wiki

ZÜLÜF

-Ifü a. (fars. zülf). Esk. 1. Yüzün iki yanından sarkan saç lülesi: “Dile sinemde kasd itdükçe zülfi naleler eyler” (Vasfi, XVI. yy). —2. Sevgilinin saçı: “Büy-ı vahdet kim şemîm-i zülf-i müşgînindedir” (Namık Kemal, XIX. yy.). —3 Zülfü yâre dokunmak, saygın, ileri gelen bir kişiyi ya da makamı darıltacak, incitecek davranışta bulunmak: “Siz bu hülyanın üst tarafını zülfü yâre dokunamayacağı için artık zihninizde tamamlayınız” (R. H. Karay). —4. Zülf-i bi -karar, durmadan biçim değiştiren zülüf. || Zülf-i dil-ara, gönül süsleyici zülüf; sevgilinin saçı. || Zülf-i müşg-bar, misk kokulu saç. | Zülf-i nigâr, sevgilinin saçı: “Zülf-i nigâr mı yoksa karanfil misin nesin” (Namı, XVIII. yy ). || Zülf-i perişan, karışmış, dağılmış zülüf: “Aşiyan-ı mürg-i dil zülf-i perişanındadır” (Fuzuli, XVI. yy.). || Zülf-i siyah, siyah renkli zülüf: “Çeşm-i ebruya kafâ-dârsın ey zülf-i siyah” (Nedim, XVIII. yy.). —Ed. – SAÇ. —Esk. bot. Zülf-ı arus, zülfaris. —ANSİKL. Zülüf öteden beri kadın baş süslemelerinde sık sık moda olmuş ve çok kullanılmış bir bezeme öğesidir. Anadolu’da zülüf kesmenin ayrı bir önemi vardır. Evlenecek olan kızın zülüfleri düzenlenen bir törenle kesilir ve zülüf yeni evli kadının simgesi sayılır. Kimi zaman boncuk vb. ile bezendiği de olur. Zülüf bezemek, özellikle Yörükler arasında oldukça yaygındır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir