Familyası: Bileşikgiller (Compositae). Türki ye’de yetiştiği yerler: Yerli bir bitki olmamakli berâber, soğuk yüksek yerler hâriç bütün bölge lerde yetişir. Bilhassa Ege, Trakya, Marmara böl gelerinde çok ekilir. , Günebakan, Gündöndü ve Günçiçeği diye di bilinen bir yıllık bitki. Ayçiçeğinin boyu, yarın metreden dört metreye kadar varır. Kalınlığı 1 il< 4 cm arasında değişir. Ayçiçeğinin çok sağlam bi: kök yapısına sâhip olduğu bilinmektedir. Bu bitk kuvvetli kökleriyle toprağı sıkı sıkıya kavrar ve çol fazla besin maddesi, özellikle potasyum alır. Ay çiçeğinin sapı, yâni gövdesi de çok kuvvetlidir. Tel bir saptan ibâret olan veya dallanan çeşitleri var dır. Tarımı yapılan ayçiçeklerinin dallanmaması buna karşılık süs bitkisi olarak kullanılanlarının ise dallanması istenir. Ayçiçeğinin yabânî türleri daha fazla dallanır; dallanma yabânilik vasfıdır Fazla dallandığı zaman her dalın ucunda bir tabk meydana getirir. Fakat tablalar ve tabla üzerinde oluşan meyve (tohum) küçük ve yağ oranı düşük olur. Bu bakımdan dallanan ayçiçekleri makbul değildir. Ayçiçeğinin yaprakları iri ve kalp şeklinde olup, renkleri açık yeşilden koyu yeşile kadar değişir. Bitkinin yaprakları, dalları ve sapı tüylüdür. Ayçiçeği saplarının içi özle doludur. Çiçekleı ana sap veya dalların ucunda teşekkül eden tabla
İkinci Abdülhamîd Han’ın bütün karşı koymalarına rağmen Midhat Paşa, Damat Mahmud Paşa ve Redif Paşa gibi devlet adamlarının sebep olduğu Osmanlı-Rus harbi sonrasında Ayastefanos Antlaşmasının imza anını gösteren bir resim. Bu antlaşma Osmanlı Devletinin altı asırlık tarihi boyunca imzaladığı, aleyhimize fecî şartlar getiren en ağır antlaşmadır.
Ayderûs kelimesi, “şiddetle yakalama ve kuvvetle bastırma” mânâlarında kullanılır. Ayderûs arslanın isimlerindendir. Bu mânâsı dikkate alınarak mânevî derecesi yüksek olan bâzı zâtlara Ayderûsî lakabı, ismi verilmiştir. Ayde- rûs’un İdris kelimesinin değiştirilmiş şekli olduğunu söyleyenler de olmuştur. Bâ Alevî diye tanınan Alevî âilesinin Sekkâf kolundan gelen, bu âileden pekçok velî, âlim ve sâ- lih zât yetişmiştir. Bunlardan otuz kadar zâtın ismini Muhibbî Hulâsatü’l-Eser adlı kitabında zikretmiştir. Ayderûsîler âilesinin meşhûr şahsiyetlerinden bâzıları şunlardır: 1. Abdullah bin Ebû Bekir el-Ayderûs: Ayderûs âilesinin atasıdır. 1408 (H. 811) de Hadra- mut’ta doğdu. “Hadramût Şeyhi” diye tanındı. 1460 (H.865) ta vefât etti. 2. Fahrüddin Ebû Bekir bin Abdullah el-Ay- derûs: Ayderûsiyye tarîkatinin kurucusu velî bir zâttır. Aden’in en büyük velîsi ve mânevî koruyucusu olarak kabul edilir. 1447 (H.851)de Terim’de doğdu. 1508 (H.914)de Aden’de vefât etti. Türbesi Ve yanındaki câmi Aden’in en büyük ziyare* yer- lerindendir. Her yıl 11-15 Rebîulevvelde burada adına İhtifal (anma törenleri) tertip edilmektedir. 3. Şeyh bin Abdullah el-Ayderûs: 1513 (H.919)te Terim’de doğdu. 1582 (H.990) de Hindistan’ın Ahmedâbâd (Gucerat) şehrinde vefât etti. Velî bir zattı. 4. Abdülkâdir bin Şeyh el-Ayderûs: Fıkıh âlimi ve velî bir zâttır. 1570 (H.978)te Haydarâbâd’da doğdu. Annesinin Abdülkâdir Geylânî hazretlerine bağlı olması sebebiyle Abdülkâdir ismini aldı. Zengin bir kütüphâne kurdu. 1628 (H. 1038) de vefât etti. 5. Şeyh bin Abdullah bin Şeyh el-Ayderûs: Evliyâ bir zât olup 1585 (H.993) de Terîm’de doğdu. Hindistan’daki Devletâbâd’da vefât etti ve buraya yakın bir yere defnedildi. 6. Ali bin Abdullah bin Şeyh el-Ayderûs: 1577 (H.985) de Terîm’de doğdu. Zeynelâbidîn ve Tâ- cülârifîn Unvanlarıyla meşhûr oldu. 1632 (H.1041) senesinde vefât etti. 7. Cafer es-Sâdık bin Ali el-Ayderûs: Tasavvuf erbâbı velî bir zâttı. 1589 (H.997) da Terîm’de doğdu. Hindistan’daki Sürat şehrine gitti. 1654 (H. 1064)te orada vefât etti. I 8. Abdullah bin Şeyh el-Ayderûs: 1608 (H.1017)de Terîm’de doğdu. Mekke ve Medine’yi ziyâret ettikten sonra Hindistan’a gitti. Daha sonra Arabistan’a dönerek Şihr’e yerleşti. 1663 (H.1073)te Şihr’deki zâviyesinde vefât etti. 9. Câfer bin Mustafa bin Ali Zeynelâbidîn el- Ayderûs: 1673 (H.1084)te Terîm’de doğdu. Hindistan’a giderek Bahâdır Şahtan itibâr gördü. 1729 (H.1142) da Hindistan’ın Sürat şehrinde vefât etti.
10. Abdurrahmân bin Mustafa Zeynelâbidîn el- Ayderûs: 1723 (H.1135) de Terîm’de doğdu. Önce Hindistan’a gitti daha sonra Arabistan’a döndü. Yemen Mekke ve Tâif i ziyâret etti. Mısır’a giderek Kâhire’de yerleşti. Suriye ve İstanbul’a geldi. Tekrar Kâhire’ye döndü. 1778 (H. 1192) senesinde Kâhire’de vefât etti. Kabri Zeyneb binti Fâtıma’nın Kâhire’deki türbesi civârındadır. 11) Hüseyin bin Ebû Bekir el-Ayderûs: Endonezya’daki velîlerin en büyüklerindendir. Luar Batang’daki türbesi ve yanındaki büyük, Hint Takımadalarında en çok ziyâret edilen yerlerden birisidir. Kubu (Borneo) Ayderûs Hânedanlığı da aynı adı taşıyan bir seyyid tarafından kurulmuştur. 12. Ayderûs bin Ömer bin Ayderûs el-Habsî: Hadramûtlu olup seyyiddir. 1822 (H.1237) de Gur- fe’de doğdu. 1896 (H.1314) da vefât etti.
AYÇİÇEĞİ (Helianthus annuus)
19
Tem