İngiliz Kaplanı İstanbul’u Oldukça sevdi
Romalı senatör Marcus Cato senatoda söz aldığında; hangi konuda (tarım, eğitim ya da ekonomik) konuşacak olursa olsun söze önce “Kartaca kurtarılmalıdır!”
diye başlarmış, düşman işgalindeki bu Roma şehri hep hatırlansın unutulmasın diye…
Biz de, birkaç senedir söze motosiklette ÖTV kaldırılmalıdır’’ diye başlıyoruz, devletin motosiklet kullanımını feşvik etmesi gerekirken baltalama yönünde aldığı bu verginin anlamsızlığı unutulmasın diye.Bu ay yapacağımız kullanıcı testinin konuğu Britanya Adasından gelen yırtıcı bir kedi Triumph Tiger l050…
İstanbul’un yağmur felaketine teslim bayrağı çektiği günlerden birinde Kızıl topraktaki Triumph mağazasının yolunu tutuyoruz, mağaza sahibi Volkan Bey son derece sıcak karşılıyor, içilen çay ve güzel bir sohbetin ardından müşteriye teslimat yapar gibi motorun tüm özelliklerini birer birer özenle anlatıyor.
ŞEHİR DIŞINDA
Şehir trafiğinde yüksek kıvraklığı ile bize çok keyifli anlar yaşatan Tiger’ı bir de uzun yolda denemek üzere yönümüzü eski İzmit yoluna çeviriyoruz. Merak edenler için hemen detaya girelim: Ümraniye – Dudullu – Çekmeköy’ü geçtikten sonra, Şile istikametine giderken, İstanbul Park – Akfırat tabelasından sağa sapabilirsiniz. Bu güzergah sîzi doğruca İstanbul park yolu ile TEM’in kesiştiği ayrıma getiriyor. İstanbul Park Pist girişine vardıktan sonra, Şekerpınar – Gebze istikametinde ilerlerseniziler Formula I pisti tadında bir asfalt üzerinden Gçjpze ayrımına kadar geldiğinizi fark edeceksiniz. Devamında da Mollafenarı Çizerinden eski İstanbul – İzmit asfaltına bağlanmalısınız. Bu yolu Tiger ile yapacaksanız, aman dikkat! Zira ‘oyurıcu kedi’ diye nitelediğimiz Tiger – buna bozulmuş olacak ki-, 6000 devirden sofıra gerçek kaplan kişiliğine bürünüyor.
Son derece dengeli yapısı ile virajlarda her türlü hatamızı kaldırıyor ve bu konuda güvenimizi kazanıyor. Motorunu sürekli şehir dışı yolda kullananlara touring camının bir aksesuar değil, bir gereklilik olduğunu hatırlatmak isteriz, zira standart cam yüksek süratlerde yetersiz kalıyor. Özetle Tiger, şehir içinde, şehir dışında, kısa yolda, uzun yolda, az virajda, bol süratte, bol virajda, az süratte; yani her koşulda büyük keyif anlamına geliyor. Daha fazla anlatmıyor, bu zevki yaşamanız için sizi Triumph mağazasına kendi Tiger testinizi yapmaya davet ediyorum.
PROFESYONEL GÖZÜYLE
Burak Ercan – motosiklet eğitmeni ve test editörü.Burak Hoca der ki;
— 3 silindir ve 1050 santimetreküp hacimle muhteşem güç ve etkileyici tork. 113 beygir ve 98 newton metre torka sahip motor, iki kişilik ve yüklü seyahatlerde bile, tek başınıza seyahat ediyormuşçasına rahat bir kullanım sunuyor.
— Oturma ve sürüş pozisyonu deyince, akla ilk gelen 2 kelime: hakimiyet ve kontrol. Ayaklık, gidon ve seleden oluşan üçgen, ergonomik, dik ve rahat bir sürüş sağlıyor. Gidon geniş ve yüksek; yani motora hakimsiniz. Tiger’in yüksek ve rahat selesi sayesinde trafikte etrafı rahatça tararken, daha önceki uzun seyahatler sonrasında sıkça kullandığınız yorgunluk kelimesini aklınızdan çıkarabilirsiniz.
— Frenlen Önde 4 piston kaliperli 320 milimetrelik çift disk ve arkada 255lik çift piston kaliperli tek disk sistem ilk dokunuşta sert ısırıyor fakat hemen sonra frenleme normale dönüyor. ABS’nin varlığı her zamanki gibi güven verici. — Viraj: Yüksek tork sayesinde, viteslerle oynamaya gerek kalmadan virajlara saldırabilirsiniz. Tiger yüksek sürat virajlarda stabil ve oturaklı, kısa ve sert virajlarda ise istekli ve kıvrak. Özetle virajlarda şaşırtıcı derecede etkili bir motor.
—Sonuç Tiger 1050 her ne kadar seyahat endurosu sınıfının bir üyesi gibi gözükse de rakiplerinin çoğu gibi asfalt kullanımı için tasarlanmış. Sert ve basılmış toprak yollarla rahatça baş edebilirsiniz ama ben size asfalttan çıkmamanızı öneririm. Eğer şehir trafiğinde kıvraklık ve hakimiyet, uzun seyahatlerde konfor ve virajlarda kontrolü bir arada istiyorsanız Tiger 1050 doğru bir seçim olacaktır.
t