MORORBIKE FRANKFURT’TA TEST EDİLDİ
Burun kaldırmalarından, ara hızlanmalarına kadar tam bir adrenalin cenneti. Rakipleri arasında bunun kadar performans olduğunu zannetmiyorum. Özellikle en ezeli rakibi olan GS’in bu performansına yetişmesi olanaksız. İlk çıkıştan geri dönme planım yalan oldu. Gazi daha fazla açarak üst hızlardaki takatine bakmak istedim Multis- trada’nın. BMW GS’deki üst hızlarda yaşanan salınımlar Multistrada da yok. Özetle ip gibi gidiyor. Artık geri dönmek gerekiyor diye düşündüğümde yaklaşık 5 çıkış geçmişti. Dönüşte ise Urban yani Şehir modunu seçtim. Ortalama otobanda 80 ile 120 km, şehrin içinde de makul düşük hızlarda denediğim bu modda daha sakin gaz tepkilerini hissettim. Motorun hem inceliği hem de ara hızlanmalarındaki başarısı düşündüğümde bence Multisrada şehir içi için çok başarılı olabilecek bir motor. Ducati bayisine doğru ilerlerken oturma pozisyonunda beni rahatsız eden tek şey ön camın kaskıma ne kadar yakın olduğuydu. Motoru durdurup camı aşağıya indirmeme rağmen yinede camın yakınlığının verdiği rahatsızlık geçmedi. Kalkışlarda ve viraj çıkışlarında denediğim yol tutuş kontrol sisteminin müdahalesi hiç de öyle rahatsız edici değil. Gayet yumuşak bir geçiş ile devreye giriyor. BMW kullanıcılarının sahip oldukları sistemin yumuşaklığını koruyor diyebilirim.
ASİ İTALYAN’IN ENDURO MODU
Ducati bayisi’nin önüne geldiğimde motoru Enduro olarak kullanabileceğim bir yer sordum yüzsüz bir şekilde. Servis müdürü bana gülümseyerek onu takip etmemi söyledi. Kendisi de bir Ducati Monster’a atlayarak önümde hareket etti. 5 dakika boyunca servis müdürünü takip ettikten sonra boş bir harfiyat sahasına geldik. Minik minik toprak patikaların olduğu bu arazi tam bana göreydi. .Enduro moduna aldıktan toprak yolda ilerlemeye başladım. Gaz tepkilerindeki değişim hemen hissettirdi kendisini. Yol tutuş sistemi 2.seviyeye indiği için motorun hakimiyetinin daha fazla bende olduğunu biliyordum. Bozuk satıhlara geçtiğimde ön lastik hakkındaki yaptığım yorum hakkında ne kadar haklı olduğumu anladım. GS kadar uzun olmayan süspansiyon uzunlukları malesef rahatsız ediyordu. Hem ayakta hem de oturarak denedim fakat Multistrada ile uğraşmak GS kadar kolay değildi. Bana göre GS bozuk yolda kendi kendine giden, kullanıcısına yapacak fazla bir şey bırakmayan bir motor.
Özellikle GS ayakta kullanıldığında çok yetenekli bir makine halini alıyor fakat Multistarda devamlı ilgi istiyor. En azından vermiş olduğu rahatsızlık, kullanıcısına böyle hissettiriyor. Enduro dışındaki modlarından çok keyif aldığım bu asi İtalyan’ı istemeyerek de olsam geri bıraktım. Alışveriş poşetlerimi alıp dükkandan çıkarken tekrardan dönüp baktığım multistrada hakkındaki son düşüncelerim ise şöyleydi: Eğer bir spor motor geçmişim olsaydı yada Enduro ve Touring makinelerdeki adrenalin zaafları benim için bir problem teşkil etseydi kesinlikle Multistrada benim için biçilmiş kaptandı. Fakat Motor keyfini sakin ve akıcı yaşamayı seven ve arada sırada küçük yol kenarı maceralarını tercih eden biri olarak sanırım ben bu beklentilerimi yeni motorum BMW RT ile yakalamaya devam edeceğim.