Modern tıp, her sınıf insanın erişebileceği kolaylıkta “kadın doğum” ve “çocukla” alâkalı kitaplar çıkarmıştır piyasaya. Üremenin teferruatından doğumun gerçekleşmesine kadar içinde herşey bulunan kitaplar. Kadının endişe ve korkuları, sebepleri ve çarelerine kadar herşey var. Gebeliğin ve doğumun bütün safhalarında kadının ne hissettiği bütün ayrıntıları ile binlerce hamileden dinlendikten, istatistiği yapıldıktan sonradır ki, elbet bu kadar kesin bilgiler edinilmiştir. Fakat hiç bir kadının gerçeği söylediğini veya söyleyebildiğini sanmıyorum. Onlar başka insanların, kadınlar da dahil, anlamalanna imkân olmayan duygularını perdeliyorlar. Sancılarını, geçirdikleri endişe ve korkularını, fizik ölçüler içinde anlatıyorlar. Formüle edilebilecek, grafiği yapılabilecek yönlerini anlatıyorlar işin. Başkalarının bilmemesi gereken öyle bir şey var ki, onu saklıyorlar. Bir Eskimo kadından bir Kızılderiliye, bir Çinli’den bir Arab’a, bir Amerikalı’dan bir Japon’a kadar böyle bu. Zira hepsi bir tek şeyi, içinde Müslüman ruh olan bebeği doğuruyorlar. Yoksa, tıp kitaplarındaki kadar kalsaydı, annelik bu kadar büyük olabilir miydi?
Kim Biliyor ?
10
Oca