wiki

BARUTHÂNE

BARUTHÂNE; Osmanlı ordusunun ve donanmasının
ihtiyacı olan barutun üretildiği yerlere
verilen ad.
İlk baruthâne Sultan İkinci Bâyezîd Han devrinde
İstanbul’da Atmeydanı’nda kuruldu. On yedinci
yüzyılda İstanbul’un Ayasofya, Kâğıthane,
Şehremini ve Unkapanı gibi birçok semtinde baruthâneler
ve barut mahzenleri açıldı. İstanbul’undışında Selânik, Gelibolu, İzmir, Konya, Trablusşam,
Van, Belgrat ve Bağdat’ta da baruthâneler
tesis edildi. Ayrıca Güneydoğu Anadolu’da Sivas
ve Malatya yörelerinde güherçile kalhânelerinde
basit usûllerle barut üretildi.
Yeniçeriler, ateşli silahlar kullanmaya başlamadan
önce barut yalnızca Cebeci Ocağının ihtiyacı
için kullanılıyordu. Cebeci Ocağından Şerhanı
tî (Barutçubaşı) baruthâne nâzırlığı yapıyordu.
Yeniçerilere tüfek verilmesinden sonra Yeniçeri
Ocağında da Barutçubaşı idâresinde bir barutçu
birliği kuruldu. On sekizinci yüzyıla kadar tüfekotu
veya fitilotu denen ve basit usûllerle üretilen
barutun iyileştirilmesi ve baruthânelerin modernleştirilmesi
için Hollanda ve İngiltere’den uzmanlar
getirtildi. Yapılan incelemeler ve hazırlıklar
neticesinde İstanbul’daki bütün eski tesisler
kapatılarak 18. yüzyılın ortasında Bakırköy’de
Baruthâne-i Amire kuruldu. Gelibolu ve Selânik
baruthâneleri de buraya bağlandı. Barut yapımı
ve perdahı için Cebeci Ocağında Özel bir uzmanlık
sahası geliştirildi. Buradan yetişen barutçuların
sayısı 300 civârındaydi. Kurumun idâresi Baruthâne-
i Âmire emini denilen yüksek rütbeli bir
kimse tarafından yürütülüyordu. Hesap işleri de
Muhasebe-i evvele (Baş Muhasebe) bağlı, Baruthâne-
i Amire hazinesince yürütülüyordu.
Askerî sahada köklü yenilikler yapmayı tasarlayan
Sultan Üçüncü Selim Han baruthânelerin
ıslâhını ikinci defa ele aldı. Onun zamanında baruthâneler
tek idâre altında birleştirilerek Baruthâneler
Nâzırlığı kuruldu. Avrupa’dan gelen uzmanlar
aracılığıyla Bakırköy Baruthânesi bir defa
daha modernleştirildi. Küçükçekmece’nin Azadlı
köyünde Azadlı Baruthânesi adıyla eski güç
kaynakları yerine su gücüyle işleyen yeni bir tesis
kuruldu. Gelibolu ve Selânik baruthâneleri kapatıldı.
Baruthâneler on dokuzuncu yüzyılın başında
döner sermayeli ve yarı özerk bir kurum niteliği
kazanarak 1826’da Yeniçeri Ocağının kaldırılmasından
sonra Tophane Nezâretine bağlandı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir