Genel

Algılanma

ALGILAMA a. Algılamak eylemi.

—Nörobiyol. Ağrı ya da acı algılama, organizmanın tümündeki ya da bir bölümündeki ağrı ya da acı uyarılarını algılama. —Denek hayvana zararlı bir uyaran uygulandığında onda görülen istemli ve istemdı-şı davranış tepkilerinin tümü. (Ağrı, insanın dile getirebildiği bilinçli bir algılamadır; bu nedenle, hayvanın nasıl bir ağrı hissettiği incelenemez, ancak bu ağrıyı algıladığı gözlemlenebilir.)

—Nük. müh. Zarf çatlamasını algılama, bir reaktörde, bir yakıt öğesinin zarfındaki çatlamayı ortaya koyma ve yerini belirleme amacı güden işlemlerin ya da düzeneklerin tümü, a —Radiletiş. Salınımların ya da dalgaların varlığını ve uğradıkları değişiklikleri bulma işlemi; özellikle bir nesnenin varlığını bildiren bilgileri elde etmek amacıyla yapılır. (Kiplenen bir işaretle taşıyıcı bir salı-nımı birbirinden ayırma işlemine eskiden algılama deniyordu, günümüzde kip çözme terimi kullanılır.) [Eşanl. DETEKSİYON.] || Elektromanyetik algılama, belirlenecek mevkiden yansımış ya da yeniden yayınlanmış radyoelektrik işaretleri ile referans işaretleri arasında bir karşılaştırmaya dayanan radyosaptama yöntemi (yalnız dal-

pa yansımasını kullanırsa birincil, bir ya-nıtlayıcı ya radyobalız gibi konumu saptanan nesnenin yayınlarını kullanırsa ikincil elektromanyetik algılamadan söz edilir.) || Hata algılama, iletim ya da kayıt hatalarına karşı korunma yöntemi; sayısal bir işaretin atlanan bazı bölümlerini bulmayı sağlayan bir kodun kullanılmasına dayanır. || Uzaktan algılama, yeryüzü kaynakları üstünde uzaktan bilgi edinme tekniği; özellikle hava taşıtları ya da özel uydular (Landsat, Spot) yardımıyla çeşitli dalga boylarında elde edilen görüntülerin çözümlenmesine dayanır. (Bk. ansikl. böl.)

—Siber. Algılama alanı, bir ayarlayıcıda, ayarlanmış büyüklüğün iki sınır değeri arasındaki fark; ayarlayıcının ölçü organı, bu sınırlar arasında istenen görevi yerine getirir.
—ANSİKL. Radiletiş. Yeryüzündeki bir noktanın elektromanyetik özışınım yayma türü (kızılötesi), Güneş (görünür alan) ya da radar (yüksek frekans dalgaları ya da mikrodalgalar) ışınlarını yansıtma biçimi, yeryüzünün bu noktadaki bazı belirleyici özelliklerine bağlıdır: sıcaklık, nem derecesi, bitki örtüsünün varlığı ya da yokluğu ve örtü türü, görünür kayaçlarla toprağın özellikleri vb. Uzaktan algılama, yayılan ya da yansıyan bu elektromanyetik ışımaları kaydetmeye ve bu kayıtları yorumlayarak gözlenen noktaların bazı özelliklerini çıkarmaya dayanır.

Uzaktan algılama bir hava platformundan (balon ya da uçak) ya da bir uydudan sağlanabilir. Geniş alanları hızla gözleme olanağı veren uyduyla algılama işlemini, ilk kez Amerikalılar inceledi ve birincisi 1972’de fırlatılan Landsat uydu ailesiyle bu amaca ulaştılar. Bu uyduların gördüğü büyük ilgi, 1980’li yılların ikinci yarısında hizmete girecek birçok sistemin geliştirilmesine neden oldu: transız projesi Spot, Avrupa projesi ERS, japon projesi MOS, Kanada projesi Radarsat vb. Uzaktan algılama uyduları, 900 km yükseltide, ekvatorla yaklaşık 98°’lık bir açı
yapan bir kutup yörüngesi çizer. Böyie E • yörünge Güneş ile eşzamanlıdır, ya” uzayda Güneş’e göre sürekli aynı doğru • tuyu korur, Güneş ile eşzamanlı uydu.a’ her dönüşünde, Yer’in bütün noktaları üstünden aynı yerel saatte geçer; böylece Yer’in gözleminde çok elverişli olanakla’ sunar.

Uzaydan algılama için geliştirilen ilk ve başlıca teknik, çoktayflı fotoğraf tekniğidir. Genellikle görünür ya da kızılötesıne yakın ışınım alanında birçok dalga boyu gamıyla yeryüzünün aynı anda fotoğrafları çekilir. Fotoğraftaki noktaların “tayf belirtisi”, yani bu noktalarda yansıtıcılığın dalga boyuna göre uğradığı değişiklik belirlenebilir. Bu “tayf belirtileri”nin çözümlenmesi, tayfsal gözlem şeritleri iyi seçilmişse, kayaçların ya da bitki örtüsü türünün, su yüzeyindeki bulanıklık derecesinin vb. saptanmasına olanak verir. Çoktaydı kameralar genellikle “taramalı” kameralardır ve film yerine elektromanyetik ışımaları kaydeden elektron algılayıcıları kullanır. Elde edilen bilgiler radyoelektrik dalgalarıyla yerdeki istasyonlara iletilir Kullanılan tekniklere göre seçme büyüklüğü 10 m (Spot) ile 80 m (ilk Landsat uyduları) arasında değişir. Standart bir resmin belgelediği genişlik yaklaşık 100-150 km’dır ve dolayısıyla yeryüzünün tümü 2-3 haftada taranabilir.

Uyduyla uzaktan algılamanın ilgilendiği başlıca etkinlik alanları şunlardır: haritacılık (eldeki haritaların gözden geçirilmesi, yeni haritaların hazırlanması, konusal haritacılık); tarım (tarım istatistikleri, kırsal planlama, büyük tarım işletmelerinin yönetilmesi); ormancılık (doğal bitki örtüsünün tanınması, orman envanteri, ormanların yönetimi ve işletilmesi);hidrolojı (su kaynaklarının yönetimi, nemli bölgelerin envanteri, hidroelektrik.su baskınlarının izlenmesi, suların niteliği); bölge planlaması (düzenleme şemalarının incelenmesi ve yürütülmesi, büyük altyapılar, kentleşme); maden ve petrol arama (araştırma, yatakların işletilmesi); denizbilim (deniz haritacılığı, kıyı bölgelerinin yönetimi, buzul haritacılığı).

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir