Dik durun, yüksek olmayan, sakin bir ses tonuyla konu
şun ve göz temasından kaçınmayın. Gerilimli görünmemeye
ve konuşmamaya çalışın, çünkü bu gerçekten olumsuz yanıt
almanıza neden olabilir. Kendinizi çok kötü hissediyor bile
olsanız, kazanmaya dönük, üstün bir tutum sergileyin.
Bir topluluğun karşısında konuşma korkusu, sizi iyi bir
izlenim yaratmaktan alıkoymasın. Öğrenim gördüğüm okul
olan City Üniversitesi İşletme Fakültesi’ne ders vermek ü-
zere çağrılmasaydım, bu benim için hâlâ bir engel olabi
lirdi. Bu davet büyük bir onurdu, ama aynı zamanda kaygı
vericiydi. Birçok kişi, topluluk önünde konuşmaktan çeki
nir, ama benim için daha zorlu bir deneyimdi. Aynı üni
versitede, mezun olacağım sırada yaptığım sözlü sunuş öğ
retmenlikte ilerlememi engellemişti. Diksiyonum yüzünden
yüzüme bir kapıyı kapayan okul, beni konuk profesör ola
rak geri çağırıyordu.
Öğretmenliğimin ilk gününde bana gösterilen sınıfa
girdim. Öğrenciler sınıfı tümüyle doldurmuştu. Öyle ger
gindim ki tüm kayıt kağıtlarını yere düşürdüm. Biri onları
toplamama yardım etti (çok şükür kimse gülmedi) ve sını
fın önüne geldiğimde, sakinleşmenin en iyi yolunun yok
lama almak olduğuna karar verdim. Kartlara sıralanmış tüm
öğrenci isimlerini yavaşça, sakin sakin okudum. Böylece, yoklamayı bitirdiğimde normal bir ses tonuyla konuşuyor
dum; söylemeyi planladıklarım üzerinde yoğunlaşabilecek
duruma gelmiştim.
Birkaç hafta ders verdikten sonra gerginliğimi üzerim
den attım ve topluluk önünde konuşmaktan zevk almaya
başladım. Bu, bana bugüne kadar çok şey kazandıran bir
beceridir.