Ruh – Beden ilişkisinin kesilmesi demektir. Melekler gibi madde ötesi bir varlık olan ruh, bedenin manevi elektriği gibidir. Bir fabrikanın elektriği kesildiği an, bütün makineleri durduğu gibi ruhla ilişkisi kesilen bedenin de bütün hayati fonksiyonları durur ve beden bir et – kemik yığınına dönüşür.
Ruh insanın aslı, özü, kalıcı ve kalıtsal kişiliği; beden ise insanın bu dünyadaki geçici görüntüsüdür.
“Ete, kemiğe büründüm / Yunus diye
göründüm” (Yunus Emre)
Ölümü öcü ve mezarı karanlık bir çukur gibi algılamayalım, onları güzelleştirmeye çalışalım. Çünkü ölüm yok olma değil, başka bir hayata geçiş demektir. Ölüm, ruhun beden zindanından kurtulup Berzah, âleminde özgürlüğüne kavuşması demektir.
Ancak bir gerçeği de unutmayalım!
Geçici dünya evimize yatırım yaptığımız aibi mezarımıza da yatırım yapalım. Dünya evimizi lüks eşyalarla donattığımız ve kristal lambalarla aydınlattığımız gibi mezarımızı da namaz, oruç, zekat, Kur an, zikir ve salâvat-ı şerîfe gibi manevi eşyalarla donatalım ve iman nuru ile aydınlatalım. Ayrıca dünya evimizi zararlı ve zehirli böceklerden koruduğumuz gibi mezarımızı da zararlı ve zehirli yılanlardan koruyalım. Çünkü günahlarımızın her biri orada bir yılan olup bize saldıracak ve kıyamete kadar bizi azap edecek.
Berzah âleminde ruhumuzun rahat etmesini ve mezarımızın cennet bahçesine dönüşmesini istiyorsak, günahlardan kaçınalım ve ibadetlerimizi aksatmadan düzenli bir şekilde yapmaya çalışalım.
Dünyada tevbe eden ve günahlarından arınan mü’minler mezarda tutsak olmaz. Diledikleri an Mekke’ye gidip Kâbe’yi tavaf eder, Medine’de Peygamberimizi ziyaret eder ve gökyüzünde dolaşırlar. Ayrıca diğer peygamberlerle, evliyalarla, ölen yakınlarını’ ve dostlarıyla görüşüp sohbet
Allah dostlarından biri mezarlıkta dolalaşırken ağlamaya başlamış. Nedenini soranlara. “Ah! Yerin altında cennet de var, cehennem de var.” demiş.
Değerli kardeşlerim! Ölüm meleği bizi izlediği gibi cennet ve cehennem de bızı bekliyor. Azrâil (a.s.) aniden karşımıza dikilince, “Şimdi git, sonra gel.” diyemeyeceğimize göre,
Öncelikle tevbe edip günahlarımızdan arınalım ve ölüm çantamızı güzel şeylerle dolduralım.