Osmanlı Padişahları

GENÇ PADİŞAHTAN ÖRNEK ALINACAK SİYASET DERSİ

Sultan ikinci Mahmud Han’ın temsilî bir resmi

GENÇ PADİŞAHTAN ÖRNEK ALINACAK SİYASET DERSİ

Sultan ikinci Mahmud Han’ın temsilî bir resmi

Sultan ikinci Mahmud Han’ın temsilî bir resmi

Osmanlı padişahları, devlet idare etme konusunda benzeri görülmemiş bir ileri görüşlülüğe sahiptiler. Verdikleri kararlar, yaptıkları işler bugünün siyasetçilerine büyük dersler verecek tecrübelerle doludur.

Padişahlar içinde çocuk denecek yaşta tahta geçenler olduğu gibi daha gençliğinin baharında saltanat gömleğini giyenler de olmuştur. Bunlardan birisi de Sultan ikinci Mahmud Han’dır. 1785 yılında doğmuş ve 1808 yılında padişah olmuştur. Yani 22-23 yaşlarında. Padişahlığının ilk günlerinde yeniçerilerin devleti bitirme noktasına getirdiği bilinen bir gerçektir. Hatta kendisi bile katledilmekten son anda kurtulmuştur. Buna rağmen kısa zamanda devleti toparlamış ve idareye hâkim olmuştur.

Sultan Mahmud Han, 1809 yılında kaymakam paşaya, yani “başbakan” rütbesinde olan sadrazam vekiline, dünyanın o günkü durumu ve takip edilecek siyasetle alakalı olarak yazdığı hatt ı hümayunda; İngiltere’nin, Avrupa’nın, Avusturya’nın, Rusya’nın ve İran’ın durumu hakkında ikazlarda bulunmakta ve devlederiıı nasıl hareket ettiklerini ortaya koyup, alınması gereken tedbirleri de söylemektedir.

Malumdur ki, İran, Osmanlı Devleti’ne hiçbir zaman rahat vermemiş, her fırsatta sınırlara tecavüz ederek karışıklık çıkarmıştır. Bilhassa Ermenilerden fesat çıkarmak isteyenlere gösterdiği yakınlık, Osmanlı Devleti’nin dikkatinden hiç kaçmamıştır.

İşte Sultan İkinci Mahmud Han’ın asırlara siyaset dersi veren kısa fakat çok manalı hatt-ı hümayunu – sadeleştirilmiş olarak şöyledir:

“Kaymakam Paşa;

“İngiltere devletiyle alakalı üç adet yazının ve diğer elçimiz Sıdkı Efendi’ye şifreli harflerle gönderilmesi gereken maddelerin suretlerini gördüm. Söz konusu suretler, yazıldığı ve tertip edildiği üzere özel bir adamla gönderilsin. Ancak bu adamı gizli göndereceksiniz. Yol masrafları konusunda işi darphane hâzinesine veya doğrudan darphaneye atmanın ve ‘kalemlerden senet olsun’ demenin büyük sıkıntı olacağı malumdur. Bu işe iyi bir şekil vermek lazım ve Sıdkı Efendi’nin ve tercümanının teslim edilenden başka, biriken maaşları münasip maldan ödensin ve bu defa poliçe ile düzenlenip tercümanın dönüşü yazılsın. “Avusturya devletinin durumuyla ilgili tercüme edilen yazıyı gördüm. Bu yazı, Rusya’nın Tuna’yı geçtiğini teyit ediyor.

“Ve Fransa maslahatgüzarının şeyhülislâm efendi- ye yazdığı mektubun özü, devlet adamlarımın arasını bozmaktan ibaret olup üzere bir müzakere meclisi toplansın ve hikmetli cevaplar ile susturulmaya çalışılsın.

Avrupa’nın dununu fazlasıyla kötüleştiğinden son derecede ileri görüşlü hareket etmek gerekir.

“ingilizler, iranlılan bir yolla kendilerine çekip tuzağa düşürmek ve bir nevi hile ile yanıltmak istemekle olup bunun sonucu da bizim aleyhimize olur desem suizan etmemiş olurum. Bu defa gönderilecek adamımız ileri görüşlü olup İran elçisiyle yapacağı görüşmelerde hiçbir detay  atlamasın. İleri görüşlü tavsiyeler telkin edilsin.

“Klise ve sinagoga dair resmî yazılar için şeriata nıüracaat edilsin. Ve şeriatın verdiği izin hususunda şeyhülislâm efendiden fetva istensin ve ona göre düzenlensin.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir