ARKEOLOJİ MÜZESİ

ARKEOLOJİ MÜZESİ

Eserler İlk Olarak Depolarda odalarda Saklandı

Payitahta gönderilecek kadar değerli görülmeyen eserler ise Konya’da muhafaza edildi. Eserler ilk olarak Alâeddin Tepesi’nde bulunan Alâeddin Camii ve Selçuklu sultanlarının türbesinde, daha sonra da Kadri Efendi Bedesteni’ndeki depolarda saklandı. Bedestenin içinde muhafaza edilen eski eserler, 1899 yılında Konya Valisi Avlonyalı Mehmed Ferid Paşa tarafından Konya Mekteb-i İdadisi’nin bahçesine yaptırılan müze binasına nakledildi. Böylece Müze-i Hümâyûnun Anadolu’daki ilk şubesi Konya’da açılmış oldu.

Müzeye Bağış İçin Halk Teşvik Edildi

Müzenin kuruluşu tamamlandıktan sonra Vali Ferid Paşa tarafından vilayet dâhilindeki kazalara gönderilen 7 Ağustos 1899 tarihli bir yazıda; müzenin sadece vilayet merkezine mahsus olmayıp, vilayetin her tarafında bulunan eski eserlerin buraya getirilmesinin faydalı olacağı ifade ediliyor, mahallî hükümetlerce bulunan eserlerden İnilebilecek olanların hemen Konya’ya gönderilmesi ve n^^ilemeyecek olanların ise yerinde muhafaza edilmesine dikkat ve itina gösterilmesi isteniyordu. Ferid Paşa, ayıca, nakledilemeyecek eserler hakkında derhal m^umat verilmesi, ellerinde eski eser bulunanların teşvik edilerek bu eserleri müzeye hediye etmeleri halinde memnun olunacağı ve isimlerinin dahi gerek gazetelerde ve gerekse müzede sergilenen eser üzerinde ilan edileceğinin kendilerine tebliğ edilmesi” gerektiğini de belirtmiştir.

Müze İhtişamlı Bir Merasimle Açıldı

1899 yılı Ağustos ayı içerisinde inşası tamamlanan müze binasına, bu tarihten itibaren eski eserler nkledilmeye ve yerleştirilmeye başlandı. Gerek Bedesten’de depolanan ve gerekse vilayet dâhilindeki kazalardan gönderilen eski eserlerin bir araya getirilmesi neticesinde, Âsâr’1 Atîka Müzesi’ndeki eser sayısı 60-70 parçaya kadar ulaştı.

Mektel-i idadi inşaatının tam^anmasıyla Âsâr-1 Atîka Müzesi, 10 Aralık 1899 tarihinde hizmete açıldı. Aynı zamanda Mektebe idadi’nin de açılışının yapıldığı bu merasime; Konya Valisi Ferid Faşa, hükümet memurları, ilmiye mensupları, askerî ve mülkî erkân, Konya eşrafı ve ileri gelenleri ile pek çok ahali iştirak etti. Ayrıca Maarif Nezareti’ne t^gr؛^ çekilerek açılış merasimi hakkında bilgi verilmiştir.

Müze Binasında Neler Vardı?

Mehmed Muhlis’in tasviriyle; müze binasına Mektebe idadi’nin bahçe kapısından içeri girildikten sonra kapının sol tarafında yer alan bir yol vasıtasıyla ul^ılmaktaydı. Bu yolun kenarlarında sağlı sollu sıralanmış, Roma, Bizans ve Selçuklu devirlerine ait yazılı veya resimli eski taşlar ve heykel parçaları bulunuyordu. Müze binası idadi’den bağımsız ve müstakil bir yapı olup, tek odası bulunmasına rağmen devrine göre oldukça geniş ama yetersiz gelmekteydi.

Binanın içerisinde gerek Konya merkezden gerekse vilayetin muhtelif yerlerinden getirilmiş eserler de cgilenmekteydi. Zamanla müzeye Konya ve çenesinden derlenen İslam öncesi devirlere ait sunaklar, kalkacaklar, taş eserler, Selçuklu ve Osmanlı devirlerine ait kitabeler, Konya Kalesi’nden intikal eden resimli taş ^b^maları ve işlemeli mezar taşları da getirildi.

Bu küçük müze binası eserlerin teşhiri için yeterli gelmediğinden, eski binanın kuzeyine 1924 yılında bir oda daha ilave edildi. Ancak, bu haliyle dahi ihtiyacı karşılayamaz olmuştu.

Müzedeki Eserler Birkaç Defa Yer Değiştirdi

Günümüzde müze olarak kullanılmayan yapı, Beşyol Kavşağı’nda Karma İlköğretim Okulu bahçesinin güneybatı köşesinde yer alıyor. Tek katlı olarak inşa edilen yapı dikdörtgen planlı olup, binasının cephesinin ortasında yuvarlak kemerli bir kapı ve dokuz pencere yer almaktadır. Kapı üzerindeki inşa kitabesi ise bugün Konya Müzesi’nde sergileniyor.

Müzenin ilk resmî müdürlüğüne tarih öğretmeni Mustafa Halid Bey getirildi. Uzun bir süre görev yapan Halid Bey, vazifesini 1925 yılında Naci Fikret’e (Baştak) bıraktı. Cumhuriyet devrinde müzede bulunan eserler 1953 yılında İplikçi Camii’ne nakledilmiş, caminin 1960 yılında ibadete açılmasıyla, buradan alınarak Alaaddin Camii’nin avlusuna taşınmıştır. Daha sonra bütün eski eserler 1962 yılında inşası tamamlanan Arkeoloji Müzesi’ne nakledilmiştir.

Tarihî Müzeye Ahde Vefa Yıllar Sonra Geldi

Anadolu’nun ilk arkeoloji müzesi olan Konya Âsâr-ı Atîka Müzesi’nin binası birkaç sene öncesine kadar harap haldeydi. Tarihî yapının duvarları çatlamış, sıvaları dökülmüş, kapı ve pencere korkulukları ile demirleri paslanmış vaziyette idi. Metruk haldeki müze, tarihin tozlu sayfalarında yerini alacağı sırada Konya Büyükşehir Belediyesi tarafından restore edildi.

Ferid Paşa, Konya’nın Tarihine Sahip Çıkmıştı

Avlonyalı Ferid Paşa, 45 yıllık devlet hizmeti içinde 18984902 yılları arasında Konya valiliği hizmetinde bulunmuştur، Konya valiliği sırasında Anadolu’nun ilk Âsâr-ı Atîka Müzesi’nin kurulmasının yanı sıra, Konya’daki eski eserlerin korunması ve imar edilmesinde emeği çoktur.

Ferid paşa 5 Temmuz 1900 tarihinde merkeze yaptığı bir müracaatta; vilayetin merkez ve dâhilinde mevcut olan ve harap olmaya yüz tutmuş cami, medrese ve darüThadis gibi yapıların zamanla tamamen yolacağını ifade etmiştir. Ayrıca harap halde bulunan bu yapıların mevcudiyetlerini devam erörecekv^ı؛ gelirleri olmadığını, tamirine izin verilmesi için Evkaf-ı Hümâyûn Nezareti’ne yazıldığı halde, hayli zaman geçmesine rağmen henüz bir cevap dahi alınamamış olduğunu dile getirmiştir.

Padişahtan Yardım istedi

Ferid Paşa, “Birer yadigâra kıymetdâr olmak üzere yapılmış bu yapıların muhafazasının çok önemli olmasına karşın, bunun tehir edilmesinin devlet’i ebed müddet anlayışına uygun olmadığını” söylemiştir. A^ıca bu tarihî yapıların şehrin en güzel manzarasını oluşturduğu ve bunları görmeye gelen ziyaretçilere karşı mahcup olunduğunu vurgulamıştır.

Ferid Paşa, bütün bu sebeplerle tarihî yapıları bir an evvel aslma uygun olarak tamir ettirebilmek için Mühendishane-i Berrî’i Hümâyûn muallimliğinde bulunan Kemal Bey’in memur olarak tayin edilmesinin Evkaf Nezareti’ne yazılmış olduğunu belirterek, bu hususta padişahın yardımını talep etmiştir.

Anadolu’nun ilk Halı ve Kilim Sergisini konya’da Açtı

Ferid Paşa’nın yaptığı çalışmalar neticesinde eski eserlere gereken ehemmiyetin ”      yanında Türk’islam debine ait pek çok eserin de tamir edildiği

anlaşılmaktadır. Bu süre zarfında Ferid Paşa; Sadreddin-i Konevi Camii ve Türbesi,Ali Gav Zaviyesi, ince Minareli Medrese gibi eserleri tamir ettirmiştir.

Ayrıca buğday pazarı, Alaaddin su deposu ve Sanayi’i Nefise Mektebi gibi pek çok binayı inşa ettirmiştir. Bununla birlikte Ferid Paşa’nm g^^eriyle Anadolu’nun ilk halı ve kilim sergisi Konya’da açılmış, halıcılık sanatının muhafaza edilmesi ve geliştirilmesi için teşvikler yapılmıştır. Nihai olarak Ferid Paşa bölgede yaptığı hizmetlerle büyük iz bırakmıştır.

 

Rate this post
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*