Resûlüllah (SA.V.) Efendimiz bu konuda şöyle buyurmuşlardır: «İstişare eden mahrûm olmaz. İstişare eden pişman olmaz. İktisadî yollan bilip tatbik eden fakir olmaz.»458 «Âdemoğlunun saadetli olma belirtilerinden biri de Azîz ve Celll olan Allah’a İSTİHARE etmesidir.»«Sizden biriniz bir iş yapmayı arzu ettiğinde şöyle desin: Allah’ım! Ben seninle hayır umuyorum. (Bu işin hayırlı olup olmadığını sen bilirsin. Durumu sana bırakıyorum).»
îbni Mes’ûd (R.A.) diyor ki:
Resûlüllah (S.A.V.) Efendimiz bize ÎSTÎHARE’yi öğretti. Buyurdu ki: «Sizden biriniz bir iş yapmayı arzu ettiğinde şöyle desin: Allah’ım! Ben seninle hayır umuyorum.»
«Sizden biriniz bir iş yapmayı arzu ettiğinde şöyle duâ etsin:
Allah’ım! Ben seninle, senin ilminle istihare ediyorum. (Bu işin hayırlı olup olmadığım sen bilirsin, ben bilmem.)»482 Büyük sahâbîden îbni Abbas ile îbni Ömer (R.A.) diyorlar ki: «Resûlüllah (S.A.V.) Efendimiz Kur’ân’dan bize sûre öğrettiği gibi istihareyi de öğretirdi. Allah’ım! Ben seninle istihare ediyorum..» Hadîsi sonuna kadar ifâde ettiler.
Câbir bin Abdullah (R.A.) diyor ki:
Resûlüllah (S.A V.) Efendimiz, bütün işlerimizde bize ÎSTÎHARE’yi öğretirdi. Kur’ân sûresi öğrettiği gibi.. O, şöyle derdi: «Sizden biriniz bir iş yapmaya azmettiği zaman iki rek’at namaz kılsın —ki bu farz namazdan başkasıdır— sonra şu duâyı yapsın:Meâli: «Allah’ım! Ben senin ilminle istihare ediyorum. Senin kudretinle güç bulmak istiyorum. Senin yüce fazl u keremini arzuluyorum. Çünkü senin kudretin yeter, benimki yetmez. Sen bilirsin, ben bilmem. Sen gayıplan çokça bilensin.. Allah’ım! Eğer bu işin benim dünyam ve âhiretim, yaşayışım ve son durumum veya (şöyle der) şimdiki durumum ile sonraki durumum için hayırlı olduğunu biliyorsan (ki biliyorsun) onu bana takdir eyle, bana kolaylaştır ve benim hakkımda mübârek eyle!. Ve eğer bu işin ve durumun benim dinim, yaşayışım ve son durumum için şer olduğunu biliyorsan (ki biliyorsun), (veya şöyle der): Şimdiki durumum ile sonraki durumum için şer olduğunu biliyorsan (ki biliyorsun), bunu benden uzaklaştırıp döndür, beni de ondan döndürüp uzaklaştır. Hayır neredeyse onu bana takdir eyle, sonra da beni onunla râzı et!..»
Râvî devamla diyor ki: Bu duâdan sonra ihtiyaç ve durumunu belirtir. Yukarıda belirtilen iki ayrı cümleyi birleştirip bir arada söylemek de uygun olur. Bundan sonra da gönlünü açacak, ferahlatacak fiillerde bulunur. Bu duâyı yedi defa tekrarlaması da uygun olur. Bir tek iş konusunda istihareyi tekrarlamak müstehabdır. Nitekim hadîs-i şerifte ÎSTİHARE’nin yedi defa tekrarlanması belirlenmiştir. O halde arzu ettiği neticeyi elde edemediği, gönlü açıklık ve ferah duymadığı durumlarda istihareyi tekrarlamak câizdir. îbni Sinnî’nin Enes’den (R.A.) naklettiği hadîste ResûlüK lah (SA.V.) buyurdular ki: «Yâ Enes! Bir iş yapmayı tasarladığında Rabbine istiharede bulun. Bunu yedi defa tekrarla ve sonra kalbine bak. Bunlardan hangisi senin kalbine sebkat ediyor, (bil ki) hayır ondadır.»
îmam Nevevî (rahmetullahi aleyh) diyor ki: «İstihare namazında birinci rek’atinde Fâtiha’dan sonra KUL YÂ EYYÜHE’L-KÂFÎRÛN sûresini, ikinci rek’atte Fâtiha’dan sonra KUL HÜVALLAHt) EHAD sûresini okuması müstehabdır. Aynı hususu İmam GAZÂLÎ İhyâ adlı kitabında da belirtmiştir. Aynî de Buharî’nin şerhinde buna yer vermiştir