Müziği bıraktığını açıklayarak hayranlarını ve müzik dünyasını üzen Teoman ikinci veda mektubu yazdı.
Yaptığı acıklamada, Gazeteye, internete bakmıyorum ama herkes bana bunlardan bahsediyor. Tam da benim kaçtığım şey. Konuyu sizlere daha arkadaşça anlatmaya karar verdim. Mektupta, edebiyatın şehvetine kapılıp metaforlar kullanmışım, ” son bir intihar saldırısı” dedim, kendimi öldürüyorum zannedilmiş. Hem de müzik için! O kadar da değil! Amcam arar, akrabalar- arkadaşlar arar, merak ederler. Hatta “Teoman müziğe geri dön” çağrıları yapılır, filan. Abartmayalım lütfen. Saldırı simgesel bir şeydi ve büyük ihtimalle beni sinirsel ve finansal açıdan mahvedecekti. Değmeyeceğine ve asıl sorunumun orada olmadığına karar verdim. Ortada sanki benim müzik dünyasına, sanat dünyasına bir kırgınlığım varmış gibi algılanmış sanırım. PROBLEMLER SAPLANTI HALİNE GELİYOR Ama Türk müzik sektörünün yanlış gidişatına hakikaten de çok kızgınım, öfkeliyim. Tamamen değiştirilmesi gerekiyor. Artık direkt olarak benim sorunum değil ama müzisyenler dikkatli olsunlar, hem müzik algısı, hem de müzik dünyası zor durumda.<br /> <br /> Konu şu; normal bir hayatı sürekli erteleyince, bir de ün gibi bir illet artık paçanızdan çekiyorsa, hayatınız tekrar ediyorsa, sıkılıyorsunuz. Yaşadığınız hayat patinaj yapıyor, önemli bir değişiklik olmuyor, siz de sadece alışık olduğunuz bir standard için çalışıp duruyorsunuz. Türkiye’nin şartları iyileşmiyor. Siz de artık deliriyor ve bu problemleri saplantı haline getiriyorsunuz. Benim, hatasını tamamen üzerime aldığım bir problemim var. Bunu kendimi bildim bileli yapıyormuşum, şu müzisyenlik-sanatçılık meselesine gereğinden fazla takıntılı olduğumu farkedemedim. Hayatımda bir sürü problemim, gerçekleştiremediğim isteklerim olduğunda bunlardan kaçmak için sanata fazla sığındım. Ayrıca da artık müzikte yeni ürünler verebileceğime inancım da olmadığından, bunca zaman sonra bu biraz ayıp kaçıyor. Daha yeni anlayabildim. Çok uzun zamandır, müzik harici yapmak istediklerimi söylüyorum, hem kendime, hem arkadaşlarıma; şunu yapacağım, bunu yapacağım diye. O kadar uzun zamandır ki, artık ciddiye bile alınmıyorum. Biraz karıştırdım galiba, madde madde yazıyorum. Teoman İTİCİ VE AÇ GÖZLÜ Benim gibi; 9 stüdyo albümü yapmış, çocukluğundan beri kendini hayali bir sanatçı olarak ciddiye almış, çok çalışmış, çilesini çekmiş şarkılarına -yine biraz edebiyat şehvetiyle- kan/ter/gözyaşı akıtmış, aslında, yapacağını yapmış, yeni müzik stilleri bulacağına, yeni şarkılar yazacağına, yeni soluk getireceğine inancı ve isteği olmayan ünden sıkılmış, daha normal ve rahat bir hayatı yaşayan arkadaşlarına özenen müzik sektörünün gidişatına bakıp, mesela bir 10 sene sonra , sadece sponsorlar yardımıyla konserler veren, şarkılarının değerini düşüren “Teoman”ı itici ve açgözlü, kendi şarkılarının değerini düşüren biri olarak bulan
.
.. sadece şöhretli olduğundan, midesinin bulandığı insanlar tarafından adının zikredilmesinden artık çok sıkılan
.
.ve bunun gibi bir çok maddeyi yazabilecek
.. BEN müziği bırakıyorum. “Sadece ara verebilirdin vs.” diyen insanlara cevabım ise şu; bu iş benim hayatımın çok önemli bir bölümü. Para için filan değil, benim ona yüklediğim anlamlardan dolayı, biricik aşkım. Eğer kesin bir karar vermezsem, her an kendimi kandırabilecek kadar aşığım ona hala. Ve bu sevgi – alışkanlık – olası bir ün ihtiyacı, beni ileride çirkinleştirecekse kendi gözümde, ben bunu reddediyorum. Kendimden çok, şarkılarıma saygımdan dolayı. Onları seviyorum ve kolluyorum bu şekilde.
Teoman’dan 2. Veda Mektubu
04
Nis