Meşhûr hadîs âlimlerinden. Adı, Esed bin Mûsâ bin İbrâhim bin Velîd bin Abdülmelik bin Mervân bin Hakem el-Emevî’dir. Büyük bir hadîs âlimi olup, hadîs hâfizl arından idi. “Esedü’lHadîs=Hadîs aslanı” lakâbı ile meşhûr oldu. 132 (m. 749) senesinde Mısır’da veya Basra’da doğduğu rivâyet edilmektedir. Mısır’a yerleşti. 212 (m. 827; senesinin Muharrem ayında orada vefât etti. Büyük bir hadîs âlimi olan Esed bin Mûsâ, birçok âlimden ilim aldı. Hadîs-i şerîf öğrenmek için çok seyahat etti. Uzak yerleri dolaşıp hadîs öğrendi. Bu ilimle ilgili tasnif edip, kitap hâline getirdiği birçok eserleri vardır. O, îbn-i Ebî Ri’b, Leys bin Sa’d, Şu’be, Muâviye bin Sâlih, Muhammed bin Talha, Hammâd bin Seleme ve daha pekçok âlimden ilim öğrendi ve hadîs-i şerîf rivâyet etti. Kendisinden de, Ahmed bin Sâlih-i Mısrî, Rebî’ bin Süleymân, Muhammed bin Abdürrahim el-Berkî, Mikdam bin Dâvûd er-Raînî ve daha birçok âlim rivâyette bulunmuşlardır. Onun rivâyet ettiği hadîs-i şerifler, Sünen-i Ebû Dâvûd, Sünen-i Nesâî, Sahîh-i Buhârî’nin ta’likînde yer almaktadır. O, hadîs ilminde sika (güvenilir; ve zekî râvilerdendir. îmâm-ı Buhârî, O’nun hadîsi şeriflerinin meşhûr olduğunu bildirmektedir. îmâm-ı Neisâî, Iclî, Bezzâr ve îbn-i Kâni’ O’nun hakkında: “O, Şeyhaynm(Hz. Ebû Bekir ile Hz. Ömer’in; faziletlerini bildiren hadîs-i şerifleri toplayıp bir kitap yazdı ” Abdülhak da, “Ahkâmü’l-Vüstâ” adındaki eserinde: “Esed bin Mûsâ’mn oğlu Sa’îd, Tâbiînin faziletlerini bildiren hadîs-i şerifleri topladı ve bir kitap yazdı. Bunların çoğu, babasının ve ondan rivayette bulunan âlimlerin bildirdikleri idi” diye yazmaktadır. Rivâyet ettiği bir hadîs-i şerifte Peygamberimiz (s.a.v.; buyurdular ki, “Peygam berlerden biri9 bir defasında havm ine beddua edip onların helak edilmesini isteyince, ona denildi ki; “Onlara dışarıdan bir düşman m usallat edilm esini ister m isin?” O da; “Hayır!99 dedi. Tekrar “açlıkla cezalandırılm alarını iste r m isin?99 diye sorulunca, buna da “Hayır!” dedi. Bunun üzerine: “Onların ne ile cezalandırılm asını istiyorsun?” denilince, O şöyle cevap verdi: “Onlara öyle âni bir ölüm verilsin ki, canlarını yakıp, sayılarını azaltsın! Nihayet, onlara az&b olarak tufan gönderildi.99 1) Tezkiret-ül-huffâz cild-2, sh-40^2 2) Tehzîb-üt-tehzîb cild-1, sh-260 3) Şezerât-üz-zeheb cild-2, sh-27 * 4) M u’cem-ül-müellifîn cild-2, sh-241 5) el-A’lâm cild-1, sh-298 Meşhûr Arab dili âlimi. İsmi, Abdülmelik bin Kureyb bin Alî bin Esmâ el-Bâhilî olup, künyesi Ebû Sa’îd’dir. Dedesinin ismi Esmâ’dır. Dedesine nisbetle Esmâî denir. Esmâî diye meşhûrdur 122 (m. 740) senesinde Basra’da doğup, 216 (m. 831; târihinde yine orada vefât etmiştir. Vahâlar ve kırlarda yaşıyan Araplar arasında ^ çok dolaşmıştır. Onlarla alâkalı haber ve bilgileri toplamıştır. Bu bakımdan Arap diline büyük hizmetleri olmuştur. Topladığı bilgileri, halifelere takdim ederdi. Buna karşılık, halifeler ona mükâfat ve hediyeler verirlerdi. Bildirmiş olduğu haberler gâyet çoktu. Abdullah bin Avn, Şû’be bin Haccâc, Ya’kûb bin Tahlân, Mis’ ar bin Kedâm, Süleymân bin Mugîre, Kurre bin Hâlid gibi büyük zâtlardan (r. anhüm) rivâyetlerde bulundu. Ondan da, kardeşinin oğlu Abdurrahmân bin Abdullah, Ebû Ubeyd Kâsım bin Sellâm, Ebû Hâtim esSicistânî ve daha başka âlimler de ondan rivâyette bulunmuştur. Basralıdır Hârun Reşîd zamanında Bağdad’a gelmiştir Esmâî, Kur’ân-ı kerîm ve hadîs-i şerifi açıklamakta çok titizlik gösterirdi. Bilmezse aslâ açıklamaya girmezdi. Ama, Kur’ân-ı kerîm ve hadîs-i şeriften bir kelime, âyet veya cümlenin ma’nâsı sorulunca, “Araplar bu kelimenin ma’nâsı ıçm, böyle söylerler Ancak âyet-i kerîmede ve hadîs-i şerifteki murâd olan (kastedilen; ma’nâyı bilmiyorum” derdi. 1 @© İslâm alimleri Ansiklopedisi FADL BİNDOREYN EL-H&FIZ Halife Hârun Reşîd ona çok alâka gösterirdi. Bir ara uzun müddet görüşmemişlerdi. Esmâî, Hârun Reşîd’in yanma gelince, “Bizi artık unuttun. Sana bir kötülük mü yaptık da, bize uğramıyorsun?”’ demiştir. Âlimlerin hakkında buyurdukları: Yahyâ bin Maîn; onun rivâyetinde sika (güvenilir) olduğunu söyler. îbrâhim el-Harbî: “Basra’daki Arap dili âlimlerinin bir kısmı Ehl-i bid’at idiler. Fakat, şu meşhûr dört zât, Ehl-i sünnet i’tikâdmda idiler. Bunlar: Ebû Amr bin Alâ’, Halil bin Ahmed, Yûnus bin Habîb ve Esmâî’dir.” Muhammed bin tbrâhim bin Müslim Tarsûsî, Ahmed bin Hanbel ile Yahyâ bin Maîn’in, Esmâî’yi sünnet-i seniyyeye bağlı olduğu için, medhettikierini söylemişlerdir. Esmâî’nin çok eserleri vardır. Ba’zılan şunlardır: 1. el-tbil, 2. el-Ezdâd, 3. el-Müterâdif 4. el-Fark, 5. Şerh-i Dîvân-ı Zir-Rumme.
ESED BİN MUSA
24
Nis