ONİKİ ADA; Türkiye ‘nin Ege kıyıları yakınında, Ege Denizinin güney-doğusundaki adaları topluluğu. Türkiye’ye iki kilometre mesâfedeki Sisam ile Rodos adaları arasında yay şeklinde dizilmiş olup, Sporatlar’ın güney bölümünü meydana getirirler. Yüzölçümleri toplamı; 1244 km2, nüfûsu takriben 200.000’dir. İdarî bakımdan Rodos’a, do- layısıyle de Yunanistan’a bağlıdırlar.
Oniki Ada, derinliği 200 m olan kara sahanlığı üzerindedir. Önceden batmış bir kara parçasının su üstündeki kalıntılarıdır. Tipik Akdeniz iklimi hüküm sürmekte olup yazları sıcak ve kurak, kışları da ılık ve yağışlıdır. Kayalık ve dağlık bir yapıya sâhip olduklarından tarıma pek müsâit değildirler. Rodos, Sisam ve İstanköy’de zeytin ve turunçgiller yetiştirilmektedir. Osmanlılar zamâ- nında adaların iâşesi Batı Anadolu’dan sağlanırdı. Yunanistan’ın siyâsî sınırları içinde bulunmalarına ve özel alâka gösterilmesine rağmen coğrafî yer açısından ihtiyaçlarını karşılamakta yetersiz kalan bu adaların halkı İkinci Dünyâ Savaşı sırasında Türkiye’nin yardımları sâyesinde açlık felâketinden kurtulabilmiştir. Anadolu’nun tabiî bir uzantısı sayılan Oniki Adanın bir kısmı Türk karasuları içinde kalmaktadır. Türkiye’ye “horoz ötüşü” mesâfesindedirler. Ege Adalarının da, karasuları olduğu kabul edilirse, bunların karasuları Türk karasuları ile karışmaktadır. Hal böyle olunca devletler umûmî hukûku kuralıyla çatışan durumlar ortaya çıkmaktadır. Oniki Adanın stratejik ehemmiyeti târihte olduğu gibi gelecekte de büyük önem arzedecektir.
Oniki Ada şunlardır:
1. Batnos (Patmos): Sisam’ın güneyinde ve Leros Adasının kuzey batısındadır. Anidro, Arkoı, Gaydaro, Kaproni, Strongilo, Maroti, Lun- ga, Gilyomodi, Grilusa ve Petrokaravi adacıkları buna bağlıdır.
2. Lipsos (Lipsoı): Batnos’un doğusundadır. Lodos tarafında Skomo denilen tabiî bir limanı vardır. Arefuza, Kalepodi, Kalavropa, Kulura ve Fran- ko adacıkları buna bağlıdır.
3. Kerupe (Karpatos): Rodos’un güney-batısında olup, uzun ve dağlıktır. Kaşot ve Kerpe, Preveze Deniz Savaşından önce Barbaros tarafından fethedilmiştir. İstanköy’e 30 km mesâfededir. Bağcılık yapılmakta ve turunçgil yetiştirilmektedir. Sarya, Skastro, Stakida, Sofrana, Karavi, Av- ga, Üniye ve Kamila adacıkları buna bağlıdır.
4. İstanköy (Kos): Eskiden Türk deniz üssüydü. Limanı batı rüzgârlarına kapalıdır.
5. Kaşot (Kasos): Kerupe Adasının güney-batısındadır. Yüzölçümü 100 km2 kadardır. Kuzeyindeki tabiî limanı, üç küçük adayı kuzey rüzgârlarına karşı korumaktadır. Armatio, Makra ve Platio adacıkları buna bağlıdır.
6 . İstanbali Stampalea: İstanköy’ün doğusunda olup, Adelfi, Karvi, Grossa, Sinenda, Fokinisya, Ova, Ofridusa, Pondikosa, Sisina, Treskoli, Sirina, Mezzo ve Placida adacıkları buna bağlıdır.
7. Hereke (Kalkiya): Rodos’un batısındadır. Sen Teodara ve Traguza adacıkları buna bağlıdır.
8 . Sömbeki (Simos): Datça’nın güneyinde, Rodos’a 33 km, Türkiye’ye de 5 km mesâfededir. Yüzölçümü 61 kilometrekaredir. Eskiden bu adada yapılan gemilere Sömbey denilirdi. Söm Bey, adada tersâneyi kuran eski bir Türk denizcisidir. Arazisi dağlık olup, taraça hâline getirilmiş yamaçlarında bir miktar zirâat yapılmaktadır. Nimo, Sesoli, Kamoka, Diovata, Sesli ve Trombeto adacıkları buna bağlıdır.
9. Leryos (Leros): Batnos’un güney-doğusun- da, Kilimli’nin de kuzeyindedir. Arkangelo, Far- mako, Levita, Pega, Sandormenik, Farado, Stron- gilo, Triptio, Leriko ve Kinaros adacıkları buna bağlıdır.
10. Kilimli (Kalimnos): İstanköy’ün kuzeyinde olup, 109 kilometrekaredir. Kalovro, Kalolino, Kaprari, Psarimo, Nera, Sandomenika, Tolendo, Sopra ve Sari Galbioni adacıkları buna bağlıdır.
11. İncirliada (Nisiros): İstanköy’ün güneyinde volkanik bir ada olup, kaplıcaları vardır. Yüzölçümü 40 kilometrekaredir. Tek yerleşim yeri Mandrake’dir. Türkiye’ye uzaklığı 17 kilometredir. Kandelyuza, Yalı, Priguza ve Rakkiyya adacıkları buna bağlıdır.
12. Tilos (Tilostos): Datça Yarımadasının güneyinde Rodos’a 32 km mesâfededir.
Yüzölçümü 63 kilometrekaredir. Eskino ve Antitilo adacıkları da buna bağlıdır. Oniki Adanın târihi çok eski zamanlardan beri Sakız ve Rodos adalarının târihine bağlı olarak gelişmiştir. Târih boyunca, Oniki Adaya hâkim olanların hepsi Batı’dan gelmiştir. Osmanlılar bunun tek istisnâsıdır. Rodos’un 1522’de alınmasından kısa bir müddet sonra diğer adalar da ele geçirildi ve 1912 yılına kadar 390 sene Türk hâkimiyetinde kaldı. İtalya, 1911 yılında Trablus- garb’da Osmanlı direnişini kıramaymca, kamuoyunu oyalamak için 4 Mayıs 1912’den îtibâren Oniki Adayı işgâle başladı. İşgal, adalardaki yerli Rumların da işbirliği sâyesinde yirmi günde tamamlandı. Osmanlı Devleti o sırada içinde bulunduğu meseleler sebebiyle bu işgâli önleyemedi. Ancak 18 Ekim 1912’de İtalya ile yapılan Uşi Antlaşmasının ikinci maddesinde, İtalya’nın adaları boşaltıp, OsmanlIlara teslimi şartını koydura- bildi. Lâkin Balkan Harbi çıkınca İtalya antlaşma ile taahhüd ettiği sözüne uymayarak işgalini mülkiyete dönüştürdü. Birinci Dünyâ Savaşma îtilaf Devletleri arasında girince de bu durum iyice kesinleşmiş oldu. 24 Temmuz 1923 Lozan Barış Antlaşmasında, bâzı şartlarla Oniki Ada üzerindeki İtalyan hâkimiyeti kabûl edildi. Bunların en önemlileri Kızıl- hisar, İstanköy ve Sömbeki’nin Türkiye’ye iâdesiydi. 1931 Ankara Antlaşmasında ise müspet bir gelişme olmadı. Oniki Ada üzerinde İkinci Dünyâ Savaşma kadar devam eden İtalyan hâkimiyeti, savaş esnâsında yerini Almanlara bıraktı. Almanlar, bu adaları üs olarak kullanıp Girit’i havadan iş- gâl ettiler. Almanya’nın savaş sonunda yenilip, burayı boşalttığı sırada, adaların Türkiye tarafından işgal edilmesi teklifi, o günkü hükümet tarafından kabul edilmedi. 10 Şubat 1947’de yapılan bir antlaşma ile adalar Yunanistan’a verilip, aynı yılın Nisan ayında bir Yunan askerî heyeti tarafından teslim alındı. Oniki Adanın Yunan hâkimiyetine girişinden sonra adalardaki Türklere yapılan baskılar sebe-, biyle, bunların büyük bir kısmı Türkiye’ye göç etti. Adalara; turistik tesis adı altında askerî tesislerin inşâsı, silahlandırılması, hava meydanları yapılması, balıkçılık ve karasuları meseleleri sebebiyle Oniki Ada Türk-Yunan münâsebetlerinde dâimî bir ihtilaf konusudur.