Hades (Aidoneus – Pluton – Orcus) Hakkında HADES ( Aidoneus – Pluton – Orcus ) Yunan mitolojisine göre Zeus’un kardeşidir. yeraltındaki ölüler ve hayaletler ülkesinin tanrısıdır. Zamanla yeraltı ülkesine de bu tanrının adı verilmiştir. Adı, kendisini görünmez yapan bir başlık taktığı için “görünmeyen” anlamına gelen Yunanca Aides sözcüğünden gelir. Roma mitolojisinde Pluton Hades’le özdeşleştirilmiştir. Hades ile karısı tanrıça Persephone çok katı ve acımasız bilinmelerine karşın, Yunan dininde “şeytan” olmadığından bu acımasızlık bir kötülük kavramını simgelemez. Yeraltında ki ölülerin yeryüzünde ki yaşamlarının bir çeşit benzerini yaşadıklarına inanılırdı. Tanrı Hades ise hiçbir zaman bu karanlık ülkesinden çıkıp yeryüzündeki öbür tanrıların arasına karışmazdı. Sadece bir kez Olympos’taki Paian adındaki doktoru ziyaret etmiştir. Efsanelerde adı sıkça geçmez. Onunla ilgili tek efsane Despoina’yı (Persephone) kaçırmasıyla ilgili olandır. Hades çok sık tasvir edilen bir tanrı da değildir. Genellikle Persephone ya da atribusu da olan Kerberos adındaki üç başlı ve yılan kuyruklu köpekle birlikte tasvir edilir. Yeraltında ki ölüler ülkesi iki bölümdü. Erdemli yaşam sürenler öldükten sonra, mitoloji de “Elysiom Çayırları” olarak değinilen cennete giderler, orada mutluluk içinde yiyip içer, güler oynarlardı. Tanrılara karşı gelenler ise ölüler ülkesinin en dibinde ki “Tartaros” adlı cehenneme gönderilerek orada cezalandırılırlardı. Örneğin aralarında tanrıların kralı Zeus da olmak üzere bir çok tanrıyı aldatan kurnaz Sisyphos’a kocaman bir kayayı bir yamaçtan yukarı itme cezası verilmişti. Oysa kaya tam tepeye varmak üzereyken bir güç onu tepeden geri itiyor ve kaya yine aşağı kadar yuvarlanıyordu. Hades’in giriş kapısında da Kerberos zincirlerle bağlı olduğu yerde havlayarak dirilerin içeriye girmesine ve aslında iyi davrandığı ölülerin dışarı çıkmasına engel olurdu.
