İsteğe Bağlı Kısırlaştırma

İSTEĞE BAĞLI KISIRLAŞTIRMA

Bu cerrahî müdahale, genellikle istedikleri sayıda çocuğa sahip olan çiftlere tavsiye edilir ve ne kadının, ne de erkeğin cinsel davranışlarında bir değişikliğe yol açmaz. Dünyadaki en yaygın korunma biçimidir.

Kadında kısırlaştırma, Fallop borularım keserek (elektrokoagü-lasyon) veya tıkayarak (bir halkayla bağma) yumurtaların yumurtalıktan dölyatağma doğru ilerlemesini durdurmaya dayanır. İkinci yöntemde-eski hale dönme olasılığı yüzde 30’dur.

Erkeğin kısırlaştırılması ise spermlerin geçtiği kanalların kapatılması veya kesilmesi yoluyla gerçekleştirilir. Sperm hücreleri üretilmelerine rağmen boşalma anında dışarı atılamadıkları için daha sonra yok edilirler. Bu şekilde kısırlaştırmanın yüzde 40 ihtimalle geri dönüşü vardır.

Kısırlaştırma, ekonomik büyümenin demografik büyümeye yetişemediği gelişmekte olan ülkeler için tavsiye edilir. Fakat yapılan araştırmalara göre sadece prezervatif ve yanlış bir şekilde bazı aile planlama kuruluşlarınca doğum kontrol yöntemi olarak algılanan kürtaj, doğumları sınırlamada en çok kullanılan iki yoldur. Mesela Hindistan’da 1975 ve 1977 yılları arasında uygulanmaya çalışılan kısırlaştırma politikaları tam bir başarısızlığa uğramıştır.

Doğum kontrolü nüfus politikasına bağlıdır.- doğum sayısının düşük olduğu zengin ülkelerle doğum enflasyonunu kontrol altına alamayan yoksul ülkeler arasındaki dengesizliği artırmaktadır; başta Katoliklik olmak üzere dinsel görüşlerle de çelişmekte, fakat en önemlisi cinsellik ile çocuk doğurmayı birbirinden ayırarak geleneksel toplumu (karı-koca, aile imgesi) değiştirmektedir. □

Rate this post
Rate this post

Cevapla

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar işaretlenmelidir *

*