HUMEYD BİN MAHLED ZENCEVEYH

Büyük hadîs âlimlerinden ve hâûz. Kıymetli kitablan ile meşhûr olmuştur, ismi Humeyd bin Mahled bin Kuteybe bin Abdullah, künyesi Ebû Ahmed el-Ezdî olup, lakâbı Zenceveyh’dir. Babasının lakâbı ile de anılır. Humeyd Zenceveyh veya Ibn-i Zenceveyh diye zikredilir. Horasan’ın Nesâ’ kasabasında 180 (m. 796)’da tevellüd etmiştir. 251 (m. 865/de vefât etti. (246 veya 247’de vefât ettiği rivâyetleri de vardır.) Hadîs-i şerîf öğrenmek için Horasan’ dan çıkıp; Irak, Hicâz (Arabistan), Şâm (Sûriye) ve Mısır’a gitti. Çok hadîs Öğrendi. Hadîs ilminde Kesîr-ül hadîs denilen ve çok hadîs-i şerif rivâyet eden âlimlere verilen isim ile anıldı. Humeyd Zenceveyh; Nadr bin Sümeyl el-Mâzinî, Ca’fer bin Avn el-Amrî, Ubeydullah bin Mûsâ el-Absî, Yezîd bin Hârun el-Vâsıü, Vehb bin Cerîr, Osman bin Amr, Ali bin Hüseyn bin Vâkıd el-Mervezî, Ismâil bin Ebî Üveys, Me’mel bin Ismâil, Muhammed bin Yûsuf elFeryâbî^Yahyâ bin Humeyd, Sa’îd bin Ebî Meryem, Ali bin el-Medînî, Ebû Nuaym vepekçok âlimden hadîs-i şerîf öğrenmiştir. Ebû Dâvûdt Nesâî, Ebû Zür’a edDımeşkî, Ebû Hâtim, Abdullah bin Ahmed, Hasen el-Ma’merî, Hasen bin Süfyân, Ibn-i Ebiddünyâ, es-Sirâc, Ibn-i Sa’îd, Hüseyn bin Ismâil el-Mehâmilî ve pekçok âlim de İstem âlimleri Ansiklopedisi 1 9 1 HUSEVFET-ÜL.ttlER’AŞÎ Afganistan ’ın Her at şehrinde yapılmış olan Mescid-i Cami “nin minaresi. Humeyd Zenceveyh’den hadîs-i şerîf rivâyet etmişlerdir. Nesâî, onun sika (sağlam, güvenilir) olduğunu söylemiştir. Ahmed bin Seyyâr “Humeyd fıkh ilmini iyi bilirdi. Birçok âlimden hadîs yazdı ve hadîs öğrenmek için çok yerler dolaştı, timin başı olan zâtlardan birisiydi” buyurmuştur. tbn-i Hibbân ise; “Humeyd Zenceveyh, Nesâ’da (Horasan) hadîs ilmine ençok hizmet eden zâttır” demiş, “Sikât” kitabında sika âlimler arasında zikretmiş, âlim ve fakîh bir zât olduğunu beyân etmiştir, ömrü hadîs aramakla geçen Humeyd’in (r.a.) hıfzı pek kuvvetli idi. öğrendiği bir şeyi ve görüştüğü bir kimseyi bir daha unutmazdı. Dinde hüccet olan imâmlardan birisiydi. Ebû Ubeyd; “Horasan’dan bizim yanımıza gelen gençler içerisinde tbn-i Zenceveyh ve Ahmed bin Sibeveyh’in bir benzen yoktur” buyurmuştur. Buhârî ve Müslim sahihlerinden başka kitaplannda, Zenceveyh’in rivâyetlerini almışlardır. Hâkim ise: “Zenceveyh muhaddis ve kesîr-ül hadîs idi. Amr elMüstemlî’nin hattı ile rivâyet ettiği hadîsleri 227 (m. 841 )’de okudum” buyurmuş, tbn-i Ebî Hâtim ise: “O iyi, sâlih bir zât olup, hadîs rivâyet etme şartlan m taşıdığı için, babam onun hadîslerini yazdı” demiştir. İslâm, mâliye ve arâzi hukûkunu anlattığı Kitâb-ül-emvâl, Âdâb-ün-nübüvve ve hadîs kitâbı olan et-Tergîb vet-terhîb kitaplan vardır. Kitâb-ül-emvâl kitabı 3 cild hâlinde neşredilmiştir. Yazma bir nüshası, Burdur Kütübhânesi 183 numarada mevcuttur. Zenceveyh’e göre, sulh yoluyla alman, sâhiblerine bırakılan arâzilerin sâhibi eri gayr-i müslim iseler, haraç denilen vergi alınır. Bu topraklann sâhibleri müslüman olunca, uşr denilen zekât alınır. Bir yerde kendiliğinden biten otlardan (Hüdâ-i nâbit) herkes eşit şekilde istifâde eder. Humeyd Zenceveyh, Ahmed bin Velî d den, o da Süleyman bin Bilâl’den, o da Yahyâ bin Sa’îd’den, o da Süheyl bin Ebû Sâlih’den o da babasından, o da Ebû Hüreyre’den rivâyet etti: Peygamberimiz (s.a.v.) Hz. Ebû Bekir, Hz. Ömer, Hz. Osman’la berâber Hirâ’ dağı üzerinde bulunurlarken, Hirâ’ dağı sallanmaya başladı. Bunun üzerine Peygamberimiz (s.a.v.) “Dur (sallanma) ey Hirâ! Senin Üzerinde nebî, sıddîk ve şehid var” buyurdu. Zenceveyh; Sa’îd bin Ebî Meryem, Muhammed bin Ca’fer’den rivâyet etti. Muhammed bin Ca’fer şöyle dedi: Peygamberimize (s.a.v.) Kadir gecesinden soruldu. Ben de dinliyordum. “O Ram azan gecelerinin içindedir” diye buyurdu.

Rate this post
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*