Dijital Mahremiyetimiz Tehlike Altında

Yeni“dünya Düzensizliği”

1 İshak KAHRAMAN

Türkiye Bilişim Vakfı tarafından geçtiğimiz ay “dijital mahremiyet” konferansı düzenlendi. ”Mahremiyet: Başlangıç mı, Son mu?” konulu uluslararası konferansta konuklara dijital haklar ve düzenlemelerle ilgili tam bir keşmekeş yaşandığı belirtilerek, “Yeni dünya düzensizliğine hoş geldiniz.” dediler.

Toplantının konusu “Mahremiyetin sonu mu, başlangıcı mı? Bütün bu dijital karmaşaya rağmen mahremiyeti koruyabilir miyiz? Yoksa mahremiyetin sona ermesi mi gerekiyor?” Bu projenin yapılmasındaki en önemli amacı, yapılacak tartışmalar sonucunda kamuoyunun önemli kazanç sağlayacağı idi.
Konferansta Konuşulan W Diğer Konular

Mahremiyette ilgili kaygılar giderek artıyor

Türkiye’de kişisel verilerin korunması anayasal hak olsa da mahremiyet ve kişisel veri korunması konusunda özel bir yasa henüz yok. 2003’ten beri yürürlüğe girmeyi bekleyen bir yasa taslağı var. Bu yasa yürürlüğe girse bile mahremiyetin korunması konusunda Türkiye’nin yapacağı çok şey var. Çürüflü mevzuat ve kanunlar problemin asıl can alıcı noktasını ortadan kaldırmıyor.

Mahremiyet saldırı altında

Arama motorları, kredi kartı şirketleri, güvenlik sistemleri ve bilgisayarlar tarafından gözetlendiğimizi biliyor musunuz? Herhangi bir arama motoru kullandığınızda, bu aramanız büyük bir veri tabanında saklanıyor. Kişisel bilgileriniz herkese açık bilgi haline gelebiliyor. Kolaylıkla üretilip kopyalanan bu bilgilerden kurtulmak oldukça zor. Çünkü google’daki bütün bilgiler 2038 yılına kadar saklanıyor.

Dijital Mahremiyet İhlalleri

Gmail kullanılırken, google’de yapılan aramalar sırasında adres bilgileri ve bütün e-postalar görülebiliyor. Ev adresin, banka hesabı ve yapılan arama detaylan bilinip kaydedilebiliyor olması daha da tehlikeli. Sosyal ağlar sayesinde artık insanların coğrafi olarak nerede olabileceğinin bilinmesi de bunun tuzu biberi oluyor.