ŞÜKÜRSÜZLÜK

Yozgat’tan Cemil Akkaya! Kâinatta cereyan eden hadiselerin hemen hepsinde derin hikmetler vardır. Dışında zulüm ve haksızlık görülse bile iç yüzünde tam bir adalet ve isabet olduğuna tereddüt etmeden inanınız. Biz hikmetini anlayamasak da, ¡bilmesek de her hadisenin iç yüzü mahz-ı adalettir. Dinî eserlerde okudu­ ğum bir misalin aynasında bu hikmeti rahatça miişahade edebilirsiniz: Hazret-i Musa Aleyhisselâm Tur Dağı’na giderken yolda göğsüne kadar kuma gömülmüş birini gördü. Selâm vererek yanma sokuldu: , — Derdin nedir, niçin boğazına kadar böyle kuma gömüldün? dedi. Gövdesini boğazına kadar kum içine saklamış olan adam çıplak vücudunu işaret ederek:— Ne olacak, giyecek hiç bir şeyim yok, halk arasında çini çıplak dolaşmaktan utanıyorum. Bu yüzden vücudumu kumlara saklamaktan başka çare bulamadım» dedi ve ilâve etti: «— Ya Musîl! Madem ki, Tur Dağına Allah Celle Celalühu ile konuşmaya gidiyorsun, halimi anlat da, bana. vücudumu örtecek bîr kat elbise ihsan eylesin. Kuma gömülü olarak yapa yalnız yaşamaktan bıktım artık.» Adama söz veren Hazret-i Musa Tur Dağı’ndaki müîıacaatında; — Ya Dâhi! Senin rahmet ve şefkatin kâinatı ihata ettiği halde yölda rastladığım o adamın hâli sence malumdur. O fakire bir kat elbiseyi esirgemesen ne olur? diye sordu. Allahu Aamüşşan Hz. Musa’nın bu simline şöyle cevap verdi: — Ya Mtısa,! Onun da bir hikmeti Vardır. Zahirinde zulüm görünse bile aslmda mahz-ı adalettir. Bir kere o adam şükür nedir bilmez. Sonra fitnecidir de. Şimdi ona elbise ihsan etsem vücudunu örter ve halkın arasina girer girmez komşuları bir birine -takar- Halk arasında da kıtale kadar varan bîr huzursuzluğa sebebiyet verir. O riun kumda yapa yalnız durması, halk araşma girmesinden hayırlıdır. Söyle de, dursun durduğu yerde, şükretsin haline! Hz. Musa, işin iç yüzünü öğrendikten sonra dönüşte adamm yanma uğradı: — Arkadaş, senin yerin sana göre biçilmiş kaftandır. Otur oturduğun yerde ve haline şükret! dedi. — Neme şükredecek mişim? Sırtımda sırmalı kaftan mı var sanki? Felâketin en büyüğü elbisesiz kalmak, > o da bende mevcuttur. Bundan daha büyük felâket mi olur ki halime şükredeyim? diye kükredi. Hz. ‘Musa oradan aynlır ayrılmaz felâketin en bü­ yüğüne maruz kaldığını söyleyen şükürsüz adamm civarında müthiş bir kum fırtınası başladı. Ve bir saniye içinde haline şükretmeyen adam saklanacak kum dahi bulamayarak çini çıplak meydanda kalıp, eski halim aramaya başladı!

Rate this post
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*