FATİH DEVRİNDE DENİZLERDE VE DENİZAŞIRI
YERLERDE YAPILAN SAVAŞLAR
FATİH DEVRİNDE DENİZLERDE VE DENİZAŞIRI
YERLERDE YAPILAN SAVAŞLAR
1) Ege Adalarının Alınması: Fatih devrine gelinceye değin Osmanlıl denizlerde esaslı bir başarı gösterememişlerdi. İstanbul’un fethinden sor girişilen istilâ savaşlarında donanmaya önem verildi. Bu arada Ege ada| rından önce İmroz, Taşoz» Bozcaada, Semadrek ve Linini (1456), daha sor da Midilli (1462) ve Eğriboz adaları alındı (1470).
2) Kıran Hanlığının Osmanlı Devletine Bağlanması (1475): Kara<
niz’in güney ve batı kıyılarının Osmanlı ülkesine katılmasından sonra. Fal Kırım yarımadasını ve Azak denizi dolaylarını da elde etmek istedi. Bu tar lerde Kırım ve Azak denizi kıyılarında Cenevizlilerin bazı ticaret koîoı ii«! vardı. Bunların içinde önemlileri Kefe ve Menküp idi.
Bu sırada Kırım hanları arasında kavga eksik olmuyordu. Fatih, Yınjj halkının ricası ve Kefe’de oturan bazı Ceneviz tacirlerinin kışkırtması Kınm’i’i alınmasına karar verdi. 1475 yılında Gedik Ahmet Paşa komutası! da hareket eden 300 parçalık bir Osmanlı donanması Kefe’yi kuşatt*. Ka<ş§ dan ve denizden yapılan saldırılar sonunda Kefe, kuşatmanın üçüncü güj kayıtma şartsız teslim oldu. Pek çok ganimet ve esir alındı. Gedik Ahi Paşa bundan sonra Don ırmağının ağzında bulunan Azak daha sonra Menküp kalelerini aldı.
Kırım’ın fethiyle Osmanlı devleti doğu ticaret yollarına sahip oldu, radeniz bir Osmanlı gölü haline getirildi. Kırım Hanlığı, Osmanlı devletjf bağlandı.
3) Rodos Seferi (1480): Rodos ve dolaylarındaki küçük adalar Ş| Jan Şövalyelerinin elindeydi. Şövalyeler öteden beri Osmanlı devletinin dil
manlarıyla işbirliği yapıyorlardı. Fatih, Ege adalarının fethinden sonra» Günl Anadolu yolu üzerinde bulunan Rodos adasının da Osmanlı ülkesine ka|| masını istedi. 1480 yılında Mesih Pa$a komutasında gönderilen bir Osmaiis donanma ve ordusu Rodos adasını karadan ve denizden kuşattı. Üç ay sûra kuşatma sırasında çok şiddetli savaşlar oldu. Fakat Mesih Paşanın beceriksif ligi ve son saldırıda esken yağmadan alıkoyması, adanın fethine engel oldf Osmanlılar pek çok kayıp vererek geri çekilmek zorunda kaldılar.
4) Yunan Adalarının Alınması ve İtalya Seferi (1479-1480): Fat
devrinin en önemli deniz savaşlarından biri de Gedik Ahmet Paşanın Yun
«tını alarak Napoli krallığına ait olan Otranto’ya yaptığı büyük danls d İr.
Fatih 1479 yılında Gedik Ahmet Paşayı Kefalonya, Zajnta ve Aya* «dalarının fethine memur etmişti. Ahmet Paşa kuvvetli bir donanma adaları kolayca aldı. Bu sırada Napoli kralı bulunan Ferdınand bu ■ahip olan Leonardo’yu himaye ettiğinden Napoli krallığı üzerine da fare karar verildi. Arnavutluk’un Avlonya limanından hareket edan Banma. Gedik Ahmet Paşa komutasında İtalya kıyılarına çıkarak Otranto İM kuşattı (1480). Türk ordusu şiddetli bir saldırıdan sonra şehri aldı. İtalya dehşet ve heyecan içinde kaldı. Gedik Ahmet Paşa orada bir kale il. Amacı burayı üs yaparak, Napoli’ye kadar yürüyüşlerine devam tt, Fakat bu sırada Fatih’in ölümü bu işe engel oldu. İkinci Beyazıt’ın k Ahmet Paşayı geri çağırması üzerine paşa, kaleye bir miktar asker koya-Jltıtnbul’a döndü. İkinci Beyazıt’m İtalyan seferine önem vermemesinden lirada çıkan Cem olayından yararlanan Napoli kralı, Otranto’yu geri aldı, n muhafızlarını kılıçtan geçirerek kalesini de yıktırdı.
Fatih’in Son yılları ve Ölümü (1481):
Fatih’in son yıllarında Osmanlı – Memluk ilişkileri bozuldu. Bunun nedeni Dulh’pflıroğullan beyliği ile Hicaz su yollan sorunu idi. Fatih’in, Dulgadır lifti ic işlerine karışması, Dulgadır beylerinden Şehsuvar Beyi himaye etmesi . /it catih’in kayınbiraderiydi), Memlukleri kuşkulandırmıştı. Çünkü, k’in buralara kadar sokulması Mısır için bir tehlike idi. Gene, bu sırada anlı hacıları, Hicaz’a giderken yollarda çok sıkıntı çektiklerinden yakın-r, Fatih’e baş vurarak buna bir çare bulunmasını rica etmişlerdi. Fatih e zaman Memluk sultanı bulunan Hoşkadem’e bir mektup yazarak Hicaz jrollnrınm onarılmasını istemiş ve bu iş için yardım teklif etmişti. Memluk nı ise bunu Osmanlılann Mısır iç işlerine bir karışması sayarak reddetmişti. Ger» bu tarihlerde Rodos seferi yapılmış, Mesih Paşa başarısızlıkla geri U?! ii. Bu olaylar Fatih’in üzülmesine etken oldu. Esasen Fatih bu sırada İdi Buna rağmen 1481 yılı baharında Osmanlı ordusunu alarak yola , Fakut nereye sefer yapılacağını söylememişti. Bununla birlikte bu sefeTİn (M ya da Mısır üzerine olması ihtimali vardı. Ordu, Gebze’ye geldiği İR Folih’in hastalığı arttı. Bunun üzerine Hüpkâr (Sultan) çayırı denilan I ordugâh kuruldu. Burada günlerce hasta yattı. Nihayet 1481 yılında gÂhtu çadır içinde öldü.
Fatih Devrinin Osmanlı Tarihindeki Yeri ve Önemi:
Fatih devri her yönü ile, Osmanlı devletinin en parlak bir dönemini *, Bunda, Fatih’in üstün kişiliğinin, kuvvetli kültürünün ve aakert dahl> Mnamli bir rolü olmuştur.
OahiMiılı imparatorluğunun kurucusu olan Fatih, bu imparatorlumu kur İlan V”i* «lll/mli bir plan ve programla hareket etmiş ve devrinin biitiin tek ImkAııIrtiıııılnn ve Rtratejileriııden yararlanmasını bilmiştir.
Katilı devrinde Osmanlı devleti toprak bakımından çok genişlemiş, A dulu v« Rumeli’de 20 kadar devlet ve beylik ortadan kaldırılrnı«tu. Fa danUleıdr ve denizaşırı ülkelerde seferler yapmıştır. İstanbul’un fethind’ Kont m bir yandan Ege adalarında fetihler yapmış, öte yandan Anadolu’n KartHİcm/ kıyılarında bulunan ve Osmanlı devletine bağlanmayan devleti Tuna’ nıp kuzeyinde bulunan Eflak ve Boğdan (Moldavya) beyliklerini Kırını Hıinlığmı Osmanlı devletine bağlayarak Ege denizini ve Karaden birer l ürk denizi haline getirmiştir. Devrinin sonuna doğru, kendisinden so‘ hemen hjç bir Osmanlı padişahının istilâsına teşebbüs etmediği İtalya’ya »elı:r yaptırarak Otranto kalesini almıştır.
{■atılı devri, yalnız bir istilâ ve genişleme devri olmakla kalmamış, devir aynı zamanda Osmanlı devletinin kültür ve uygarlık bakımından üstün ve parlak bir devrini teşkil etmiştir.
Fatih, bilgin ve şair bir kimse idi. Gençliğinde iyi bir öğrenim görmüf Arapça ve Farsçayı çok iyi bilirdi. Hatta, Rumca ve İtalyanca bildiği d söylenmektedir. Her fırsatta bilgin ve şairlerle düşer kalkar ve onlarla bil «el tartışmalar yapar ve yaptırırdı. Sarayında Türk, Rum ve İtalyan bil çair ve sanatçıları daima saygı görürdü. 1
Fatih. Istanbui’un fethinden sonra, bugün kendi adıyla söylenen semt Sahn-ı Seman adı verilen Fatih medreselerini, camisini, kütüphanesini ve in rethanesini yaptırmış, bu suretle İstanbul üniversitesinin temellerini atmış Fatih medreseleri az zamanda gelişmiş ve devrinin en büyük bir külliş’ (üniversite) olmuştur. Bu medreselerde başta dinî bilimler olmak üzere, bilimlerine de aynı derecede yer verilmiştir. Bu medreselerde Fatih devri en ünlii bilginleri ders verirlerdi.
Açık düşünceli, ileri görüşlü, tolerans sahibi, hümanist ve «aynı zaman büyük bir meşen olan Fatih, kendi zamanında İtalya’da başlamış olan hum nizına ve Rönesans hareketleri ile de yakından ilgilenmiş, dinimizin yas lamasına rağmen 1479 yılında İtalya’dan getirttiği Venedikli ressam Cent Bellini ve Constanzo de Ferraro gibi ünlü ressamlara kendisinin muhtelif p trelerini çizdirmiş ve îstanbul’un çeşitli resimlerini yaptırmıştır.
Fatih devrinde, başta İstanbul olmak üzere, Anadolu ve Rumeli’de çok saray, köşk, medrese, cami, kervansaray, han, hamam, yol, köprü, ka gibi bayındırlık eserleri vücuda getirilmiştir.
Fatih devrinde Osmanlı devleti silâh, savaş araç ye gereçleri ve Öz likle aavaf tekniği bakımından da çağdaş tüm Avrupa devletlerinden il İdi. Fatih, üstün kültürü ve geniş teknik bilgisi ile bu konuda da öncül atnıiftir. Dünyada ilk büyük toplar Fatih devrinde Türkler tarafından dök müy. İlk anırtma gülle atan havan toplan (Osmanlılar buna humbara derler Fatih’in (Ütün dahan ve buluşu ile gene bu devirde yapılmıştır. Fatih devrin
IlUyan Havlrlarin ka» va deniz Mvaşlarındaki baıanlarmuim (MI
M’Janl bu allâh ve «trateji üstünlüğüdür, h. bütün bu üstünlükleri yanında devlet kurucusu olarak d* fok .’» rol oynamıştır. Osmanlı imparatorluğunun temellerini atan. dUvfçt V« bunlarla ilgili kanun ve düzenleri koyan Fatih’tir. Onun ktlttli ylanan Kanunnamesi, Osmanlı devletinin ilk anayasası niteliğlnda-lı Okuma I, Fatih Kanunnamesi.)