürün önem kazanması üzerine
Anadolu’da yapılan araştırmalar sonucunda
1822-1829 yıllan arasında Ereğli-Zonguldak kömür
yatakları bulunmuştur. Burada üretime 1849 yılında
başlanmıştır.
Krom yatakları ise, 1848’de bulunmuş, bu mâdenin
değerlendirilmesine ileri teknoloji ile
1930’da başlanmıştır.Mâdenciliğin büyük yatırımlar gerektirmesi,
özel sermâyenin sınırlı olması sebebiyle ve ülkenin
yeraltı servetlerini verimli bir biçimde değerlendirme
gâyesiyle 1933 yılında Ekonomi Bakanlığına
bağlı iki kuruluş meydana getirilmiştir.
Bunların birincisi Petrol Arama ve İşletme İdâresi
adını taşımaktadır. İkinci kuruluş ise, Altın Arama
ve İşletme İdâresidir. Bunlar yerlerini daha
sonraları (1935 yılında, 2804 sayılı kânunla) Mâden
Tetkik ve Arama Enstitüsü’ne bırakmışlardır.
Mâden arama, işletme ve değerlendirme çalışmalarını
yönlendirecek çalışmalar, daha sonraki yıllarda
sürdürülmüştür.
Türkiye, dünyâ ifâden ve hammadde rezervlerinin
binde üçüne sâhiptir. Bor tuzları ve lületaşı
rezervlerinin yarıdan çoğu yurdumuzdadır. Bunlann
yanında kromit, manyezit, mermer, perlik, barit,
alüminyum ve zımpara taşları gibi önemli mâden
rezervlerine de sâhip bulunmaktayız.
Türkiye’de elde edilen mâdenlerden kişi başına
üretim, dünyâ ortalamasının üçte biri kadardır.
Dünyâda mâdene olan ihtiyaç, her geçen sene
yüzde sekiz civârmda artmaktadır. Sanâyi bakımından
ileri ülkeler bunları, henüz memleketlerinde
sanâyi teşekküllerini tam kuramamış yarı
gelişmiş ülkelerden temin etmektedirler. Yurdumuzdaki
en önemli mâdenlerden bâzıları şunlardır:
Taşkömürü: Günümüzde sanâyide çok kullanılan
taşkömürü, Batı Karadeniz’de Zonguldak-
Ereğli havzasında bol miktarda bulunmaktadır.
1849’da yabancı bir firma tarafından işletilmeye
başlanan yataklar, 1937 yılında devletleştirildi. Uzun
yıllar evlerde yakacak olarak kullanılan taşkömürünün
kalori değeri yüksektir. Bu sebepten, alman bir
kararla sâdece sanâyide kullanılmaya başlanmıştır.
Linyit: Memleketimizin hemen hemen her
bölgesinde linyit yataklarına rastlanmaktadır. Bilhassa;
batıda Soma, Tavşanlı, Tunçbilek, Değirmisaz;
doğuda Afşin-Elbistan havzası; Orta Karadeniz’de
Çeltek (Amasya) yatakları en önemli
olanlarıdır.
Demir: Ağır sanâyinin önemli hammaddesi
olan demir, başta İç Anadolu Sivas (Divriği) ve
Kayseri’de, batıda Edremit yöresinde çıkarılır. Bu
önemli yatakların yanında İç Anadolu’nun çeşitli
yörelerinde çıkarılmaktadır.
Bakır: Türkiye’nin birçok yerinde bakır madenine
rastlanır. Diyarbakır’da (Ergani), Artvin’de
(Murgul), Batı Karadeniz’de (Küre) çıkanlmaktadır.
Krom: Önemli krom rezervleri: Doğu Anadolu’da
Guleman; Akdeniz’de Fethiye, Köyceğiz;
İçbatı Anadolu’da Dağardı’ndadır.
Bor minerali: Marmara bölgesinde Balıkesir
Susurluk; İçbatı Anadolu’da Kütahya (Emet), Balıkesir-
Sındırgı ve Eskişehir (Kırka) yatakları, kalite
bakımından çok kıymetlidir.Toroslar’da;
kurşun, Orta Toroslar, Akdağmadeni (Yozgat),
Balya (Balıkesir) da; civa, İzmir Körfezinde
Karaburun civârında, İç Anadolu bölgelerinde çıkarılmaktadır.
Ayrıca İsparta Keçiborlu’da kükürt;
Muğla ve yöresinde zımpara taşı ve Eskişehir’de ve
çevresinde önemli lületaşı yatakları vardır.
Petrol: Zamanımızda enerji ihtiyâcının büyük
bir kısmını karşılayan petrol, Türkiye’de ilk defâ
1940’ta Güneydoğu Anadolu’da Raman Dağı
eteklerinde bulundu. O günden bugüne kadar petrol
elde etme çalışmaları hızla devam etmektedir.
(Bkz. Petrol)
MÂDEN
25
Eki