ÇEVGÂN; eski bir Türk oyunu. Milâttan önceki
Orta Asya Türklerinde, İranlIlarda, Araplarda
Yunanlılarda, BizanslIlarda ve Uzak Doğu’da değişik
türleri görülür. Türkler tarafından Hindistan’a
götürüldü. İngilizler bu oyunu, Hindistan’da
görerek öğrendiler ve golf adını verdiler.
Evliyâ Çelebi’nin Seyahatnâme’sinde bildirdiğine
göre, Osmanlı Türklerinde de oynanırdı.
Osmanlılar, Çevgân oyununu oynamak için bir
meydanın iki tarafına kale yerine mermerden iki
sütun dikerlerdi. At üstündeki oyuncular iki gruba
ayrılır her grup kendi sütunu arkasında yer alırdı.
Meydanın ortasına, ağaçtan, adam başı büyüklüğünde
bir top konurdu. Oyun esnâsmda Mehterhâne
takımı davullarıyla çalmaya başlar. Bunun
arkasından her taraftan birer atlı çıkıp topu, çevgân
adını verdikleri ucu eğri sopalarla sürükleyerek
kendi kalesine doğru götürmeye çalışır, bu sırada
diğer süvâriler de ikişer ikişer karşılıklı olarak
kendi arkadaşlarının yardımına koşarlar ve
topu kendi taraflarına çevirmeye çalışırlardı. Hangi
taraf topu kendi kalesine daha çok atarsa o taraf
kazanırdı. Terbiye edilmiş atlarla oynanan
oyun, oldukça tehlikeli olup, topun at veya süvâriye
çarpması, kol ve ayakların kırılmasına sebeb
olurdu. Ancak beden hareketleri yönüyle savaş
kabiliyetini arttırması bakımından oynanır, sürek
avları gibi bir nevi savaş hazırlığı sayılırdı.
Mehterhâne takımlarında kullanılan çatal başlıklı
ve etrafı zincir ve çıngıraklarla donatılmış
saplı âletlere de çevgân adı verilirdi. Ordu yürüyüş
hâlindeyken mehterin en önünde taşınır, sapı yere
vurularak çalınır, yürüyüşün temposu buna göre
ayarlanırdı.
ÇEVGÂN
04
Kas