DEY. Diken üstünde oturmak, bir yerde güvensizlik ve tedirginlik duymak

DEY. Diken üstünde oturmak, bir yerde güvensizlik ve tedirginlik duymak

DEY. Diken üstünde oturmak, bir yerde güvensizlik ve tedirginlik duymak

DEY. Diken üstünde oturmak, bir yerde güvensizlik ve tedirginlik duymak

 

— DEY. Diken üstünde oturmak, bir yerde güvensizlik ve tedirginlik duymak.
— Anat. Oldukça büyük bazı kemik çıkıntılarına verilen ad. (Burun dikeni, kürek kemiği dikeni, kalçanın ön-üst ve ön-arka dikenleri). || Diken altı, kürek kemiğinin dikensi çıkıntısının altında bulunan.2 || Diken altı çukuru, kürek kemiğinin arka yüzünde bulunan çökek. || Diken altı kası, büyük bir kısmı diken altı çukuruna yapışık bulunan ve kol kemiğinin büyük tümseğinin orta kısmına bağlanan üçgenimsi kas. || Diken arası, omurların dikensi çıkıntıları arasında bulunan: Dikenarası kaslar. || Diken üstü, kürek kemiğinin dikeni üstünde bulunan. || Diken üstü çukuru, kürek kemiğinin arka yüzünde bulunan, altta diken çıkıntısıyle sınırlı oyuk. || Diken üstü kası, diken üstü çukurunun üçte ikisine yapışık bulunan ve kol kemiğinin büyük tümseğine bağlanan kas.
— Balık bil. Balıklarda çok değişik biçim gösteren uzantı ve çıkıntılar. (Bunlar başta kemik çıkıntısı, özellikle solungaç kapağı şeklinde veya tek parçadan ibaret sert ve sivri kılçık şeklinde olur. Bunlara, duruma göre diken veya dikenli kılçık denir.) || Diken ısınlar, balıkların yüzgeçlerinin dik ve gergin durmasını sağlayan, her biri tek parçadan ibaret, sert ve sivri çubuklar; yüzgeç kılçıkları.
— Bot. Bk. ANSİKL.
— Din. Kutsal dikenler, İsa’nın çile devresinde, başını örten saz tacından çıkarılan mızraklar. Bk. TAÇ.
— Zool. Diğerlerinden daha sert olan, sabit veya hareketli kıllara verilen ad. Böceklerde derideki her türlü sivri uzantı.
— ANSiKL. Bot. Bitki morfolojisinde bitkilerin odunlu gövdelerinden çıkan sivri uzantılara diken denir. Bunlar iğne şeklindeki dikenciklerden farklıdır; çünkü dikenler alttaki ana doku yırtılmadan koparıla-maz. Dikenler dal (çakal eriği), yaprak (sarıçalı, kaktüs), yaprak sapı (geven), kulacık (yalancı akasya) gibi çeşitli organların değişikliğe uğramasından oluşur.
+ Diken diken blş. sıf. Dikleşmiş (kıl veya tüy): Omuzlarına kadar çıplak olan kolları soğuktan diken dikendi (Sabahattin Ali). || Dikeni bol olma: Gül fidanı diken dikendi.

Rate this post
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*