Bebek doğduğu andan itibaren beyni dış dünya ile kendi yapısına uygun olarak yoğun iletişime girer. Bebek beynindeki nöronlar (sinir hücreleri) her dakika çevreden aldıkları veriler ile var olan sinir hücreleri arasında yeni bağlar kurarlar ve beynin sağ lobunu geliştirirler.
Sağ beyin lobu insanoğlunun görsel beynidir de denebilir. Sanat ve hayal gücü becerileri de sağ beyin lobunun ana unsurlarındandır. Bu bölge bebeklerde doğduktan sonra 3 yaşına kadar inanılmaz bir hızla gelişir ve bebek beyni açılmayı bekleyen pencereler örneğinde olduğu gibi çevresinde gördüklerini diğer duyularıyla da ilişkilendirip sağ beyin lobuna kaydeder.
Bu dönem bebeğin beyninin yetişkinlikte nasıl çalışacağının altyapısı kurulur. Yetişkinlikte algı açıklığı, çabuk ve kolay öğrenme benzeri beyin işlevleri doğumdan itibaren 0-48 ay sürecinde beynin altyapısının belli bir biçimde kurgulanmasıyla elde edilir. Okul öncesi eğitim uzmanı Doç. Dr. Ahmet Aydın’ın sözleriyle “Bebek beynini bir santrala benzetebilirsiniz. İlk yıllarda bu santralın 50 hatlık mı yoksa 1000 hatlık bir santral mı olacağı sizin bebeğinizle iletişiminize ve uygulamalarınıza bağlı olacaktır.”
Bu bağlamda yanlış anlaşılmalara yol açmamak üzere tüm ebeveynlerden sol beyin mantığı çerçevesinde, klasik bir okul öğretmeni formatıyla kollarını sıvamamaları gerektiğinin altını çizmek istiyoruz.
Tüm bebek sahibi bireylerin bebek beyninde etkin ve kalıcı öğrenmenin 5 ana unsurunu çok net ve iyi kavramış olmaları gerekmektedir.
- Büyük ebatlarda ve yüksek çözünürlükte görsel içerikli çalışma materyalleri
- Net ve sevecen bir ses tonu (ki genelde anneler bebekleri ile bu tonda konuşurlar)
- Koşulsuz sevgi dolu keyif ortamı
- Bebeklerin dikkat aralığına uygun sürede aktivite (Bebeğin yaşına göre 1 ila 5 dakika arasında değişebilir)
- Sürekli tekrar