İKLİM TİPLERİ, BİTKİ KUŞAKLARI VE İKLİMİN İNSAN HAYATINA ETKİLERİ
Hava ve iklim kavramları; iklim tinleri: Halk arasında hava ve iklim sözleri çok defa aynı anlamda kullanıla’. Oysa hava, herhangi bir yerde belli bir anda veya bir gün, bir hafta gibi kısa bir süredeki atmosfer şartlarını gösterir, iklim ise belli bir yerde sıcaklık, nem ve yağış, basınç ve rüzgârlar, bulutluluk gibi meteoroji olaylarının mevsitivlik ve yıllık gidişlerinin, uzun yıllar boyunca gösterdiği ortalama hâlidir.
Yeryüzündeki iklim tipleri çok çeşitlidir. Aslında her yerin kendine göre az çok değişik bir iklimi vardır. Böyle olmakla beraber, sayıları pek çok olan bu iklim tiplerini, bazı ortak özelliklerine dayanarak büyük iklim grupları halinde birleştirmek mümkündür. Alanları yüzlerce kilometreyi aşan bu büyük iklim gruplarına makmkiima (-— büyük iklim) tipleri denir. Örneğin, Akdeniz iklimi bir makroklimadır ve bütün Akdeniz kıyılarını kapsar. Bu geniş bölgenin sınırları içinde Adriya denizinin doğu kıyıları ile Marmara bölgesi, Karadeniz kıyılan üe Akdeniz kıyılarımız da yer alırlar. Fakat bu bölgelerin iklimleri, bölgeden bölgeye değişen sebeplerle birbirinden bazı ayrılıklar gösterir. İşte bu gibi ayrılıklar sonucunda, mak# roklinıa alanlarının içinde meydana gelen daha değişik iklimlere bölgesel iklim denir. Her bölgesel iklim alanının içinde de ayrıca bazı farklar görülür. örneğin, İstanbul çevresi Marmara bölgesel ikliminin sınırlan içindedir. Fakat burada Çamlıca tepesinin iklimi ile, Karadeniz kıyısındaki Kumköy’ün iklimi; Boğaz kıyısındaki Sanyer’in iklimi ile Marmara kıyısındaki Florya’nın iklimi birbirine tıpatıp uyma?. Böyle çok küçük alanların özel şartlarına bağlı olan iklim tiplerine de mikroklima (= küçük iklim) adı verilir.
İldim-Bitki ilişkileri ve bitki toplulukları: Bitkilerin hayatı ile iklim arasındaki ilişkiler çok sıkıdır. Bitkiler besinlerini toprak suyundan alırlar. Toprağın nemli veya kuru olması ise yağışlara bağlıdır. Onun için, yağışlı bölgelerde bitki hayatı gelişmiştir; gür bitki topluluklan ve
ormanlar görülür. Oysa, toprağın su bakımından fakir olduğu kurak bölgelerde bitki örtüsü seyrekleşir; türler bodurlaşır ve özel şekiller alır. Çöllerde ise ancak çok kurakçıl ve seyrek bazı otlara ve çalılara rastlanır. Bitkilerin gelişebilmesi de belli sıcaklığa bağlıdır. Soğuk kutup bölgelerine ve dağların yüksek kısımlarına yaklaşıldıkça bitkiler cılızlaşır ve nihayet ortadan kalkarlar. Oysa, orta ve sıcak kuşaklarda, yağışlar yeterli ise, bitki örtüsü büyük bir gelişme gösterir.
Bitki türlerinin yayılış alanları da iklime bağlıdır. Çünkü bunların ısı ve nem istekleri farklıdır, örneğin, orta kuşağın kışı soğuk kısımları ile dağlann yüksek yamaçlarında iğne yapraklılar yaygındır. Çünkü bunlar reçinelidir ve reçine soğuğu iletmez. Nihayet iklim şartlan, özellikle sıcaklık ve yağışın yıl içindeki değişiklikleri, bitki hayatının gelişme dönemlerini saptar. Sıcak nemli kuşakta bitkiler bütün yıl boyunca özümseme yapar ve büyürler; burada belli bir, mevsime bağlı yaprak dökümü de yoktur. Oysa, muson bölgelerinde kış kurak olduğu için ağaçlar yaprak döker. Orta kuşaktaki orman ağaçlanmn çoğu da kışın sıcaklık alçaldığı için istirahate çekilir, yapraklarını dökerler.
Demek ki iklim ile bitki hayatı arasında çok sıkı ilişkiler vardır. Yeryüzündeki bitkiler de, bu ilişkilere bağlı olarak bazı gruplanmalar meydana getirirler. Bunlara bitki toplulukları denir. Bu bakımdan başlıca iki büyük takım seçilir:
7 — Ağaç toplulukları: Odunsu bitkilerin meydana getirdiği topluluklardır. Bunlar da ayrıca: a) Orman; b) Maki ve çalılıklar olmak üzere iki takıma ayrılır.
£ — Otsu topluluklar: Otsu bitkilerin topluluklarıdır. Bu takımdaki topluluklar kuraklık derecesine göre ayrıca bazı tiplere ayrılırlar: a) Çayırlar. Bunlar nemli bölgelerdeki sık ot topluluklarıdır, b) /step (Bozkır). Yağmurlarla yeşillenen kurakçıl ve seyrek ot topluluklarıdır, c) Savan. Tropikal kuşakta, yazı yağışlı iklim bölgelerinin sık ve yüksek boylu ot topluluklarıdır, d) Tundra. Soğuk kutup bölgelerinin ve yüksek dağlann, düşük sıcaklıklara uymuş kurakçıl ve seyrek bir bitki topluluğudur.
Bitki topluluklarının yukarıda tanımlanan başlıca tiplerinin yayılış alanları yeryüzündeki makroklima bölgelerine uyar. Onun için bunlar aşağıda, makroklima tipleri île birlikte açıklanmıştır.
Makroklima tipleri ve bitki toplulukları: Yeryüzünde 10 kadar makroklima tipi aynlabüir. Bunlann özellikleri esas itibariyle genel basmç dağılışına, atmosferdeki genel hava dolaşmama ve hava kütlelerine bağlıdır. Aynca bazılarının oluşumunda yer şekilleri ve konum da rol oynar. Her birinin kendine göre bir bitki topluluğu vardır (Şekil: XXIII/ / ve 2)
1 — Ekvatoral iklim: Isı bütün yıl boyunca 20 dereccden yüksektir; yıllık fark birkaç dereceyi geçmez. Her mevsim bol yağışlıdır. Bu yüzden burada daima yeşil ve
«ık ormanlar gelişmiştir. Orman ağaçlarının boyu 40-<f>0 metreyi btılur. Bitki rlot’i çok çeşitli ve karışıktır. Bu ikliminin ve bitki topluluğunun başlıca alanları mtton ve Kongo havzalarıdır.
i — Yazı yağışlı tropikal iklim: Bu da sıcak bir makroktima tipidir. Hatta İtn iki ekvatoral bölgedekinden fazladır. Fakat kışın onun kadar sıcak değildir, nunla beraber don görülmez. Yağışlar sıcak mevsimde düşer; kış kuraktır. Bu ik-bölgesinde karakteristik bitki topluluğu savanlardır. Onun için buna savan iklimi denir. Savanlar yaz yağmurları ile yeşillenirler; aralarında yer yer koralar da rülür. Bu iklim ve bitki örtüsü, ekvatoral iklim bölgesini çeviren alanlarda yayılıştır.
3 — Muson iklimi: Muson rüzgârlarının estiği Hindistan, Güneydoğu Asya ve *»ponya gibi ülkelerde görülür. Yazlar yağışlı, kışlar kuraktır. Fakat yağış miktarı V* »ıcaklık bölgeden bölgeye değişir. Çünkü bu tipin yayıldığı geniş alanlar arasında konum bakımından önemli ayrılıklar vardır. Meselâ • Güney Hindistan’da bicak, £u-ley Japonya’da ise kışları oldukça soğuk bir muson iklimi görülür. Bitki örtüsü de bu ayrılıklara göre değişir. Bazı bölgeler yazın yeşillenen muson ormanları ile kaplıdır. Bazı muson ülkeleri ise, az yağışlı olduğundan, buralarda savanlar görülür.
4 — Akdeniz iklimi: Sutropika! kuşakta, kıtaların batı kıyılarında görülür Yazları kurak ve sıcak, kışlan ılık ve yağışlıdır. Fakat kışın sıcaklık bazan çok düşebilir ve bu yüzden don olayı meydana gelebilir. Bununla beraber don fazla sürmez Kar yağışı da çok nadirdir. Akdeniz iklimi alanında yer yer, meşe ve çam ormanları ile geniş alanlara yayılmış zeytinliklere de rastlanır. Fakat en karakteristik bitki topluluğu maki adı verilen çalılıklardır. Maki, yeşil meje, koeayemişi, defne, mersin gibi çalı ve ağaççıklarla, bunların arasındaki birçok kokulu otlardan meydana gelir.
5 — Orta kuşağın okyanus iklimi: Orta kuşak karalarının batı kıyılarında, özellikle Batı Avrupa ve Batı Kanada kıyılarında görülür. Batı rüzgârlarının ve bu kıyılar önündeki sıcak deniz akıntılarının olumlu etkilerine bağlı olarak meydana gelmiştir. Her mevsim yeter derecede yağışlıdır. Yazlar serindir; kışlar fazla soğuk olmaz. Yıllık farklar da azdır. Bu iklim tipinin alanı, yayvan ve iğııe yapraklı ormanlar bölgesidir. Ormanların kaldırıldığı yerler her zaman yeşil çayırlarla kaplıdır.
0 — Orta kuşağın kara iklimi: Bu kuşakta, karaların deniz etkilerinden uzak kısımlarında meydana gelmiştir. Kışlar çok soğuk ve uzundur. Kışm şiddeti denizlerden uzaklaştıkça artar. Yazlar sıcak ve yağmurludur. Fakat yağış miktan, okyanus iklimindekinden daha azdır. Kışın yağış azalır. Fakat bu mevsim çok soğuk olduğundan yer, genellikle karla kaplı kalır. Dünyanın kışı en sert va yıllık sıcaklık farkı en fazla olan yerleri bu iklim bölgesinde yer alırlar (Sibirya ve Kanada). Başlıca bitki topluluğu iğne yapraklı ormanlardır. Çünkü bunlar kış mevsiminin düşük sıcaklığına dayanırlar, iğneli ormanlar Sibirya ve Kanada’da milyonlarca kilometre karelik yer kaplar.
7 — Çöl iklimi: Bu iklim tipi Eski Dünya’da, Büyük Sahra’dan başlayarak kuzeydoğu doğrultusunda Arabistan, tran üzerinden Batı ve Doğu Türkistan’a kadar uzanır va milyonlarca kilometre karelik geniş bir yer kaplar. Dönenceler boyunca karaların batı kıyılarında da çöl iklimlerine rastlanır. Çöl ikliminin nasıl meydana geldiği daha evvelce açıklanmıştı (Subtropikal antisiklonların ve kamların iç kısmını çeviren dağların olumsuz etkileri). Çöllerde gür bitki topluluklarına ancak va-
vt
fularda rastlanır. Bunun dışında ancak bazı kurakçıl otlar vc çalılar, geniş alanlara (jok beyrek bir şekilde dağılmış olarak bulunurlar.
S — lt-tep iklimi: Yankurak bir iklim tipidir. Yağış, orman gelişmesine elver-ine*. Onun için burada ancak kuraklığa uymuş ve yağmurlarla yeşillenen ot toplulukları görülür. .Bunlara da istep veya bozkır denir. Sıcaklık şartları bakımından ye.r-yudindeki istep iklimleri ayrılıklar gösterirler Bazıları sıcak kuşakta, bazıları orta kuşaktadır. Fakat genellikle yıllık sıcaklık farkları kuvvetlidir. Yağış mevsimi de bölgeden bölgeye değişir. Örneğin, Akdeniz iklimine komşu istepierde baharlar başlıca yağış mevsimidir. Oysa tropikal kuşaktaki istepler ile orta kuşağın kara iklimine komşu iîstepîerinde yağışlar daha çok yazın düşer.
$ — Tundra iklimi: Sıcaklık çok düşüktür. Yazın ısı biraz yükselir; yeri örten karlar ve buzlar erir. Böyle olmakla beraber en sıcak ayın ortalaması bile 10 dereceyi aşmaz. Ba sebeple buralarda ancak düşük sıcaklıklara uymuş, bodur ve cılız bazı yalılarla, yosunlar ve bazı kurakçıl otlar görülür. Yazın bataklıklar geniş yer kaplar. Bu .fakır bitki örtüsüne tundra denir. Dağların çok yüksek kısımlarında görülen iklimler de tundra iklimine benzer.
! -10 — Kutup iklimi: Yer devamlı olarak kar ve buzlarla- kaplıdır. Grönland’m orta’ kısmı ile Antarktika’da durum böyledir. Sıcaklık hemen daima 0 derecenin altm-ua olduğundan bitki hayatına İmkan yoktur. Kutup bölgeleri bir bakıma kar ve bu*
çölleridir.
İklim ve «ısau ilişkileri: İklim, doğrudan doğruya ve çeşitli yollardan yapı iği etkiierlr’ insanın hayatı ve ekonomik faaliyetleri üzerinde büyük rai oynar. Bu konu üzerinde daha önce de durulmuş (VII, VIII, IX atıl-u dersıeı de), iklim ile insan arasındaki sıkı ilişkilere örnekler verilmişi!.
ikîinii kültür aşamalarının başlangıçlarında ve bugünkü iike! toplumla rda koyduğu 4>.şıhnaz engellerle iiisana âdeta belli bir hayat tarzını ve belli bir ekonomiyi emreder. Fakat tin gün ün insanı, zekâsı ve teknolojik bilgisiyle artık iklim koşullarının, tamamıyıe esiri değildir. Gerektiği takdirde kutup buzları üzerinde üsler kura-tuk en modern «»kilde yasar: kutup iklimi sahasındaki Spitzberg adalarında maden kümüriı üi’ tir, denizden h.OW metre yükseklikteki Bolivya Andlarmda kalay madenlerini isletti : Avustralya çöllerinde altın yataklarını çalıştırır; Ortadoğu çöllerinde petrol çıkarır; yahut İzlanda adasında yeraltı gazlarından faydalanarak ısıttığı serlerde yüksek sıcaklık isteyen çeşitli bitkiler yetiştirir. Demek ki bugünün insanı için yeryüzünde, iklim bakımından elverişsiz bir bölgede bulunduğu için el atamayacağı, kaynaklarını değei’îendiremoyeeeği hemen hiç bir yer yoktur.
Fakat iklim bakımından çetin şartlar gösteren alanlarda insanın giriştiği bu gibi -ekonomik etkinlikler, aııcak «erekli uıaddeleı iîi dışardan sağlanması ile mümkündür. Onan için bir bakıma bu gibi alanlar, iklimin normal ekonomik etkinlikler için çizdiği doğal sınırların dışında kalır.
Gerçekten de iklim, insanlığın yeryüzündeki normal ekonomik etkinlik alanlarını bir yandan kuraklık, bir yandan da düşük mcakhk ile sınırlamıştır. Bu alanların dışında hayal güçtür; ekonomik değerlendirme ancak mahrumiyetle, zorlamalarla yürütülür. Bu gibi sahalarda insan ancak
(;i)k değerli bazı maddeleri elde edebilmek maksadiyle yokluklara yük masraflara katlanır. Çlinkü ıvomıal koşullar altında buradaki ı ııomik etkinlikler, ekonomik olmak özelliğim kaybederler. Normal c‘ mik etkinlikler bakımından yeryüzünde iklimin çizdiği bu sınırlar a| îrnzden geçirilecektir (Şekil: XIII /3
Kuraklık sının: Orta kuşak iklimleriyle tropikal iklimler yeter recede sıcaktır. Bu sahalarda birçok ekonomik etkinlikleri şekillendi ve hatta onları sınırlayan başlıca iklim koşulu kuraklıktır. Isı yükseldi” kuraklığın sınırlayıcı rolü belirginleşir. Bugün yeryüzünde kurak ol ^ lan ve su bulunmadığı için ekonomi bakımından değerlendirilememiş ‘ niş alanlar vardır.
Orta ve sıcak kuşağın nemli iklimlerinde tanm normal yağışlara yanır. Fakat bu kuşaklardaki kurak bölgelere yaklaştıkça durum d şir. Yıllık yağışın 300-400 milimetreye indiği alanlarda sulamanın ve: depolama bakımından büyük faydaları olan bazı tarım usullerinin (nad ve dryfanning = sulamasız yapılan ve toprakta su depolamaya dayan”1 bir tanm sistemi) uygulanması gerekir. Bu yapılmazsa ürün seneden s neye çok oynar; üretim düzensizleşir.
Kuraklığın daha da şiddetlendiği ve yağışlann 100 – 200 milimetr arasında olduğu yançöllerde tarım, ancak sulama ile mümkündür. Sula’ nan alanlann dışındaki cılız otlaklar ancak göçebe hayvancılann, ilkel avcı ve toplayıcı insanlann fakir bir hayat sürmelerine elverir. Yağışların 10tt: milimetrenin de altına indiği asıl çöllerde ise artık bu göçebe ve ilkeller bile barınamaz. Buralarda insan topluluklannm, yeraltı suyuna veya akarsu boylarına bağlı vahalar dışında normal bir ekonomik etkinlikte bulunması mümkün değildir.
Düşük sıcaklık sının: Sıcak ve ılıman iklim bölgelerinde insan hayatım kurak bölgelere doğru sınırlandıran etkenin su olduğunu öğrendik. Oysa soğuk iklim bölgelerine yaklaşıldıkça bu defa insanın normal ekonomik etkinlik alanını düşük sıcaklıklar sımrlandmr. Aynı sınırla çok yüksek dağlar üzerinde de karşılaşılır. Çünkü iklim bölgelerine göre değişen bir yükseltiden sonra dağlar üzerinde ısı, birçok etkinlikleri imkânsızlaştıracak kadar düşüktür. Böylece, düşük sıcaklık ekonomik etkinlikleri iki doğrultuda sınırlandırmış bulunur: a) Kutuplara doğru; b) Dağların üstünde. Bunlardan birinciye kutup sının; İkinciye de yükselti sının denir:
a) Kutup sınm : Kutuplara doğru yaklaştıkça ısı gittikçe düşer; o kadar ki yeraltı suyu bile donar. Bunun sonucunda meydana gelen
donmuş topraklar milyonlarca kilometre karelik yer kaplarlar. Buralarda •u sağlanması, özellikle kıçın çetin bir problem halini alır. Kutuplara yak* laştıkça ısı artık belli bir yerden sonra ağaçların yetişmesine elvermeyecek kadar alçalır. Bu yüzden orman sona erer. Bu sınıra ormanın kutup stntn denir. Aynı durum tanm bitkileri için de söz konusudur: Belli bir enlemden sonra artık sıcaklık tanm ürünlerinin normal şartlarda yetişmesine imkân vermez. Tanm etkinliklerinin kutuplara doğru sona erdiği bu sınıra da tarımın Tcutup sının denir. Bu sınır, belli bir paraleli izlemez. Kuzey yanmküre karalannm kutba komşu kısımlarında, yer yer değişen iklim özelliklerine bağlı olarak, girintili çıkıntılı bir şekilde uzanır. Aynca, her tanm bitkisinin kutup sınırı da aynı değildir, örneğin, arpa, çavdar ire patates kutba doğru buğdaydan daha fazla sokulabüirler. İnsanlar türlü çarelere baş burarak, özellikle kısa yaz aylarında çabuk yetişen ;ürler elde ederek, toprağı biran önce kurutacak tedbirler alarak, tanmm kutup sınırını kutba doğru genişletmeye uğraşmaktadırlar.
b) Yükselti sının: Dağlar üzerinde yükseldikçe de ısı düşer. Bu âizden tarlalar belü bir yükseltide sona erer. Tanmm, düşük sıcaklıktan ‘türü yapılamadığı bu sınıra tarımın yükselti sınm denir. Bunun yukan-mda ancak şurada burada, özellikle kuytu yerlerde birkaç tarla görüle-ilir. Fakat genel olarak bu sınmn yukansmda tarımdan söz edilemez.
Tanmm yükselti sının bulunulan iklim bölgesine bağlıdır. Tropikal ışakta daha yüksektir. Örneğin, Andlarda ve Habeşistan’da 4000 metre ıkınlarından geçer. Aynı sınıra subtropikal kuşakta, meselâ Türkiye’nin nar bölgelerinde 2000 metrede; Alplerde 1500, Almanya’nın orta dağla-ıda 800 -1000 metrede erişilir. Fakat bu şuur aynı zamanda karasallık recesine de bağlıdır. Kara iklimi bölgeleri yazın fazla ısındığından, ımın yükselti sının da daha yukarılara çıkar, örneğin, yurdumuzun nar kısımlarmda 2000 metrede erişilen bu sınır, iç kısımlarda daha yük* ctir; Doğu Anadolu’da 2500 metreyi aşar. Öte yandan bu sınır ürünlere re de değişiktir. En yükseklere çıkabilen tanm ürünleri bazı kış seb-sri üe çavdar, yulaf ve patatestir.
Ödev ve Sorular
1 — Makroklima terimini açıklayınız. Oluşum bakımından mikroklima ile ara-;nda ne gibi farklar vardır?
2 — Bitki toplulukları ne gibi sebeplerle iklim şartlarına bağlıdır? Türkiye-
ve dünyadan örnekler vererek açıklayınız.
3 — insanların normal ekonomik etkinlik alanım sınırlayan başlıca iklim şart»
nelerdir? Memleketimizden örnekler vererek açıklayınız,