İşçi, hasta ve sakat olmadığı halde yaşlanma ve yıpranmasebebiyle verimsiz hale gelebilir ve bu durumu devam edeceğindenişi bırakmak zorunda kalır. Zamanımızda işçi, memur,esnaf ve serbest meslek sahipleri için emeklilik diye bir sistemgetirilmiştir. Ancak bu sistemin İslâmî esaslar bakımından bazısakat ve aksak tarafları vardır; şöyle k i:a) Gerek işveren ve gerekse işçi ve esnaftan alman primlerde,keseneklerde mecburilik vardır; yani ilgililer bu sistemegirmeye kanımla mecbur edilmişlerdir. Eğer emeklilik bir yardımlaşmamüessesesi ise, cebir olamaz; devletin muhtaçlarayardımı ise, sistemin buna göre kurulması, gerekiyorsa vergialınması ve muhtaçların, ihtiyaçlarına göre maaş almaları gerekir.b) Prim ve kesenekler, hem zenginden, hem de fakirden(geliri geçimini ancak karşılayan veya kısmen karşılayan dargelirlilerden) alınmaktadır. Emekli olup bu paralardan maaşalanların içinde ise hem fakirler (dar gelirliler) hem de zenginlervardır; dolayısıyla, fakirden alıp zengine vermek gibi birdurum ortaya çıkmaktadır. Dar gelirliden prim ve vergi alınmamalıdır.c) İşverenden alman primi ertelenmiş ücret olarak kabuletmek uygun değildir; çünkü ileride kimin ne kadar ücret alacağıbelli olmadığı gibi ücretlerin birbirine karıştığı da bir gerçektir.d) Devletin katkısı vergilerden oluştuğuna göre, geçiminibaşka yerden sağlayabilen kimselerin devletten yardım görmelericaiz değildir.e) Emeklilik müesseselerinde biriken para ve mallar üzerindeyapılan tasarrufların bir kısmı İslâmî açıdan caiz olmayantasarruflardır…Bu durum karşısında emekli olan müslüman için çıkar yolşu olabilir:a) Karşılıklı rızâ ve anlaşmaya göre belirlenen ücretindenkesilerek ve işverenin de ilâvesiyle biriken parasmı —kısmenayrılırken ve kısmen de üç aylıklar halinde— alır; bu kendihakkıdır ve helâldir. Bu hakkının tamamını aldıktan sonra İktisadîdurumuna bakar: Eğer başka bir kaynaktan gelirini teminedemiyorsa emekli maaşım almaya devam eder. Başka birkaynaktan geçimini sağlayabiliyorsa; meselâ birikmiş parası,serveti, akarı vb. varsa, bu takdirde emekli maaşını almaya devamedemez; çünkü bundan sonra alacağı kendi parası değildir; y a v e r g i l e r d e n b i r i k e n v e y a b a ş k a l a r ı n d a n ( z e n g i n , f a k i r i ş ç i l e r d e n ) c e b r e n k e s i l e n p a r a d ı r . Y a p m a s ı g e r e k e n ş e y , b u m a a ş ı a l ı p f a k i r l e r e v e d a r g e l i r l i l e r e v e r m e k t i r .İslâm’ın kendi sistemi içinde emeklilik, ya sandığa dahilolanlarm karşılıklı rızâlarıyla kuracakları bir yardımlaşma vedayanışma müessesesi ile olur, yahut da —bu olmadığı takdirde—zaten bütün vatandaşların, geçimden aciz oldukları zamanihtiyaçlarım karşılamak devletin vazifesidir; bu mânâda bütünvatandaşlar İslâm devletinin sigortası altındadır.
Emeklilik:
13
Ara