HZ. ÖMER’İN HANIMI VE ÇADIRDA DOĞUM İŞTE BUNA DERLER EŞİTLİK
Müminlerin Halifesi, Hz. Ömer, her zamanki âdeti
veçhile bir gün yine gece Medine’nin etrafım dolaşmaya
çıktı. Dolaşırken ilerde bir karaltı gördü. Yaklaştı.
Bir adam çadınn önünde dikiliyor. Hz. Ömer (R.
A.), adam a:
— Burada ne yapıyorsun? diye sordu. A dam :
— Yolcuyum. Fakat, arkadaşlarım gitti, ben kaldım,
içeride inleyen âilemdir. Hamileydi. Buraya indik,
sancısı tuttu. Mecburen kaldık. Bizim katıldığımız
kervan yoluna devamla gitti, dedi. Hz. Ö m er:
— Niye burada bekliyorsun? Gidip kanna yardım
etsene dedi. A d a m .-
— Ben bu işten anlamam ki yardım edeyim, dedi.
Hz. Ö m er:
— Pekâlâ burada bekle, ben ona bakacak birini
getiririm, dedi ve koşa koşa evine gitti Ailesine:
— Yâ Ümmü Gülsüm! kalk. Senin yapacağın iştir.
Eğer Muharebe Meydanında harb olsaydı. Seni hiç
rahatsız etmezdim, fakat bu işi ancak sen yapabilirsin,
diyerek ailesini alıp hemen getirdi.
Halife Hz. Ömer’in hammı Ümmü Gülsüm, kadına
yardım etti ve çadırdan çocuk sesi duyuldu. Biraz
sonra Hz. Ömer’in Hanımı çıktı. Yâ Emirel Müminin!
arkadaşına söyle bir oğlu var deyince adam, yardımına
yetişenin kim olduğunu öğrendi. Hz. Ö m er:
— Sabah gel, Beytül’malden yardım yapılsın dedi
İZAH VE AÇIKLAMA
İşte İslâmda eşitlik, müsavat anlayışı bu!..
20 nci asırda çıkar mı? Böyle bir kabadayı!. Neyin
nesi olduğunu bilmediği bir yolcu için, gece gidecek,
karısını tatlı uykusundan uyandıracak ha!..
Hem de Halife karısı, lider karısı. O da gelecek
ebelik yapacak! Var mı? Böyle bir babayiğit. Çıkar
mı?..