Aim. Nashörner, Fr. R hinoceros m, İng. Rhinoceros. Familyası: Gergedangiller (Rhinocerotidae) Yaşadığı Yer:
Asya, Afrika ve Endonezya’nın sıcak bölgelerinde. Özellikleri: Boyu 4, yüksekliği 2 metre, Ağırlığı 4 tonu
bulabilen toynaklı bir memeli. Kalın derili, bir veya iki boynuzlu, filden sonra en iri dört ayaklıdır.
Ömrü: 35-50 yıl
Çeşitleri: Ak, Kara (veya Afrika), Hind, Endonezya, Sumatra gergedanları.
Ağır ve hantal gövdeli burun kemiğinin üstünde ve derisine yapışık bir veya iki boynuzu bulunan, kalın
derili otçul memeliler. At ve tapir gibi tek parmaklılar (Perissodactyla) takımındandır. Ayakları üçer parmaklı
ve toynaklıdır. Geviş getirmez. Filden sonra en iri ve en cesur hayvandır. Sinir krizi tuttuğu zaman önüne gelen
her canlıya saldırır. Fil ve aslanlar bundan uzaklaşmayı tercih ederler. İri gövdesiyle 50 km ’lik bir hızla koşabilir.
Ürkütülmedikçe insana saldırmaz. Kırmızı renge hasım olduğundan bir insan üstünde kırmızı elbise
görürse o zaman üstüne hırsla hücum eder. Gündüzleri dinlenerek sabahın erken saatlerinde ve gece dolaşarak
beslenir. Tek tek veya küçük aile grupları halinde dolaşır. Boynuzları deri tarafından üretilen kıl kitlesinin iyice
sıkışıp katılaşmasından meydana gelir. Gergedanın rengi kirlisiyahtır. Afrika’nın beyaz gergedanı gri
duman rengindedir, mehtaplı gecelerde beyaz görünür.
Gergedanın derisi kuru, gayet sert ve kalındır. Yerliler,bundan dayanıklı kalkanlar yaparlar. Kuyruklarının
ucunda ipek gibi parlak ve sert kıllar bulunur. Sumatra gergedanından başka hepsinin derisi kılsızdır. Cildi son
derece sert olduğundan, en keskin kılıç, ancak birkaç defada kesebilir. Afrika’nın Ak ve Kara gergedanları ile
Sumatra gergedanının iki, Hint ve Endonezya gergedanlarının birer boynuzu vardır. Afrika gergendanları-
nın çift boyuzlarınm uzunluğu 1-1,5 metreyi bulur. Ön boynuz arkadakinden uzundur. Beyaz ve siyah Afrika gergedanları dudak şekliyle de ayrılık gösterirler. Beyaz gergedan çayır yiyicisidir. Geniş dudaklarıyla ot kümesini
rahatça yerden sökerek yer. Afrika Kara gergedanı, ağaç ve çalılıkların filiz halindeki dal ve yapraklarıyla
beslenir. Uzayıp incelen üst dudağıyla taze sürgünleri kavrayıp, ön dişleriyle keserek yer. Nemli ormanlık
alanlarda yaşayan Endonezya ve Sumatra gergedanları da fidanların yaprak ve filizlerine düşkündür. Hint gergedanı
su kenarlarında yaşayıp, çamur banyosu yapmayı sever. Genellikle geceleri dolaşarak genç ağaç
yapraklarını yer. Kalın zırhlı derisi eklemli ve yer yer yumruludur. Tek olan boynuzu küt olup, 30 cm. kadardır.
Nadir olarak 60 cm. olanları da vardır. Hindistan gergedanının boynuzu gayet makbul olup, bundan kılıç
kabzası, tas ve fincan yapılır. Gergedanın koku ve işitme duygusu iyi gelişmiş olmasına rağmen gözleri
ileriyi iyi göremez. Derilerindeki kene gibi parazitleri yemek için sırtlarına konan kuşlara tepki göstermezler.
Gergedanlarla ortak yaşayan bu kuşlar bir tehlike karşısında çığlıklarıyla gergedanı uyarırlar. Dişi gergedanın
gebelik süresi 13-18 aydır. Genellikle tek yavru doğurur.
Yavrusunu 2 yıl emzirir. Yavru 3-5 yılda erginleşir. Yavru iken yakalanarak hayvanat bahçelerinde evcilleştirilebilir.
50 yıl kadar yaşayanları vardır. Gergedanların boynuz ve birçok organlarının
tıbbi öneminden dolayı bir katliam şeklinde avlanarak tüketilmektedirler. Asya ülkeleri insanlarının birçoğu
gergedan boynuzunun idrar bölgesindeki horm onları çalıştırdığına ve cüzzam a iyi geldiğine inanırlar.
1978’de Japonya, 750 kilo gergedan boynuzu ithal etti. Bundan yılan ısırmasından kansere kadar çeşitli
ilaçlar elde ettiler. Derisi, azı dişi ile öğütülüp su ile karıştırılarak ateş düşürmede kullanılır. Bir tek gergedandan
sağlanan kazanç, bir çiftçinin hayatı boyunca olan kazancından fazladır. Sumatra’da bütün bir boynuz,
bazen yeni bir Amerikan arabası ile değiştirilmektedir. Delhi hayvanat bahçesinde köylüler birkaç damla
gergedan idrarı için şişelerle sıraya girerler. Batıl bir inanışla içtikleri takdirde gençliği koruduğuna inanırlar.