RADYO
radyo dalgaları ara uzak mesafelerden yapılan bil verişi ve bunun gerçekleştirild tem. Radyoyla iletişim, bir v tasyon ve buna bağlı radyo!-tasyonlarıyla alıcı bir istasy oluşur. Verici istasyonda bir | lektrik osilatör aracılığıyla radyo frekanslı taşıyıcı dalgalar turulur. Bu dalgalar güçlendi iletilmesi istenen bilgiyi taşıy sinyalle (örneğin ses) modüle Daha sonra, modüle edilmiş frekanslı sinyal yeniden güçle rek bir antenden yayılır. Alıcı
da başka bir anten, bu yayılmış ıfinin çok küçük bir bölümünü bir miktar da parazit gürültü) Bu sinyal de güçlendirilip ters nodülasyonla başlangıçtaki sin-fses) elde edilir. Radyo iletişimi ahcı-verici istasyonlar arasında pekleştirilir ya da radyo yayınla-a olduğu gibi, merkezi bir istas-ı*ı (verici) yaptığı yayın ayrı ayrı (arca alınır. Bu durumda mer-jen yayılan program radyo alıcı-a telli ya da telsiz (mikrodalga) lantılar (link istasyonları) aracılı-ı ulaştırılır. Radyo iletişiminden ıriananların çokluğu (uçaklar, ier, güvenlik kuvvetleri, amatör ’ocular, normal radyo yayınla-prişim olayına yol açabileceğin-elektromanyetik tayfın radyo insi bölümünün denetimli biçim-ullanılması gerekir. Bu nedenle ülkede kullanılacak frekanslar ararası anlaşmalarla belirlenir. Radyo dalgalarının varlığını >z 1860’larda James Clark Max-ileri sürdü. Deneysel olarak üre-İmeleri ise ancak 1887’de, He-^ Hertz tarafından gerçekleştiril-394’te Oliver Lodge “telsiz” telg-1901’de de Marconi ilk deniza-ıdyo yayınını başardı. Ses yayı-00’de gerçekleştirildiyse de ve-e güçlendirici zayıf kalmaktay-u sorun 1906’da Lee De Fo-n triyot lambayı bulmasıyla hal-
ledildi. Transistörün bulunmasıyla
II. Dünya Savaşı’ndan sonra radyo teknolojisi de önemli değişme ve gelişmeler yaşadı.
da başka bir anten, bu yayılmış ıfinin çok küçük bir bölümünü bir miktar da parazit gürültü) Bu sinyal de güçlendirilip ters nodülasyonla başlangıçtaki sin-fses) elde edilir. Radyo iletişimi ahcı-verici istasyonlar arasında pekleştirilir ya da radyo yayınla-a olduğu gibi, merkezi bir istas-ı*ı (verici) yaptığı yayın ayrı ayrı (arca alınır. Bu durumda mer-jen yayılan program radyo alıcı-a telli ya da telsiz (mikrodalga) lantılar (link istasyonları) aracılı-ı ulaştırılır. Radyo iletişiminden ıriananların çokluğu (uçaklar, ier, güvenlik kuvvetleri, amatör ’ocular, normal radyo yayınla-prişim olayına yol açabileceğin-elektromanyetik tayfın radyo insi bölümünün denetimli biçim-ullanılması gerekir. Bu nedenle ülkede kullanılacak frekanslar ararası anlaşmalarla belirlenir. Radyo dalgalarının varlığını >z 1860’larda James Clark Max-ileri sürdü. Deneysel olarak üre-İmeleri ise ancak 1887’de, He-^ Hertz tarafından gerçekleştiril-394’te Oliver Lodge “telsiz” telg-1901’de de Marconi ilk deniza-ıdyo yayınını başardı. Ses yayı-00’de gerçekleştirildiyse de ve-e güçlendirici zayıf kalmaktay-u sorun 1906’da Lee De Fo-n triyot lambayı bulmasıyla hal
ledildi. Transistörün bulunmasıyla