SARI RENGİN ESRARI
Bakara Sûresinin yukarıdaki âyeti, Mısırlı Doktor Mustafa Ahmed Azb’ın dikkatini çekmiş ve onu, renkler üzerinde bir dizi araştırma yapmaya sevk etmiştir. Diğer yabancı ülkelerde de yapılan çalışmalarla mükemmel bir uyum sağlayan bu araştırma, sarı rengin esrarı konusunda dikkat çekicidir.
Araştırma: Ali Çankırılı
Avrupa ve Amerika’nın çeşitli üniversitelerinde renkler konusunda yapılan araştırmalarda da, Kur’an’ın SARI renk için kullandığı mu’cizeli ifade aynen tasdik ediliyor.
Kanada’nm Alberta Üniversitesi’nde Güzel Sanatlar Profesörü olan Harry Wohlfarth, Weloakwin şehrinde renkler üzerinde bir araştırma yapar. Tatbikî deneyler şeklinde gerçekleştirdiği araştırmada, eğitim araçlarını, sınıf ve okul çevresini -belli zaman aralıklarında- çeşitli renklere boyar. Her seferinde öğrencilerin tavrını ve başarı derecelerini ölçer ve neticede SARI ve sannın karışımı olan açık renklerde, öğrencilerin daha uyumlu ve daha başarılı olduğunu ortaya çıkanr…
Amerika’daki Biyososyal Araştırma Enstitüsü’nde daha değişik bir araştırma yapılır. Enstitü Müdürü Psikolog Dr. Alexander Schauss, cemiyete uyumda zorluk çeken ve bu münasebetle müşahede altında tutulan suçlular üzerinde renk deneyleri yapar. Odalar SARI ve sarının karışımı olan KREM, PORTAKAL ve PEMBE gibi açık renklere boyandığında, suçluların daha az problem çıkardığını keşfeder. Araştırma sonuçlarını, Amerika’da yayınlanan “Psychomic Society” dergisinde neşreder.
California’nın “San Bernardino” hastanesinde klinikler şefi olan Psikiyatrisi Paul Boaumuni, uyuşturucuya bağımlılık kazanmış ruh hastaları üzerinde bir renk araştırması gerçekleştirir. Araştırma sonuçlarını şu sözlerle ifade eder: Daha önce sakinleşmelerini sağlamak için uyuşturucu vermek zorunda kaldığımız hastalar, odaları SARI ve sarının karışımı olan açık pembe, çağla yeşili gibi renklere boyandıktan sonra, daha az uyuşturucu taleb eder oldular. Birbirlerini yaralamaya kadar varan eski yoğun olaylar, artık tek-tük görülüyor.
Daha önce bahsi geçen ve renkler konusunda geniş tecrübeleri bulunan Psikolog Alexander Schauss, “Renklerin İnsan Beyni Üzerindeki Tesirleri” adıyla ikinci bir araştırma daha yapar. Araştırma sonuçlarında SARI rengin, renk algılama merkezi olan “Reticular” bölgesindeki sinir uçlannı çok düşük bir “biyoelektrik akımı” ile uyardığını ortaya çıkarır. KJrnızı, koyu mavi ve siyah gibi renklerin, sinir uçlarını daha yüksek bir biyoelektrik akımı ile uyardığını da keşfeden bu araştırmacı, yüksek akımla uyarılan sinir uçlarının kan basıncını, ruhî gerginliği ve kandaki şeker oranını arttırdığını ifade ediyor.
Renkler konusunda iş yerleri de kendi çaplarında araştırmalar yürütmektedir. Hangi renklerin işçilerin dikkatini taze tutacağını, iş kazalarını azaltacağını ve dolayısıyla verimi arttıracağını araştırıyorlar.
Amerika’nın güney bölgesindeki bir gaz tribünleri işletmesinde, daha önce gri ve siyah renkte olan tribünlerin SARI ve sarının hâkim olduğu açık renklere bo-
yanmasıyla, iş kazalarının azaldığı gözlenmiştir.
Fransa’da yayınlanan; “Sciences Se-lection” adlı İlmî dergide, Faber Birren imzası ile neşredilen başka bir makalede, “Renklerle Düşünme” adındaki bir araştırmadan söz ediliyor. Francis Gal-ton’un başlattığı, davranış ilmiyle uğraşan Karmoski ve Odbert’in de desteklediği bu araştırmada, “Renklerle gerçekleştirilen beyin faaliyetleri” İncelenmektedir. “Synethesie” adı verilen bu beyin faaliyetinde her rengin bir harf ve rakam karşılığı var.
iddialarında daha da ileri giden Gal-ton, “renklerle işitme”den de bahsediyor. Deneylerini 5 duyu üzerinde devam ettireceğini söyleyen araştırmacı, notaları dahi renklerle ifade etmenin mümkün olacağını ileri sürüyor.
Bahsi geçen davranış ilmi uzmanları Karmoski ve Odber, bazı gönüllüler üzerinde yürüttükleri bir araştırmada onlardan “renk tercihi” yapmalarını istemişler ve onları bu tercihlere göre bir sıralamaya tâbi tutmuşlardır. Araştırmacılar, SARI rengi tercih edenlerin uyumlu ve yumuşak mizaçlı kimseler olduğunu; buna karşılık koyu renkleri tercih edenlerin sinirli, kavgaya hazır ve uyumsuz tipler olduğunu görmüşlerdir.