APLASTİK ANEMİ:
Aplastik anemi, kemik iliğindeki tüm hücresel öğelerin azalması ve iliğin yağ dokusuyla aşırı bir biçimde kaplanması sonucu, bütün kan hücrelerinde azalmayı (pansitopeni) gösteren bir anemi türüdür. Bilindiği gibi bütün kan hücreleri bir ana hücreden değişerek çoğalmıştır. Aplastik anemi nedeninin bu ana hücrelere yönelik bir bozukluktan kaynaklandığı düşünülmektedir.
Aplastik anemi yaratan etkenler:
1) Nedeni bilinmeyen (İdiopatik)
2) Kloramfenikol
3) Benzen
4) Fenilbütazon
5) Altınlı ilaçlar
6) Böcek ilaçlan
7) Radyoaktif ışınlar
8) Hamilelik
9} İnfeksiyona bağlı hepatit
10) Pankreatit Halsizlik,
kolay yorulma, çarpıntı ve başka birtakım anemi bulguları, pansitopeninin alyuvar azlığından kaynaklanmaktadır. Pansitopeninin trombosit azlığından kaynaklanan belirti ve bulgular, hastada artmış olan kanama eğilimidir. Deride kolayca gelişen morarmalar (ekimoz), burun, diş eti, vaginal, sinir sistemi ve sindirim sistemi kanamaları trombosit azlığına bağlı olarak gelişebilirler. Akyuvarlardaki azalma (lökopeni), hastanın mikrobik hastalıklara karşı ileri derecede dirençsiz olmasına neden olur, Hastalığın tedavisinde üç ana amaç vardır. Aplastik anemiyi yaratabilecek olan etkenlerden hastanın uzak tutulması, kanamalara ve mikrobik hastalıklara karşı hastanın korunması ve kan yapımını sağlamak amacıyla hastaya testosteron verilmesi ya da kemik iliği nakli yapılmasıdır. Hasta mikropsuz bir ortamda korunur ve infeksiyonlara karşı gerektiğinde antibiyotik tedavisi uygulanır. Hastayı mikrobik hastalıklara karşı korumak amacıyla, antibiyotiklerden ve mikropsuz ortamlardan yararlanılmaktadır. Kanamaların önlenebilmesi amacıyla hastaya yoğunlaştırılmış (konsantre) trombosit nakli yapılabilir. Anemiye karşı bir önlem olarak da zaman zaman bütün kan nakli ya da yoğunlaştırılmış (konsantre) alyuvar nakli yapılabilmektedir. Testosteron ve benzeri anabolizan ilaçlar eritropoetin yapımını arttırırlar. Eritropoetin kemik iliğini uyarıp alyuvar yapımını çoğaltır. Bu yanıtın alınabilmesi için kemik iliğinde az da olsa hücresel öğenin bulunması gerekir. Son yıllarda bu hastaların tedavisinde yeni bir adım atılmıştır. Bu da kemik iliği naklidir. Bu yöntemle başarılı sonuçlar elde edilebilmektedir.