DANTE ALİGHİERİ

DANTE ALİGHİERİ

DANTE ALİGHİERİ

XIII. yy’ın sonuyla XIV. yy’ın başında yaşayan, şair ve hümanist Dante, hem doğduğu şehir Floransa’nm siyasî hayatında önemli bir rol oynadı, hem de, Beatrice Portinari’yle sarsıcı karşılaşmasının anısını bıkıp usanmadan ele aldığı eserleriyle Ortaçağ İtalyan şiirine en duygulu sayfalan kazandırdı. Ansızın ölen sevdiğinin hayalini biçimden biçime sokarak «Yeni Hayat» (Vita Nuova) adlı eserinde, öteki dünyadaki haliniyse ölümsüz İlahî Komedya’da (La Divina Commedia) anlattı.

Floransa’da, 1265 yılında, Guelfolara (Papa yanlıları) bağlı, asil ve zengin bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Dante, çok küçük yaşta babasını kaybetti. 1285’te Gemma di Manetto Donati ile yaptığı evlilikten Jacques, Pierre, Antoine, Jean adında dört çocuğu oldu. Ancak Dante’nin bütün şiirlerinin ilham kaynağı, ilk kez 1274’te karşılaştığı (Vita Nuova’ya göre) Beatrice’dir. Folco Portinari’nin kızı, Simone dei Bardi’nin de eşi olan Beatrice, 1290’da öldü.

KLASİK BİR EĞİTİM

Dante’nin gençliğinde gördüğü öğrenim konusunda pek az bilgi vardır. Vita Nuova, şairin kutsal metinleri çok iyi bildiğim; Aristoteles’in eserleriyle haşır neşir olduğunu; Vergilius, Ovidius ve Horatius’u büyük bir dikkatle okuduğunu gösterir. Aynca bu eser, Dante’nin, Dante de Maiano gibi şairlerle, dölce stil nuovo’yu (yeni tatlı üslup) destekleyenlerle (özellikle de Guido Cavalcanti’yle) yakınlık kurduğunu düşündürür. Cicero’nun eserlerini halk diline kazandıran, «Rettorica» ve «HazinelerKitabı» (Li Livred Dou Tresor) kitaplann yazarı Brunetto Latini, Dante’nin hocasıydı. Şair, Lati-ni’nin önerisiyle, Boethius’un «Felsefenin Avuntusu Üzerine» ve Cicero’nun Dostluk (De Amitia) gibi felsefî eserleriyle tanıştı. Bu tanışma, Beatrice’nin ölümünden sonra, şairin Santa Maria Novella-’lı dominikenlerin ve Santa Croceli fransiskenlerin dinbilim okullarına sık sık gitmesine sebep oldu. Dante bu okullarda Aquinolu Aziz Tommasso’nun felsefesini öğrenmeye başladı.

Dante, bir yandan bilgi ve görgüsünü, öte yandan kişisel deneyimini artırdı; Vita Nuova’da şair stil nuovo’nun (yeni üslup) çıkmazını yansıtır. Dante’nin otobiyografisine dayanan bu aşk roma-
nında, felsefî anlamda ele alman Aşk, alegorik ve asil bir olarak tasvir edilen Bilgelik’e yönelir. Dante, Arnaldc 2 lo’nun alegorik ve öğretisel kompozisyonlara dayanan. doğrultusunda «Kafiyeler»i (Rime) yazdı; bu eserinde yerle; ğerlere bütünüyle karşı avangard bir metod arayışındadır

SİYASETTEN SÜRGÜNE

Dante hareketli bir sosyal hayat sürdü; Campaldino Sc.:: (1289) Ghibellino kentlerine (imparatorluk yanlıları) karş: ; tı. Charles Martel’in şehri ziyareti sırasında (1294) onu kar;_ şövalyelerden biri de Dante’ydi. Şair daha sonra Floransa huriyet Konseyi’nde çeşitli görevlerde bulundu. Bu sıraca : deki hayat, asil olmayan ancak ticaretle zenginleşen Cer”, sinin tarafını tutanlarla (Beyaz Guelfolar) aristokrat Donan ; ni destekleyenler (Siyah Guelfolar) arasındaki çarpışmalar”, den altüst olmuştu. Dante, Beyaz Guelfoların yanındaydı r 1300’de San Gimignano şehrine elçi olarak gitti. Şairin arr.a. yalıların destek verdiği Papa VIII. Bonifatius’un siyasetin; Guelfo birliğinin yeniden canlandırılmasına katkıda bukrr-Daha sonra Papa’nın öfkesini yatıştırmak için Roma’ya der.: te bu sırada Charles de Valois, VIII. Bonifatius’un isteğiyle : şan taraflara arabuluculuk yapmak için Floransa’ya gitti: g-: lanarak iktidarı ele geçirdi ve Siyahlan sürgüne göndere” •-iptal ettirdi. Dante 27 ocak 1302’de kamu hizmederinder. a. iki yıllık sürgün ve para cezasına çarptırıldı; parayı ödeşir -ortaya çıkmayınca hakkında ölüm cezası verildi. Boyler; . te’nin yirmi yıllık sürgün hayatı başladı. Şair, affı için ilen; _ ■ şardarı reddetti. 1302’de San Godenzo del Mugello’da (Te Beyazların düzenlediği ve sonradan ortaya çıkarılan bir k: ~ ya katıldı. Bu olay şair için Venezia, Bologna ve Lucca araşır.:., çen göçebe bir hayatın başlangıcıydı. VIII. Bonifatius’un z.-~ den sonra yerine gelen IX. Benoît daha uzlaşmacı görün— : ancak Dante’nin affedilme umudu boşa çıktı. Gitgide yaşartan, Floransak sürgünlerden de soyutlanan Dante, «ffeV ~ na ne yaptım» (Populae mei, quid feci tibi?) adında macz-~ mektup yazdı. Söz konusu eser henüz bulunamamıştır. C t_ nın da tutuklanması Dante’nin sürgün hayatında çektiği a” ğalttı. Ekim 1306’da Franceschino Malatesta’nın yanında >. şair, 1307’den 1311’e kadar da Guido di Battifolle’nin Pcrr Casentino şatosunda yaşadı; İtalya’da imparatorluğun gür-.”. tırmak amacıyla, küçük bir ordunun başında Luxembourg rar len VII. Heinrich’e boş umudar bağladı. Ancak VII. H:_”-1313’te öldü. Dante, İtalya’nın siyasî ve ahlakî açıdan esk. ra
«Dante’nin Rüyası»

(Dante Gabriel Rosetti’nin eseri, Liverpool Müzesi). Ön-Raffaellocu ressam D.G. Rosetti, Dante’nin sanatının hayalî yönünü öne çıkarmıştır.

:şacağma dair kurduğu hayaller yıkılınca, kendim tamamen :e verdi: İlahî Komedya’da tarihin bir kıyamet gibi ele alınma-: hayal kırıklığının işaretidir. 1320’ye kadar Verona’da yaşa-Dante, bu tarihte Ravenna’ya gitti; içinde hâlâ yurduna dön-:mudunu taşımaktaydı. Venedik’te Guido Novello Kontu’nu il ettiği bir görevden dönüşünde, 14 eylül 1321’de öldü.

AĞINDA FAAL BİR ROL (YNAYAN ŞAİR

ante, İtalyan edebiyatının bu ünlü kişisi, çağının derin tarihî :şümlerinin tam ortasında yer aldı. Bir yanda, Ortaçağ’ın ev-ü kuramlarım güçlendirmeye çalışan yeni yerel iktidar odak-5te yanda, VIII. Bonifatius ve Philippe le Bel’in (Yakışıklı Phi-‘ temsil ettikleri Kilise ve İmparatorluk karşı karşıya geldiler, conusu siyasî ortamda yurdundan uzaklara sürülen gözlem-ı Dante, «Monarşi Üzerine» (De Monarchia) adlı denemesini, olan otoritesini yeniden kurmaya çalışan VIII. Heinrich’e it-tti. 1313-1318 yıllarında basılan bu Latince eser üç kitaptan iana gelir: birinci kitapta Dante, evrensel barışın tek güven-alarak gördüğü imparatorluğun, bütün uygarlığın refah ve uluğu için taşıdığı hayatî önemi ispatlamaya çalışır. Şair, i kitapta, imparatorluğun hukuken Roma halkına ait olduğu-patlama amacıyla, tarihî olayları temel alır. Üçüncü kitapta, ’nın otoritesiyle imparatorluk arasında var olması gereken yansıtılır; iki otoritenin birbirinden bağımsız olduğu ve ol-n gerektiği sonucuna varılır. Monarşi Üzerine’de Dante’nin şişir amaç güttüğü ortadadır, yine de genel olarak Dante’nin :rinde siyaset’i şiirsel’den ayırmak güçtür. Bu iki unsur ara-ki birlik Dante’nin yeni tatlı üslup kalıplarını kesin olarak teresine sebep olmuştur. Bu tutum, edebiyata has arayış im-rım kullanarak çağım tanıyıp anlamaya çalışan yeni bir ay-najını müjdeler.

ALYANCA’NIN SAVUNULMASI

nte, sürgünde iki önemli didaktik eser daha yazdı. 1304’te yıp 1307’de yarım bıraktığı «Ziyafet» (İl Convivio) adlı ese-şair, güncel bilginin yalnızca eğitim görmüş kesime değil ge-ılk kitlesine de öğretilmesi gerektiğini ifade eder. «Prensleri,
İLAHÎ KOMEDYA

130-14(1 mısralık 100 kanto’dan oluşan eser, 33 kanto’luk 3 bölüm (Cehennem, Araf, Cennet) ve bir prolog şeklinde düzenlenmiştir. Nazım biçimi, üç mısralı kıtalardan oluşan terza rima’dır. İlk kıtanın ikinci mısraı bir sonraki kıtanın birinci ve üçüncü mısralatıyla kafiyelidir.

Dahî Komedya, 1300 yılının kutsal haftası boyunca Dante’nin gönül gözüyle gördüğü bir yolculuğun, ruhlar ülkesinin üç bölgesinden geçerek Tann’ya kavuşma yolunda verdiği gerçek bir sınavın hikâyesidir. Şair, Beatrice’nin yolladığı kılavuz Vergilius ile karşılaşır. Vergilius, onu, üzerinde «Ey buradan geçenler! Her türlü umudu bırakınl» yazan Cehennem kapısına götürür. Cehennem, iç içe geçmiş dokuz çemberden meydana gelen bir huniyi andınr. Çemberler de birçok bölgeye ayrılmıştır; son çemberin merkezinde Şeytan vardır. Yolculuğun ilk bölümü sona ererken iki şair Araf’a vanrlar. Araf, okyanusun ortasında kaybolmuş bir adada, yedi yuvarlak taraçadan oluşan bir dağ üzerindedir. Burada günahkârlar Cennet’e gitmeye hazırlatmaktadır. Araf’ın tepesine gelindiğinde, Hıristiyan olmayan Vergilius Dante’den ayrılır. Artık gezgin şairin adımlarına yön veren Beatrice’dir; onun tek bir bakışı bile Dante’nin Yeryüzü’nden kopup Cennet’in dokuz küresine varmasına yeter. Yolculuğun sonunda Dante, göğün en yüksek katını görür. Beatrice burada seçilmiş ruhlar arasındaki yerini alır. Şair ise, hayranlıkla, Tann’nın yüceliğini seyre dalar.

İlahî Komedya, sınıflandırılamayan bir eser olarak kaldı; hakkında değişik yorumlar yapıldı; zamanının ahlakî ve siyasî tablosunu çizdiği; imparator ve Papa’nın otoritesi altında birlik ve uzlaşmaya bir çağrı olduğu; şairin ruhunu parçalayan dinî dramın hikâyesini anlattığı söylendi. Dante’nin güçlü kişiliği, Italyan edebiyatının bu ilk şaheserinde ortaya çıktı. Geniş bir kültür ve verimli bir hayalgücüne dayanarak eksiksiz bir simetriyle oluşturduğu eserinde Dante fantastik sahneler ile tan-nsal mutluluk ve saflığın olağanüstü bir güzellikte yansıtıldığı sahnele-. ri bir arada vermişti. İlahî Komedya, ifade açısından zengin, özgün, renkli ve gerçekçi bir dille (Toskana lehçesi) yazılmıştır.
baronları, şövalyeleri ve bütün öbür soylu kişileri (…) erkekler kadar kadınları da (…) okumuşlar kadar halkı da» felsefe dünyasına sokmayı amaçlayan bu girişim önemli bir yeniliktir; çünkü ilk defa halk diliyle felsefe yapılması bu dilin kültürel bir değer taşıdığını doğrular. Bu bilgiler ışığında Dante’nin bir başka tamamlaya-madığı eseri değerlendirilmelidir: «Halk Dilindeki Belgrat Üzerine» (De vulgari eloquentia, 1303, 1305). Dante, bilginlerin ilgisini uyandırmak amacıyla Latince yazdığı bu eserinde halkın konuştuğu İtalyanca’mn bilimsel incelemesine girişir. Oysa sorunun, bir dilbilim sorunu olmaktan çok, sosyal ve siyasî şartlardan kaynaklandığı görülür. Dante’nin sanatı, Rime’den İlahî Komedya’ya bir değişim süreciyle şekillenir. Bu süreç yalnızca halk dilinin tarihini içermekle kalmaz Dante’nin şiirindeki değişiklikleri de kapsar. Nitekim Dante, kendisini bir tür havari olarak görür; insanlan ileri sürdüğü siyasî-dinî reformun kaçınılmaz olduğuna inandırmakla yükümlüdür. Dante’nin şiiri, hem ulaşmayı amaçladığı hedefler, hem de bu yolda yaratmayı başardığı fantastik evren sayesinde o zamana kadar bilinmeyen doruklara yükselir. Eserin üç bölümünde de bütün insanca tutkular olanca gerçeklikleriyle yer alır. Bu gerçeklik, şairin Cehennem veya Cennet tasvirlerindeki canlı ifadesinden çok fantastik yolculuğun her unsurunu kesin bir tarihî sosyal yoruma bağlama becerisiyle kendini gösterir. □
Dante’nin kılavuzu Vergilius.

XIV. yy’a ait bir Italyan elyazmasından alınan bu minyatür İlahî Komedya’nm XXXIII. kanto’sunu tasvir eder.
Dante ve Vergilius Cehennem’te.

DelacroıYnın 1822 Sergisi’nde yer alan bu resmi« Cehennem»in VIII. kanto’sundan esinlenmiştir.
DANTE VE RESİM SANATI

Giotto okulundan (mesela Assi-si’deki kilisenin alt bölümündeki freskler) sonra da sayısız sanatçı Dante’den ilham aldı; Flo-ransa’da Andrea del Castagno, Domenico di Michelino, Be-nozzo Gozzoli; Vatikan’da Raf-faello (Le Parnasse); Paris’te Ingres (Apotheose d’Homere). Şairin ünlü eseri İlahî Komedya zengin bir ilham kaynağıydı. Boticelli-‘den sonra, XIX. yy’da Delacroix (Dante ve Vergilius Cehennem’de), Dante Gabriel Ro-setti, Gustave Dore (bütün eseri resimlendi), Füssli ve William Blake İlahî Komedya’yı konu alan resimler yaptılar. Rodin, eserin tamamını devasa bir heykelle yansıttı (Cehennemin Kayısı). XX. yy’da Salvador Dali için de İlahî Komedya bir ilham kaynağı oldu.
AYRICA BAKINIZ

► [B.ANŞLI Italyan dili ve edebiyatı

Rate this post
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*