Imaam – ı Azamın Talebesine Nasihatı
“İm âm -ı Â zam takva sahibi, sünnete uym akta, içtihad ve istinbatta, şer’î delillerden hüküm çıkarm akta öyle bir dereceye ulaşm ıştı k i, diğerleri bunu anlam aktan âcizdiler.” (imam-ı Rabbânî (k.s.)
imâm-ı Âzam birçok talebe yetiştirmiş, bunlardan müc- tehid (hakkında açık delil bulunmayan dînî meselelerde delillerden hüküm çıkarmaya muktedir) olanları dahi olmuştur. Talebesi Yûsûf es-Semtî’yi Basra’ya gönderirken ona şu nasihatlarda bulunmuştur: * Bilmiş ol ki, insanlarla hoş geçinmezsen sana düşman olurlar. Anan, baban bile olsa senden hoşlanmazlar. Akraban olmayan kişilerle de güzel geçinirsen, sana ana baba gibi olurlar. * Şimdi gözümün önünden şöyle geçiyor: Basra’ya vanyorsun; kimseye iltifat etmeyip, kendi bildiğine gidiyor; aralarına kanşmıyorsun. Sen onlan terk ediyorsun, onlar da seni terk ediyorlar. Sen onlara darılıyorsun, onlar da sana… Böyle yaparsan hem sana, hem bize leke olur. Onlardan kaçmak istersin. Bu akıl işi değildir. Zira geçinmek gereken yerde anlayışlı olamayan akıllı sayılmaz.
Basra’ya girdiğin zaman insanlar seni karşılar ve ziyaret ederler. Senin kıymetini bilirler. Sen herkese mertebesine göre itibar et. Şeref ehline ikramda bulun. * İlim ehline tazimde bulun. Üs- tazlara hürmet göster.
* Gençlere az olmak üzere latife yap. Halkla yakından görüş. * Günahkar ve hatalı yolda bulunanlara hilimle davran, anlayış göster; onlan idare et. Hayırlı kimselerle arkadaşlık yap. Sultana saygısızlık gösterme. Herkese layık olduğu gibi muamelede bulun.
* Kimseyi hakir görme. Mürüvvette kusur etme, sırrını kimseye söyleme. * Denemedikçe kimsenin dostluğuna güvenme. Alçak ve ihtiras düşkünü kimselerle dost olma. * Hoşa gitmeyen şeye alışma. Sefihlerle düşüp kalkma. * Hoş geçin. Sabırlı ve mütehammil ol. Güzel ahlaklı, geniş yürekli, derya gönüllü ol. * Elbisen temiz ve yeni olsun. Binek atın iyi olsun. Güzel kokular kullan. * Halkın durumundan haber veren adamlann olsun. Bir fitne işitirsen düzeltmeye gayret et. İşittiğin iyi şeylerin artmasına çalış. * Yemek yedirmekte cömert ol, açlan doyur, cimri kimse asla bir topluluğa efendi olamaz. * Seni ziyaret edenleri sen de ziyaret et. * Sana iyilik veya fenalık yapan herkese iyilikte bulun. Affetmesini bil, bazı şeylere göz yum.