AMRE B İN T İ A B D U R R A HM Â N ; Medî
ne’de yedinci ve sekizinci yüzyıllarda yetişmiş
olan hadîs ve fıkıh âlimi kadın Tâbiî. İsmi, Amre
binti Abdurrahmân bin Sa’d bin Zürâre el-Ensâriyye
en-Neccâriyye’dir. Doğum târihi kesin olarak
bilinmemektedir. 724 (H.106) senesinde Medine’de
vefât etti.
Amre bint-i Abdurrahmân hazret-i Âişe’nin
yanında yetişti. Hazret-i Âişe, Ümmü Seleme,
Hamne bint-i Cahş, Rafî bint-i Hadîc (radıyallahü
anhıjnne) gibi sahâbiyelerden hadîs-i şerif rivâyet
etti. Hadîs-i şeriflerin toplanması maksadıyla Emevî
halîfelerinden Ömer bin Abdülazîz tarafından çıkarılan
fermanda onun rivâyetlerinin yazılması
özellikle istendi. Bütün Cerh ve ta’dil âlimleri tarafından
sika (güvenilir) ve hüccet (delil) olarak
kabûl edilen Amre binti Abdurrahmân’dan, Urve
bin Zübeyr, kız kardeşinin oğlu Ebû Bekr binHazm, Zührî, Amr bin Dînâr, kendi oğlu Ebü’r-Ricâl
Muhammed bin Abdurrahmân ve torunları hadîs-
i şerîf rivâyet ettiler.
Hadîs ve fıkıh ilimlerine büyük hizmeti olan
Amre binti Abdurrahmân, kardeşleri, çocukları, yeğenleri
ve torunlarıyla tam bir âlimler ve râvîler (rivâyet
edenler) âilesi teşkil etmiştir. Zührî’nin “İlim
denizi” olarak vasıflandırdığı Amre binti Abdurrahmân’dan
rivâyet edilen hadîs-i şerîfler, başta
Kütüb-i Sitte olmak üzere mûteber hadîs kitaplarında
yer almıştır. Amre bint-i Abdurrahmân 724
(H.106) senesinde Medîne’de vefât etmiştir.
Rivâyet ettiği hadîs-i şeriflerden bâzıları:
Hazret-i Âişe’nin şöyle dediğin işittim: “Peygamber
sallallahü aleyhi ve sellem, sabah namazı
farzından önceki iki rekat sünneti o kadar hafifletirdi
ki, ben gönlümden; Acaba Resûlullah sallallahü
aleyhi ve sellem Fâtihâ sûresini okudu mu?
derdim.”
Resûlullah sallallahü aleyhi ve sellem, Âişe’nin
(radıyallahü anhâ) yanındaydı. Bu sırada
hazret-i Âişe bir insan sesi işitti ki, o insan, Peygamberimizin
zevcelerinden Hafsa’nın (radıyallahü
anhâ) evine girmek için izin istiyordu. Âişe
dedi ki: “Yâ Resûlallah! Şu adam evinize girmek
için izin istiyor!” Resûlullah sallallahü aleyhi ve
sellem; “Zannediyorum ki o, Hafsa’nın süt amcası
filan kimsedir.” buyurdu. Hazret-i Âişe; “Süt
amcan filan hayatta olsaydı, benim yanıma girebilecek
miydi?” diye sordu. Resûlullah sallallahü
aleyhi ve sellem; “Evet girebilirdi. Çünkü süt,
velâdet ve nesebin haram kıldığı her şeyi haram
kılar.” buyurdu.
AMRE BİNTİ ABDURRAHMÂN
31
Eki