Allah’ın birliğine iman, bütün peygamberlerin(as) tebliğ ettiği
Islâm dininin temelidir. Islâm’daki diğer inanç esasları, hükümler
ve yasalar bu temel üzerine oturur.
insanın hayatını sürdürebilmek için hava, su, yiyecek, barınma
gibi temel ihtiyaçları vardır. Bu temel ihtiyaçlardan biri de inan
maktır. Çünkü insan güven içinde olmak ister. Allah’a ve O’nun
birliğine inanmayan kişiler huzursuz, sorunlu, mutsuz bir hayatı
yaşamak zorunda kalırlar. Kendilerini hiçbir zaman güvende his-
sedemezler. Bağlanmanın ve ibadet etmenin zevkini yaşayamaz
lar. İmanın huzur iklimini soluyamazlar. Korku, kaygı, karmaşa,
endişe, tedirginlik, belirsizlik, çaresizlik gibi olumsuzluklar onları
çepeçevre kuşatır.
İnsanın güven içinde olma isteği, inanmak ve bağlanmak şek
linde kendini gösterir. Örneğin bebek annesine güven duyar
ve onun kendisini koruyacağına inanıp dört elle annesine
bağlanır. Allah’ın varlığına ve birliğine inanan insan da O’na
olan imanı sayesinde bu dünyada güvenli, mutlu ve huzurlu
bir hayat yaşar.
Allah’a inanan kimse akıl, ruh, kalp, beden gibi bütün yönle
riyle tutarlı ve sağlam bir kişilik geliştirir. Böylece hem kendi
iç dünyasında hem de toplumla ve yaratılmışlarla ilişkilerinde
mutlu ve başarılı olabilir. Huzur ve güvende olmak, sevilmek,
sayılmak ve itibar görmek gibi temel gereksinimlerini karşılar.
Zorluklar ve sıkıntılar karşısında teselli bulur. Her şey onun
için imanın aydınlığında anlamlı hâle gelir.Allah’ın varlığına ve birliğine gerçek anlamda
inanan bir insanın, dar fikirli ve bağnaz olma
ması beklenir. Çünkü mümin, evrendeki her
şeyin tek sahibinin Allah olduğunu bilir ve
kâinatta hiçbir şey kendisine yabancı gelmez. Bu
sebeple de sevgisi ve yakınlığı herhangi bir ırk,
renk veya grupla sınırlı olmaz, herkesi kuşatır.
Mümin bilir ki kudret ve kuvvet yalnızca Al
lah’ındır. O’ndan başka hiç kimsenin zarar veya
fayda vermeye gücü yetmez. Bu inanç, kişiyi
Allah’tan başka her şeyden bağımsız yapar
Allah’ın Birliğine İnanmanın Önemi
30
Ağu