ÖLMEK KAVUŞMAKTIR

ÖLMEK KAVUŞMAKTIR
V e gitmeden varılmaz!

Baharlar bizim için, aylar, güneşler hep bizim için dönüp dururken, yaratılmış ne varsa bize hizmet için dönüp dururken, yaratılmış ne varsa bize hizmet için koşuştururken, acaba biz kime hizmet etmeliyiz?

Herşey bizim için de biz kimin içiniz?

Galiba bunun tek cevabı var ve Ya-radan’a işaret etmekte…

Dünyaya sadece dünyayı değil, âhireti kazanmaya geldiğimizi bilirsek, ölümün hayattan istediği şeyi ölmeden önce keşfedebilirsek “ebediyyen” kurtuluruz… O zaman “ölümün” kucağına komikçe diplomaları, şunları, bunları atmayız… Bu, gözümüzün sonsuzda olduğundan, gayrisinin kocaman bir hiç olduğun-
dandır…

Ölümü anlamak hayatı anlamaktır…

Okulun hesabı hademeden değil müdürden soruluyorsa, duyan, konuşan, bakan, inanan insan karşısında diğer canlıların hademeden farkı kalmıyorsa, müdür biz ise, hesapların en çetinlerini vereceğimiz de anlaşılır… Zira her yüksek makam beraberinde meşguliyet getirmektedir…

Ne için değil, nasıl yaşadığımıza ve nelerin uğrunda ömür tükettiğimize dikkat… İlkokuldan üniversiteye kadar her öğrencinin dilinde İMTİHAN… İMTİHAN… Bir defaymış, dikkat ve çalışma istermiş… Doğrudur…

Her insan ebediyetin talebesidir…

ASIL İMTİHAN BİR KERE OLAN…

Gitmeden varılmaz…

VE ÖLMEK KAVUŞMAKTIR! □
Selim Gündüzalp

Rate this post
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*