Fatih Sultan Mehmet Hangi Zorlukla İstanbulu Fethetti
İstanbul’un Fethi (1453
Ana madde: İstanbul’un Fethi
Fatih Sultan Mehmet, İstanbul’un Fethi sırasında gemileri karadan yürütürken
İstanbul; 1000 yılı aşkın süredir devam eden Bizans İmparatorluğu’nun başkentiydi ve Ortodoks Kilisesi’nin merkeziydi. Bizans İmparatorluğu; çok geniş bir imparatorlukken aldığı yenilgilerle beraber tüm topraklarını kaybetmiştir ve dış dünya ile olan sınırları, başkenti olan İstanbul’un surları olmuştur. II. Mehmed; Bizans’ın İstanbul’a sıkışıp kalmasına ve hiçbir askeri etkinlik gösterememesine rağmen Bizans’a son verilmesine çok önemli görmüştür. Çünkü İstanbul’un bulunduğu mevki; Akdeniz ile Karadeniz arasındaki ticaret yolu ve İpek Yolu’na hakimdi. Ayrıca İstanbul Rumeli’den Anadolu’ya, Anadolu’dan Rumeli’ye geçişte kilit bir öneme sahipti. Bizans, Osmanlı ordusunun bu geçişlerini sürekli engelliyordu. Ayrıca Bizans; şehzadeler arasındaki taht kavgalarını, Haçlılar’ı ve Anadolu beylerini Osmanlı’ya karşı taarruza geçme konusunda sürekli kışkırtmaktaydı. İslam peygamberi Muhammed’in İstanbul’un fethiyle ilgili hadisi de şehrin fethi konusunda önemli bir yer ediniyordu. Bu nedenlerden dolayı II. Mehmed’den önce Yıldırım Bayezid ve II. Murad, İstanbul’u birkaç kez kuşatmışlardı ancak fethine muvaffak olamamışlardı. II. Mehmed; fethi gerçekleştirmek istemiş ve bu maksatla bir takım hazırlıklara girişmiştir. Bu hazırlıklar kapsamında; Yıldırım Bayezid’in, dönemindeki İstanbul kuşatmalarında yaptırmış olduğu Anadolu Hisarı’nın karşısına Rumeli Hisarı yaptırılmıştır. Böylece Karadeniz üzerinden İstanbul’a gelecek yardımların önü kesilmiştir. Avrupa’dan gelebilecek tehlikelere karşı II. Murad döneminde yapılmış olan barış antlaşmaları yenilenmiş[59] ve Mora Yarımadası ile Balkanlar’a kuvvetler gönderilmiştir. İstanbul civarındaki Vize gibi kaleler fethedilerek 400 parçalık bir donanma hazırlanmıştır. Ayrıca surları aşmak ve yıkmak için tekerlekli kuleler yaptırılmış ve Şahi topları döktürülmüştür. Bizans ise; savunma için surları onarmış ve Haliç’e zincir germiştir. Ayrıca Papa’dan ve Avrupa’dan yardım istemiştir.
6 Nisan 1453’de kuşatma başlamış, 18 Nisan’a kadar surlar; Şahi toplarıyla dövülmüştür. 20 Nisan’da deniz mücadeleleri başlamıştır. Bu durum karşısında paniğe kapılan Papalık ve Venedikliler’in göndermiş oldukları gemiler Osmanlı donanmasını aşarak Haliç’e girmiştir. Bu durum karşısında II. Mehmed, 22 Nisan gecesi 70 kadırgayı yağlı kızaklar üzerinde karadan yürütmek üzere Dolmabahçe’den Haliç’e indirmiştir. Böylece hem Haliç’e inen gemiler hem de Haliç kıyısına yerleştirilen toplar vasıtasıyla İstanbul’un Haliç tarafındaki zayıf surları dövülmüştür. Nihayet 29 Mayıs 1453 tarihinde Osmanlı ordusu; surlarda açılan gediklerden İstanbul’a girmiş ve şehir fethedilmiştir.
İstanbul’un fethinden sonra 1453-1517 yılları arasında kullanılan Osmanlı bayrağı.
İstanbul’un fethinden sonra 1453-1793 yılları arasında kullanılan Osmanlı donanma bayrağı.
İstanbul’un fethinden sonra 1453-1798 yıllarında kullanılan Osmanlı ordu bayrağı.
Bu fetihle beraber 1000 yılı aşkın süredir devam eden Bizans İmparatorluğu son bulmuş, Orta Çağ kapanıp Yeni Çağ açılmış, Ortodoks Kilisesi Osmanlılar’ın himayesine girmiş, II. Mehmed Fatih unvanını almış ve Osmanlı Devleti, İmparatorluk olmuştur. Ayrıca bu fetih İtalya’da Rönesans hareketlerinin başlamasına, Coğrafi Keşifler’in gerçekleşmesine ve feodalitenin ortadan kalkmasına zemin hazırladığı gibi Osmanlı İmparatorluğu’nun İslam dünyasındaki saygınlığını yükseltmiş ve yeni başkentinin İstanbul olmasını sağlamıştır.