a\ (fr.< pigment’den; lat. pigmenttim, boyayıcı» madde).. Çoğunlukla protein yapısında olan ve bulunduğu dokulara renk veren, boyalı madde. (Bk. ansikl. böl. Botnve’Fizyol.) —«Boy&ç. Pigment-oranı, bir ,boyada ya da benzer preparatlarda bulunan pigmentlerin tümür —Der. hast. Pigment yitimi, deri/hastalığına ya da genel bir hastalığa bağlı olarak derinin renk kaybetmesi.. —Kim., ve Boyac. Bilinen asıltı ortamlarında pratik olarak çözünmeyen-, kimicoptik, dekoratif ya da koruyucu özellikleri nede- niylekullanılan„ genellikle ince toz hajin- de madde. (Bk. ansikl. böl.) || Pigment macunu, pigmentlerin kigıi öğütme sıvılarıyla birlikte öğütülmesi/sonunda elde edilen mapjjn—Tekst. Pigment boya(pa, lifleri, ana maddesini reçine oluşturan bir bağlayıcı içinde asıltı halinde bulunan ince bir pigment katmanıyla kşplamaya dayanan boyama ye baskı yöntemi. (Çok ince olan ve açık «renklerde bile, özellikle ışık haslığı çok kararlı nüanslar elde etmeyi sağlayan organik pigmentler kullanılır. Bağlayıcı, içine kimi ke ısılyoğuşur bir reçine katılan ter- moprastitf bir reçineden oluşür. Isıl bir işlem, reçineleri bağlar; böylece reçineler pigmentin liflerin yüzeyinde tutulmasını sağlar.) —ANSİKL. Bot. Bitkisel pigmentler. Bitkiler kendilerine renk veren çeşitli pigmentleri içerir; bunlar arasında en başta gelen ve işlev bakımından,çok önemli olan pig- me’nt, üstün yapılı bitkilerin karbonlu beslenmesini (fotosentez)’ve onlar aracılığı ile de hayvanların beslenmelerini sağlayan klorofiledir. Yapraklarda klorofille birlikte ksantofil (sarı pigment) ve sonbaharda yaprakların ölmesi sırasında, klorofilin yok olması ve kendi miktarlarının artması sayesinde görünür hale gelen karotenimsi (kırmızı) pigmentler bulunur. Çiçeklerin ve meyvelerin pigmentlenmesi, ya plastların taşıdığı (domatesteki vesaf.rah.çiçeklerin- •deki liköpeni) ya da kofulların içerdiği eriyik halindeki maddelerden ileri gelir: ortamın asitliliği ile rengi değişen antosiya- nirî (telgrafçiçeği,»üzüm vermemiş asmaların yaprakları, gül, ebegünrıeci, petun
ya, sardunya çiçekleri) ve flavonlu bileşikler (acıbaklada lüteolin, kırmızı yüksük- otunda digitrisin, süpürgeçalısında ve sarı süsende soflavon). Antosiyaninlerin, fla- vonların, betasiyaninlerin ve hatta karote- nimsi maddelerin bireşimi fitokrom* tarafından düzenlenir. Suyosunlarında klorofilin yanı sıra fikoeritrin (kırmızı suyosun- ları), fikoksantin (esmer suyosunları), fiko- siyanin (mavi suyosunları) bulunur. Bu pigmentler klorofilin emdiği ışık dalgalarından daha kısa dalgalardan suyosununun yararlanmasını sağlar. —Fizyol. Hayvansal pigmentlerin başlıca- ları şunlardır: derideki melanin, hemoglobin (kanın kırmızı pigmenti) ve türevleri, safra ve idrar pigmentleri. Bunların çoğu oksijenin taşınmalında rol oynar. —Kim. ve Boyac. Pigmentler türlerine göre organik pigmentler, anorganik pigmentler, metal pigmentler ve organome- tal pigmentler olmak üiere dört ana gruba ayrılır: organik pigmentler, azolar, fta- losiyaninler, antrakinonlar, kinakridonlar, tetrakloro-izo-indolinonlar, vb.’dir; anorganik pigmentler, bir oksit, bir metal tuzu (kurşun, bakır, kadmiyum, cıva tuzu, vb.) ya da çeşitli siyah maddelerden (hayvan kömürü, is karası, karbon siyahı, asetilen siyahı, vb.) oluşur: metal pigmentler, ikiye ayrılır; birincisi alüminyum, bakır, nikel, çinko vb.’den oluşan metal kökenli pigmentler; İkincisi paslanmaz çelikler, bronz vb.’den oluşan alaşım kökenli pigmentlerdir; organometal pigmentler, ya bir metal kompleksinden (örneğin bakır ftalosiya
RĞunion nin) ya da organik bir asitle tuzlaştırılmış bir metalden (örneğin kurşun siyanamit) meydana gelir. Pigmentler boyacılıkta özellikle korozyonu ve kirlenmeyi önlediği, yüzeyde oluşan ince boya filmine kimi nitelikler (kısmi yanmazlık, parlaklık, ışıldama, fosforışıllık vb.) kazandırdığı için kullanılır; ayrıca elastomerler, beton vb. gibi ,katiları renklendirmeye yarar.