Online Ödemede Yüz Tanıma Devri Başlıyor

Biyometrik kimlik tanımlama yöntemleri geliştirerek online ödemede güvenliği artırmaya çalışan Mastercard çareyi ‘selfie’de buldu.

Son birkaç yıldır dünyayı saran selfie çılgınlığı, ödeme sistemlerinde güvenlik arayışlarına çare oldu.  Mastercard geliştirdiği yeni online ödeme sisteminde, kimlik tanımlamada şifre yerine yüz tarama yöntemini hayata geçirdi. Bunun için de kullanıcının cep telefonu ile yüzünün fotoğrafını yani selfie’sini çekerek kimliğini tanımlamasına imkan sağlayan bir uygulama geliştirdi. Masteracard’ın yeni uygulaması selfie pay (selfie’yle ödeme) şu anda pilot bölge olarak seçilen  Kanada ve  Hollanda‘da deneniyor. Selfie pay’in haziranda global olarak hayata geçirilmesi bekleniyor.

ŞİFRE KABUSU BÜYÜYOR

Mastercard Uluslararası Pazarlar Başkanı Ann Cairns ve  Mastercard Inovasyon Direktörü (CIO) Garry Lyons, selfie pay’in tanıtımını  Mastercard‘ın İrlanda’nın başkenti Dublin’deki inovasyon merkezinde gerçekleştirdi. Mastercar’ın davetlisi olarak katıldığımız selfie pay’in  Avrupa tanıtımında konuşan Cairns, söze online işlemler için kullanılan şifrelerin sayısının giderek arttığına dikkat çekerek başladı. Bu şifreleri akılda tutmaya veya güvenli bir yerde saklamaya çalışmanın kullanıcılar için yeni bir stres alanı olduğunu kaydeden Cairns, şöyle devam etti: “Her bir e-posta adresi ya da sanal işlem için farklı olan şifreleri hatırlamak benim için de gittikçe zorlaşıyor. Hatta şifremi unuttuğum için iki dakika içinde halledeceğim bir iş, çok daha uzun sürebiliyor. Buna bir de şifrenin kopyalanması, başka birinin eline geçmesi risklerini eklediğinizde, şifreler giderek büyüyen bir kabusa dönüşüyor.  Mastercard olarak bir süredir biyometrik kimlik tanımlamada en güvenli yöntem üzerinde çalışıyoruz. İşte yüz ve parmak izi tanıma yöntemiyle çalışan selfie pay, bu arayışın sonunda ortaya çıktı.”

GÖZÜNÜZÜ KIRPMANIZ ŞART

Selfie pay’i kullanmak için  Mastercard Identity Check adlı uygulamanın mobil cihazlara yüklenmesi gerektiğini söyleyen Larry Lyons ise, sistemi şöyle anlattı: “Uygulamayı mobil cihazınıza indirdikten sonra kredi kartı ya da banka kartı bilgilerinizi sisteme girmeniz gerekiyor. Ardından da biyometrik kimliğinizi oluşturmak için parmak izinizi tanımlamanız ve bir selfie çekmeniz gerekiyor. Ancak selfie’nizi çekerken mutlaka göz kırpmalısınız. Çünkü sistem bir fotoğraf mı yoksa canlı bir kişi mi ekranın önünde duruyor bunu ayırd edebilecek şekilde tasarlandı. Dolayısıyla ekranın önüne bir fotoğraf koyarsanız sistem kimliği tanımlamıyor. 3 boyutlu olarak algılama teknolojisi olan sistemin devreye girebilmesi için mutlaka göz kırpmanız gerekiyor. Aksi halde kimlik tanımlanamadığı için ödeme yapmanız mümkün olamıyor.”

İKİZLER İÇİN PARMAK İZİ

Selfıe pay için tüm olasılıklar göz önüne alınarak birbirinin tıpatıp aynısı ikizlerin sistemi yanıltmaması için de önlem aldıklarını kaydeden Larry Lyons, “İkizlerin ilk kayıt yaparken bir ikizinin olduğunu belirtmesi gerekiyor. Bu durumda sistem ikiz de olsa farklı olan parmak izini de tanımlamasını istiyor. Böylece ikizler en küçük ödemede bile hem selfie çekerek hem de parmak izini tanımlayarak ödeme yapabiliyor. Ayrıca sisteme ilk girdiğinizde belli bir limitin üzerindeki alışverişler için isteyen herkes hem selfie hem de parmak izi şartını tanımlayabiliyor. Dolayısıyla belli bir limitin üstündeki alışverişlerde iki biyometrik tanıma yöntemi ile sistem çok daha güvenli oluyor” diye konuştu.

TÜRKİYE’DE TROY’U YAKINDAN İZLİYORUZ

Türkiye’nin ödeme sistemlerinde oldukça ileri bir seviyede olduğunu kaydeden Ann Cairns, “Mobil ödemelerde, dijital cüzdan uygulamalarında gerçekten çok başarılı çalışmalar söz konusu” dedi. Bankalararası Kart Merkezi’nin (BKM) öncülüğünde geliştirilen milli kart TROY ile ilgili sorumuzu ise Cairns şöyle yanıtladı: ” Türkiye gibi birçok ülkede lokal ödeme sistemleri konusunda çeşitli girişimler var. Elbette TORY ile ilgili gelişmeleri de tıpkı diğer ülkelerdeki benzer girişimleri izlediğimiz gibi yakından takip ediyoruz. Maliyetleri düşürmek amacıyla başlayan bu girişimlerde önemli olan ölçek yakalayabilmek. Maliyet avantajı ancak büyük ölçek sağlandığında mümkün. Çünkü dünyanın her yerinde 150 farklı döviz cinsinde ödeme yapmaya imkan sağlayan bir kart oluşturmak çok büyük bir yatırım gerektiriyor. Ayrıca bu tür lokal girişimlerde kartın yurtdışında kullanılabilmesi de kart sahibi için önemli.”

HESABINIZI KENDİ KENDİNİZE ÖDEYİN

Mastercard’ın NYMI adlı bir fintech’e yaptığı yatırımla da kalp atışlarına göre kimlik tanımlama sistemini kullanmaya başladığını kaydeden Garry Lyons,  Mastercard‘ın temassız yeni ödeme yöntemlerine ilişkin şu bilgileri verdi: “NYMI ile geliştirdiğimiz bir aplikosyonu cep telefonunuza indiriyorsunuz. Bu uygulama ile anlaşmalı bir restorana gittiğinizde siparişinizi cep telefonunuzdan verip hesabı da kendi kendinize ödüyorsunuz. Garson size sadece yemeğinizi masaya getiriyor, diğer tüm işlemleri siz kendiniz cep telefonunuzdan restoranın sistemiyle iletişime geçerek yapıyorsunuz. Ayrıca bileğinize taktınız bir bilezik ile kişiye özel olan kardiyo ritmi ile bir diğer ifadeyle kişinin EKG’si ile markette veya anlaşmalı işyerlerinde ödeme yapabiliyorsunuz. Mastercar’dın bir diğer yeniliği de bozuk para atılan yiyecek-içecek otomatlarına yönelik. Buraya yerleştirilen bir aparat ile cep telefonunuzdan bluetooth bağlantısı ile ödeme yapılacak. Benzer bir uygulama çamaşırhanelerde çamaşır yıkamanın yaygın olduğu  Avrupa ve  Amerika‘da çamaşır makinalarına yerleştirildi.

Rate this post
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*